Bahçeli: Atatürk olmasaydı doğduğunuzda kulağınıza ezan mı okunurdu?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Erdoğan'ın katıldığı programda Atatürk'e lanet okunmasını isim vermeden eleştirdi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın Taksim Camii'nin açılışının ardından Ayasofya Camii'nde katıldığı "Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi" programında imam Mustafa Demirkan'ın Mustafa Kemal Atatürk için “zalim ve kafir” ifadelerini kullanmasına tepki gösteren Bahçeli, "Gizli FETÖ'cü olup olmadıkları mutlaka incelenmelidir. Atatürk'e hakaret edenler, daha fazla Müslüman olduklarını mı sanıyorlar?" dedi. 

Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

KILIÇDAROĞLU BİDEN'İN DÜMEN SUYUNDA: Demokrasi mücadelesinde karar milletindir. Kılıçdaroğlu'nun zorlaması kimin talebidir. CHP Genel Başkanı bir an önce seçime gidilmesini istiyor. Belli ki acelesi var. Daha da çirkinleşerek milletten kaçılır mı diyor. Bazı ülkelerin örtülü operasyonu yoğunluk kazandı. Biden’in dümen suyuna giren, gazına gelen, kanlı teknesine binen Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP’nin, erken seçim isteği sahibinin sesi, melanetin sözüdür. Türk milleti böylesi bir tuzağa kesinlikle düşmeyecektir. Ülkemizin erken seçim diye bir gündemi yoktur, bunu da kiralık aklından çıkarma. CHP yönetimine tavsiyem mutfakta yangın var deyip durmayın. Yanan sizin iradenizdir, siyasetinizdir.

SEÇİMLERE 754 GÜN KALMIŞTIR: Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimi 2023 yılının Haziran ayında yapılacaktır. Bugünden itibaren de seçimlere 754 gün kalmıştır. Mafyayı Cumhur İttifakı'nın üçüncü kolu olarak görmekle kalmıyor,  bizim mafya ile ortak olduğumuzu söylemek saptırmadır. Bizim mafya ile ortak olduğumuzu söylemek saptırmadır. Kılıçdaroğlu, masal anlatmasın ruh ikizi mafyaya baksın.

VAAZLARIYLA MİLLİ BİRLİĞİMİZİ YARALIYORLAR: Ayasofya-i Kebir Camii Şerif açılmışken, büyük bir özlem olan Taksim Camii’nin manevi hayatımıza kazandırılması, Müslüman gönüllerle buluşturulması sağlanmışken nükseden Atatürk alerjinin esas gerekçesini nasıl okumalı, nasıl anlamalıyız? İktidarın millete mal olmuş muhterem eserlerini gölgelemeye, kutuplaşmayı teşvik etmeye kimin ne hakkı vardır? Her güzel ve memnuniyet verici gelişmelerin yaşandığı bir dönemde, suyu bulandıran, ortamı kızıştıran, bunu da Müslüman kisvesi altında yapan kişilerin Türkiye’nin huzuruyla oynamaları provokasyondur. Bunlar iyi araştırılmalıdır, maksatları derinlemesine tahlil edilmelidir. Gizli FETÖ’cü olup olmadıkları mutlaka incelenmelidir. Vaazlarıyla milli birliğimizi yaralamaya, tarihi şahsiyetlerimizi kötülemeye hiç kimse cüret etmemelidir.

DAHA İYİ MÜSLÜMAN OLDUKLARINI MI SANIYORLAR? İnanç sahibi insanlarımızı üzmek, özellikte de bugünkü AK Parti hükümetini töhmet altında bırakmak, yapılan muhteşem hizmetleri söz ve fiillerle karalamak temiz bir mizacın, ihlaslı bir kalbin sonucu değildir. Herkes uyanık olmak zorundadır. İslam adına İslam’ın temel değerlerini, kutlu çağrılarını hamasetle tartışmaya açmak ahlaken sorunludur. Sorumsuz ve şuursuz konuşmaların, temelsiz ve mesnetsiz ithamların hiç kimseye faydası yoktur. Atatürk’e bühtan edenlerin milletimizin gözünde zerre değeri olmayacaktır. Zira Atatürk milli birliğimizin ortak paydasıdır. Kim Gazi Paşa’ya saldırıyorsa, kimin Gazi Paşa’ya kötü sözü dokunmuşsa, ya soy kütüğünde bir karanlık nokta ya da mazisinde yüzünü kara çıkaracak bir mahcubiyeti vardır. Atatürk’ün manevi hatırasını hezeyanla ilzam etmek İslam’a katkı mıdır? Mukaddesatımıza sahip çıkmak, ona refik olanlara, ona refakat edenlere sahip çıkmaktır. Atatürk’e hakaret mukadderatımıza da husumettir. Allah için söyleyiniz, Atatürk’e dil uzatanlar daha iyi Müslüman olduklarını mı sanıyorlar?

