Ayvacık Köylüleri 'tedirgin': 'Köyümüzde uranyum madeni istemiyoruz'
Ayvacık köylerinde MTA tarafından uranyum madeni için sondaj çalışması yapılıyor. Bölge halkı aramalara karşı çıkıyor. Uranyum nedeniyle bölgede kanser oranlarının yükseleceği iddia ediliyor.
Seçkin Sağlam
ÇANAKKALE- Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü tarafından Ayvacık’ın Arıklı Köyü yakınlarında yapılan uranyum madeni sondaj çalışmaları bölge halkını tedirgin ediyor. Arıklı Köyü başta olmak üzere, Nusratlı, Hasanobası, Ahmetçe, Sazlı, Kozlu, Büyükhusun, Demirci ve Hüseyinfakı Köylerine çok yakın bir alanda bulunan sondaj çalışmalarının, Ayvacık’ın 'Kıran Köyleri’ olarak bilinen yöreyi olumsuz etkileyeceği ifade ediliyor.
SONDAJLAR YÖREYİ EKONOMİK OLARAK OLUMSUZ ETKİLEYECEK
Çok sayıda köyün yanı sıra, Gargaria Antik Kenti’nin de bulunduğu alan, Ayvacık’ın sahil kesiminde yer alırken, sondaj çalışmalarının bölge turizmine de zarar vereceği düşünülüyor. Geçimini hayvancılık ve tarımla sürdüren, eski taş evlerinin bazılarını pansiyon, otel ve butik otel biçimde düzenleyen yöredeki köylerde her gelir grubundan insan yaşıyor.
Arıklı Köyü’ndeki bölge halkı, söz konusu maden sondajlarının, tarımsal üretim ve hayvancılık faaliyetlerinin yanı sıra turizm konusundaki gelirlerine olumsuz yansıyacağını ifade ederek, köylerinde maden sondajı istemediklerini, yaşam alanlarını terk etmeyeceklerini dile getirdiler.
BÖLGEDE URANYUM SONDAJLARI 60 YIL İÇİNDE ÜÇÜNCÜ KEZ YAPILIYOR
Arıklı Köyü Muhtarı Fevzi Özkan, köylerinin Ayvacık’ın sahil kesiminde bulunduğunu, buna bağlı olarak da son yıllarda köylerinde turizm yapıldığını ifade ediyor. Tarım ve hayvancılığın yanı sıra turizmin Arıklı ve diğer köyler için yeni bir gelir kapısı olduğunu söyleyen Muhtar Özkan, 1965’li yıllarda sondaj yapıldığını söyledi. Özkan 70’li yılların sonu ve 80’li yıllardaki uranyum arama çalışmalarının tekrar yapıldığını aktardı. Bugün MTA tarafından yapılan sondajın bu iki dönemin ardından üçünce kez yapıldığını belirten Özkan, “Tabi o yıllarda ne amaçla yapıldı ne oldu bilmiyoruz. Köy halkından da neredeyse her haneden bir kişi de çalıştı. Oradan emekli olanlar da oldu. Ama o yıllardaki teknoloji ile şimdiki çok farklı. O zaman 25-30 metreye inilebiliyordu, kuyu kazılıyordu, şimdi 800 metreye sondajlar atılıyor” dedi
‘NE ARIYORSUNUZ’ DİYE SORUYORUZ, ‘KAPSAMLI ARAMA YAPIYORUZ’ DİYORLAR
Sondajlarla ne arandığını bilmediklerini dile getiren Muhtar Özkan, 18 noktada arama yapılacağını, bugüne kadar iki sondaj yapıldığını söylüyor. Yörelerinde uranyum madeni istemediklerini söyleyen Özkan, “Biz sorduğumuzda ‘kapsamlı arama yapıyoruz’ diyorlar. Ne aradıkları belli değil! Sadece bizim köyümüz değil, diğer köyler de istemiyor. Biz istemiyoruz burada maden çalışması yapılmasını. Diğer köylerin muhtarları ile de görüştüm. Olumlu bakan da var, olumsuz bakan da var. Ama ekseriyetle karşı çıkıyorlar” diyor.
"GUATR OLDUM, DOKTOR ‘SUYUNUZDA URANYUM VAR’ DEDİ"
Köy halkından Zekeriya Tanrıöver, yaklaşık 35 yıl önce başından geçen bir olayı anlatarak, uranyumun bir dönem sularına karıştığını, bunun da köy sakinlerinin yarısı kadarında guatr rahatsızlığına neden olduğunu söyledi. Rahatsızlığı nedeni ile İzmir’e doktora gittiğini söyleyen Tanrıöver, “35 yıl kadar önceydi, İzmir’de guatr teşhisi kondu. Orada bana ‘suyunuza uranyum karışıyor’ dediler. Sonra biz suyun yerini değiştirdik. Ama o tarihte köyün yarısı guatr hastası olmuştu. Birçoğu öldü gitti şimdi, biz kaldık. Sağlığımıza bozacak, bizi zehirleyecek bu maden çalışmasını istemiyoruz” ifadeleri ile tepkisini dile getiriyor.
