AYM: Cizre'deki sokağa çıkma yasaklarında yaşam hakkı ihlal edilmedi
AYM, Cizre'deki sokağa çıkma yasaklarında öldürülenlerle ilgili başvuruda "yaşam hakkının ihlal edilmediğine" karar verdi. Avukat Ramazan Demir, dosyaları tekrar AİHM'e taşıyacaklarını söyledi.
DUVAR - Anayasa Mahkemesi (AYM) Şırnak'ın Cizre ilçesinde Aralık 2015-Mart 2016 arasında süren sokağa çıkma yasaklarında ölenler için yapılan başvuruyu karara bağladı.
Avukat Ramazan Demir, Twitter hesabından dün yaptığı açıklamada "Anayasa Mahkemesi, Cizre bodrumları ve Cizre’de sokağa çıkma yasakları sırasında hayatını kaybedenlerle ilgili kararını verdi. AYM herhangi hak ihlali olmadığına karar vermiş. Gerekçesi henüz yayınlanmadı, hüküm özeti ise bugün sitesinde yayınlandı" ifadelerini kullandı.
'DOSYALARI TEKRAR AİHM'E TAŞIYACAĞIZ'
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne 2018 yılında yapılan başvuruda AYM kararının beklenmesinin istendiğini hatırlatan Demir, "AİHM 2018’de yaptığı duruşmada AYM’nin vereceği kararı bekleyin demişti. AİHM’de yapılan duruşmada AYM’nin bugün verdiği kararı vereceğini ayrıntılı olarak ifade ettik ancak dikkate alınmadı. AYM’nin gerekçeli kararı bize ulaştıktan sonra dosyaları tekrar AİHM önüne taşıyacağız" dedi.
AİHM 2018’de yaptığı duruşmada AYM’nin vereceği kararı bekleyin demişti.AİHM’de yapılan duruşmada AYM’nin bugün verdiği kararı vereceğini ayrıntılı olarak ifade ettik ancak dikkate alınmadı.AYM’nin gerekçeli kararı bize ulaştıktan sonra dosyaları tekrar AİHM önüne taşıyacağız.
— Ramazan Demir (@ramazandmr) July 7, 2022
AYM'nin internet sitesinde yer alan karar özetinde başvurudaki, "yaşam hakkının öldürmeme yükümlülüğü bakımından ihlal edildiği" ve "yaşam hakkının usul boyutu bakımından ihlal edildiği" iddialarım "kabul edilebilir" olduğu belirtildi.
"Sağlık yardımı sağlanmaması nedeniyle yaşamı koruma yükümlülüğünün ihlal edildiği", "bir kısım başvurucunun kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği", "bir kısım başvurucunun bireysel başvuru haklarının ihlal edildiği" ve "bir kısım başvurunun kötü muamele yasağı, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı ile din ve vicdan özgürlüğünün ihlal edildiği" iddiaları "kabul edilemez" bulundu.
Esas yönünden ise "Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının öldürmeme yükümlülüğü bakımından ihlal edilmediğine" ve "Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının usul boyutunun ihlal edilmediğine" karar verildi. (HABER MERKEZİ)