ATATÜRK'TEN ELİNİZİ ÇEKİN: Atatürk’e en ağır sözleri reva görenler, Türk milletinin ruhunu okşadıklarını mı düşünüyorlar? Ey kendini bilmez akılsızlar, Atatürk’ümüzden ne istiyorsunuz? O tarih sahnesine çıkmasaydı, Türklüğün kıvancı, İslam’ın bekçisi olmasaydı, doğduğunuzda kulağınıza ezan mı okunur, yoksa bir kilise de vaftiz mi edilirdiniz? Atatürk’ün hatıralarına ve heykellerine saldıran zavallılar, sizin yel değirmenlerine savaş açan Donkişot’tan, yancısı Sanço Panço’dan ne farkınız vardır? Yüce dinimizde, açıkça haram işleyen bir günahkara bile hakaret uygun bulunmamıştır. Dirilere olduğu gibi ölülere sövmek de Hz. Peygamber tarafından kesinlikle yasaklanmıştır. Bu yüzden ölülerin arkasından kötü konuşmamak ve onları hayırla yâd etmek Müslümanların yaşattığı güzel geleneklerden birisidir. Bu konuda Sevgili Peygamberimiz, “Ölülere sövmeyin. Çünkü onlar, önden göndermiş olduklarının yani amellerinin karşılıklarına ulaşmışlardır.” Kafirlik ve zalimlik Türk milletinin sinesinden çıkan hiçbir vatan ve millet kahramanına layık görülemez. Herkes bilsin ki, Gazi Mustafa Kemal Atatürk bizim ve milletimizin kırmızı çizgisidir. İlk Cumhurbaşkanımız ve Milli Mücadelenin yol başçısıdır. İman ve insaf sahibi herkes ona hürmetle mükelleftir. Yüce Allah’ın Bakara Suresi’nin 204’üncü ayetinde tıpkısının aynısıyla buyurduğu şudur: “İnsanlardan öylesi vardır ki, onun dünya hayatına dair sözleri senin hoşuna gider. O, kalbinde olmayana Allah’ı şahit tutar. Oysaki, düşmanların en amansızıdır.” Atatürk Türkiye’dir. Atatürk Cumhuriyettir. Atatürk maşeri vicdana altın harflerle kazınmış Ne Mutlu Türküm Diyene seslenişinin mimar başıdır. Onu rahmetle anmak, ana saygı duymak, onun eserlerine sadık kalmak her nesil, her Türk evladı için ödevdir. Emel sahiplerini uyarıyorum, Atatürk’ten elinizi çekin, isnatlarınızı kesin, dilinizi susturun.

İYİ Kİ BEŞİKTAŞLIYIM: Hiç kimse Kara Kartalı unuttuğumu zannetmesin. Biliyorsunuz, kartallardan yüksekten uçar, eninde sonunda da şampiyonluğa konar. Beşiktaş’ımızın şampiyonluğunu bir kez daha tebrik ediyorum. Kulüp Başkanımız Sayın Ahmet Nur Çebi’yi, Teknik Direktörümüz Sayın Sergen Yalçın Hocamızı, fedakâr taraftarımızı, siyah beyaz formayla gönülleri fetheden futbolcularımızı kucaklıyorum, hayırlı olsun diyorum. Taraftarımız diyor ya, "Senin için yanan her meşale, gençliğimin güneşidir Beşiktaş. Sonra döndüm ve dedim ki, iyi ki Beşiktaş’lıyım". (HABER MERKEZİ)

Mustafa Demirkıran ne demişti?

28 Mayıs Cuma günü Ayasofya Camii'nde konuşma yapan imam Mustafa Demirkan, "Bu ve bu gibi mabedlerin mabet olarak kalması için inşa edilmiştir. Öyle bir zaman geldi ki bir asır gibi bir zaman içinde ezan ve namaz yasaklandı ve müze haline çevrildi. Bunlardan daha zalim ve kafir kim olabilir... Yarabbi bir daha bu zihniyetin bu milletin başına gelmesini mukadder buyurma..." ifadelerini kullanmıştı.
Ayasofya Atatürk döneminde müzeye çevrildiği için bu sözler tepkilere neden olmuş ve Demirkan hakkında suç duyurusunda bulunulmuştu.