'O ZAMAN İŞ YOKTU ÇALIŞTIM MADENDE, AMA MADEN İSTEMİYORUM'
Arıklı’da yaşayan İsmail Yetgin ise 80’li yıllarda yapılan maden aramasında çalıştığını aktardı. Sondajlarda çalışmadığını, ancak yarma yaptıklarını ve kuyu kazdıklarını dile getiren Yetgin, kendisinin 26 metre kuyu kazdığını, bir keresinde siyah renkli bir taş bulduklarını ve taşın çok sıcak olduğunu ifade etti. 'Taştan dumanlar çıkıyordu' diyen Yetgin, yukarıdan kendilerine oksijen takviyesi yapıldığını da anımsıyor. Eşi dahil ailesinden üç kişinin kanser olduğunu söyleyen Yetgin, madende çalışanlarda hasta olan birilerini ise hatırlamıyor. Yetgin, “Ben burada maden çıkarılmasını istemiyorum. Köyü kaldıracaklar buradan. O dönem yapılan çalışmalardan sonra ‘yetersiz’ dediler, kapatıp gittiler kuyuları. Sonra bir daha geldiler. Yine yetersiz buldular. Biz o zaman bilmiyorduk ki bize zararı olacağını, iş de yoktu. Çalışıyorduk. Ama şimdi istemiyorum” dedi.
ARIKLI KADINLARI: 'ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ'
Arıklı Köyü’nde Koca Çınar Altı olarak bilinen alanda Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından düzenlenen toplantıya katılan Arıklı Köyü kadınları, köylerinde madene karşı mücadele edeceklerini dile getirdiler. Köy halkında Fatma Görgün; “Biz bu yaştan sonra, çoluk çocuk başka bir yere gidip ne yapacağız, nereye gideceğiz? Geldiler makinelerle çalışıyorlar, delik deşik ediyorlar. Biz hayvanlarımızı otlatacağız buralarda. Neyle geçineceğiz başka? Biz köyümüzde maden sondajı falan istemiyoruz” derken, Gülşen Bayraktar, “Yaşamak istiyoruz, ölmek istemiyoruz. Köyümüzde maden istemiyoruz. Uranyum madeninin bizi zehirlememesini istiyoruz” ifadeleri ile görüşlerini dile getirdi.
'BİZ YAŞADIK TORUNLARIMIZ DA YAŞASIN'
Nurşen Çetin isimli kadın “Köyümüzde uranyum aranmasını, uranyum çıkarılmasını istemiyoruz” derken, Ünzile Konya ise torunlarına güzel bir gelecek bırakmak istediğini, kendilerinin yeteri kadar yaşadığını, torunlarının da yaşamasını istediğini söyleyerek, “Biz uranyum falan istemiyoruz. Ölmek istemiyoruz, yaşayacağız biz. Köyümüzü terk edip gitsinler. Torunlarımıza güzel bir gelecek bırakmak istiyoruz. Torunlarımız da yaşasın istiyoruz” dedi.
'ELİMİZDEN NE GELİYORSA YAPACAĞIZ'
Yöre halkının üzerinde durduğu en önemli şey, köylerini terk etmek zorunda kalacakları… “Biz köyümüzde, köylü olarak kalmak istiyoruz. Köyümüzü terk etmek istemiyoruz” diyorlar. Halime Önen; “Bize ormanın içinde gezmek yasak da onlara böyle sondaj makineleri kurması serbest mi?” diye sorarken, “70 yaşından sonra nereye gideceğiz? Elimizden geleni yapmayı düşünüyoruz hep birlikte. Çevre köyler de gelsinler buraya. Sadece bizim zararımıza olmayacak, bütün köylerin zararına” dedi.
NE OLMUŞTU?
Ayvacık’ın Arıklı Köyü yakınlarında yapılan uranyum ve toryum madenleri için sondaj çalışması yapılan alana girmek isteyen köylüler jandarma tarafından engellenmişti. Sondaj çalışmalarına karşı, Ayvacık Kaymakamlığı’na başvuran yöre halkı, sonrasında Ayvacık Adliyesi’ne de suç duyurusunda bulunmuş ve sondaj alanına giderek tepki göstermek istemişti. Ancak bu girişimleri jandarma ekiplerince engellenmişti. (DUVAR)