Asgari ücrette '4.000 TL' detayı... En düşük emekli maaşı ne kadar olacak?
Yoksulluk sınırı 66,976 TL olduğuna göre yarısı da 33,488 TL yapıyor. Türk-İş'in talep ettiği rakamdan neredeyse 4,000 TL daha fazla. Şu ana kadar TİSK bir rakam telaffuz etmedi.
FED'DEN GELEN AÇIKLAMALAR PİYASALARI DALGALANDIRDI
Geçen hafta yatırım araçlarının seyrinde en önemli etken, Fed'in 25 baz puanlık faiz indirimi sonrasında, bankadan gelen açıklamalar oldu. Fed yönetimi 2025 yılında büyük olasılıkla dört değil, iki faiz indirimi yapacağını açıklayınca, başta kripo varlıklar olmak üzere, borsalar ve altında aşağı yönlü bir hareket izledik. Borsa İstanbul da bu rüzgardan etkilendi. BIST 100 endeksi, en düşük 9,699.85 ve en yüksek 10,157.77 puanı gördükten sonra geçen haftayı, önceki hafta kapanışının yüzde 3.96 altında 9,724.50 puandan tamamladı. 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı yüzde 1.14 azalışla 2,959 TL'ye, cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 1.12 düşüşle 20,075 TL'ye indi. Bir önceki hafta sonu 5,010 TL olan çeyrek altının satış fiyatı yüzde 1.08 azalarak 4,956 TL'ye geriledi. Dolar yüzde 0.69 değer kazanarak 35.1900 TL'ye çıkarken, Euro yüzde 0.26 azalışla 36.6510 TL'ye indi. Yatırım fonları bu hafta yüzde 0.45 ve emeklilik fonları yüzde 0.82 değer kaybetti. Yatırım fonları arasında en çok kazandıran yüzde 0.93 ile 'para piyasası' fonları oldu. Kripto varlıklardaki kayıp en dramatik olanıydı. Bitcoin yüzde 10 civarında kayıp yaşadı ve 106,000 dolar seviyelerinden 94,000 dolara geriledikten sonra hafif bir toparlanma yaşadı. Bu sert düşüş salt Fed etkisiyle açıklanacak bir durum değil. Kripto varlıklardaki hızlı yükselişe bir tepki düzeltmesini de içinde barındırıyor. Ancak bu tip düşüşlere rağmen 2025 yılında başta Bitcoin olmak üzere, kripto varlıklarda yukarı yönlü hareketin süreceğini söylemek mümkün.
TCMB ANKETİNDE YIL SONU
ENFLASYON BEKLENTİSİNDE ARTIŞ
2024 yıl sonu enflasyon beklentileri biraz daha yükseldi. Tabii TÜİK verileri çerçevesinde olduğunu mutlaka belirtmek gerekiyor! TCMB, 'Piyasa Katılımcıları Anketi'nin aralık ayı sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı. Aralık 2024'e yönelik 'Piyasa Katılımcıları Anketi', reel sektör ve finansal sektör temsilcilerinden oluşan 69 katılımcı tarafından yanıtlandı. Katılımcıların yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 45.28'e yükseldi. Bir önceki anket döneminde, enflasyon beklentisi yüzde 44.81'di. TCMB'nin yılın son enflasyon raporunda yıl sonu beklentisi yüzde 44 seviyesine yükseltilmişti. Aralık ayı anketinde 12 ay sonrası enflasyon beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 27.20'yken, bu anket döneminde yüzde 27.07 oldu. Yani çok küçük bir azalma görüldü. Aralık ayında 1.5 puanlık politika faizi indirimi beklentisi de dikkat çekti. İlginç değil mi, hem enflasyon beklentisi yükseliyor hem de politika faizi indirimi beklentisi var! Devam edelim... Bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 50'yken, bu anket döneminde yüzde 48.51 olarak gerçekleşti. Üç ay sonrasına ilişkin faiz beklentisi ise yüzde 43.50... Katılımcıların yıl sonu dolar/TL beklentisi bir önceki anket döneminde 35.72 TL'yken, bu anket döneminde 35.30 TL'ye geriledi. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi 43.23 TL oldu. Bir önceki anket döneminde, 12 ay sonrasına ilişkin dolar beklentisi 42.75 TL'ydi. Piyasa katılımcılarının 2025 yılına ilişkin büyüme beklentisi ise yüzde 3.2'den yüzde 3.1'e geriledi. Gelecek 12 ay ve gelecek yıla ilişkin enflasyon beklentilerinde düşüşün sebebinin, enflasyondaki artışın tedrici olarak azalmasına dayandığını söylemek lazım. Ancak hatırlatmakta fayda var, enflasyon aralık ayında biraz daha düşük gelse bile, ocak ve şubatta büyük olasılıkla daha yüksek bir seyir izleyecek. Bir hatırlatma daha; bugüne kadar ekonomi yönetiminin enflasyon beklentileri hiç tutmadı!
POLİTİKA FAİZİNDE 150 BAZ
PUANLIK İNDİRİM BEKLENTİSİ
Sanayi üretiminde daralma sürüyor, tüketim tarafında daralma ise beklentilerin altında. Bunun yanı sıra, enflasyon ekonomi yönetiminin beklentilerinin altında bir düşüş sergiliyor. Kabaca sıkılaştırma önlemlerinin beklenen sonuçları vermediğini söylemek için uzman olmaya bile gerek yok. Peki hangi hedefe ulaşabildik ki, TCMB politika faizinde indirime gidiyor? Bu sorunun tek bir cevabı olabilir, o da artık sanayideki daralmanın alarm verdiği ve tercihin enflasyonla mücadeleden yana değil, büyümeden yana kullanılacağı... Gerek piyasaların, gerek reel sektörün gerekse siyasi iktidarın baskılarına dayanamayan bir ekonomi yönetiminden de söz etmek mümkün. Bu da sorunun bir başka cevabı olabilir. Şimdi gelelim piyasa beklentisine... AA Finans'ın TCMB'nin 26 Aralık Perşembe günü yapılacak Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına yönelik beklenti anketi, 14 ekonomistin katılımıyla sonuçlandı. Beklenti anketine katılan ekonomistlerin dördü politika faizinin sabit bırakılacağını öngörürken, 10'u indirileceğini tahmin etti. Ekonomistlerin beklentilerinin ortalama değeri faizin 150 baz puan indirilerek yüzde 48.50'ye çekilmesi yönünde oldu. Anket sonuçlarına göre, politika faizi beklentileri yüzde 47.50 ile yüzde 50 arasında yer aldı. 2025 yıl sonu politika faizi beklentilerinin ortalaması ise yüzde 29.50 oldu. Geçen ay gerçekleştirilen PPK toplantısında politika faizi yüzde 50'de sabit bırakılmıştı. Görüldüğü üzere, ekonomistlerin önemli bir bölümü bu hafta TCMB'nin 150 baz puanlık indirime gideceğini öngörüyor. Bu ay indirim olmayacağını belirten dört ekonomist ise Ocak 2025'te bir faiz indirimi beklentisinde... Asgari ücret ve emekli maaşı zamlarının etkilerini, işlenmemiş gıda fiyatlarındaki yukarı yönlü hareketleri bilmiyor olamazlar değil mi? Yani gelecek yılın ilk üç ayında da enflasyon yüksek gelecek, ama ne gam! Umarız ki, TCMB hepimizi şaşırtır ve faiz indirimine gitmez! Yoksa enflasyonla mücadele süreci boşa yaşanmış bir süreç olacak.
GAZPROMBANK YAPTIRIMLARI
TÜRKİYE'YE UYGULANMAYACAK
AK Parti'nin ekonomi karnesi çok bozuk, ama çok daha bozuk olabilirdi!.. İktidarın imdadına yetişen en önemli gelişmeler hep dış siyaset sayesinde oluyor. Avrupa'ya göre çok daha ucuza Rus doğalgazına erişimimiz de, dövize çok sıkışıkken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin sayesinde Botaş'ın Gazprom'a olan borçlarının ertelenmesi de bu konjonktür sayesinde olmuştu. Tabii cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Moskova'nın yine doğalgaz konusunda yaptığı jesti de unutmamak gerek! Bugünlerde Moskova ile aramız limonî, iktidar Suriye üzerinden ABD ve AB'ye göz kırpıyor. Bu denge siyaseti sayesinde de bir şeyler koparabiliyor. İşte bunlardan biri... Washington, Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı doğalgaz ödemeleri için Gazprombank'ı kullanmasını 'yaptırım' dışı bıraktı. Karar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li muhataplarıyla yaptığı görüşmelerin ardından alındı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alpaslan Bayraktar, Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini açıkladı. ABD, Gazprombank’ı yaptırım listesine almış, bu kararın ardından Türkiye muafiyet talebini dile getirmişti. Ankara, bu kararın Türkiye’nin Rusya ile doğalgaz ticaretini doğrudan etkileyeceğini savunuyordu. Almanya ve Doğu Avrupa ülkelerinin bu yaptırımlar nedeniyle nasıl bir ekonomik çıkmaza girdiği hatırlanırsa, ABD'nin bu tavizi, gerçekten de yabana atılır cinsten değil.