Bahçeli: Kılıçdaroğlu'nun hançer itirafı beyhude bir sızlanmadır
MHP lideri Devlet Bahçeli, Meclis'te yaptığı grup toplantısında, "Kılıçdaroğlu'nun sırtımdaki hançerlerle seçime girdim itirafı gecikmiş bir açıklamadır" dedi.
DUVAR - Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.
Devlet Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle oldu:
GEVŞEMEYE PRİM VERMEYECEĞİZ, ATALETE DÜŞMEYECEĞİZ: Tarihimizin kilitli sandıkları açıldıkça içinden göz kamaştıran hazinelerin nasıl çıktığını, milli geleceğimize nasıl ışıklar saldığını bilen biliyor, gören görüyor, bundan feyiz alanlar da ona buna el açıp aman dilenmiyor. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı, parlak bir geçmişi onurlu bir gelecekle buluşturmanın arayış ve amacıyla yeni yüzyıla hazırlanıyor. Bu meyanda siyasi çalışmalarımız istikrarlı, iddialı ve itinalı ölçülerde devam etmektedir. 14 Ekim 2023 tarihinde başladığımız “2024’e Doğru, Diyar Diyar Anadolu, Genişletilmiş Bölge İstişare Toplantılarımızın” 5 Kasım 2023 tarihi itibariyle 44 ilimizi kapsayacak şekilde 6’ıncısını yapmış bulunuyoruz. Elbette bundan sonra da yerimizde durmayacağız, gevşemeye prim vermeyeceğiz, atalete düşmeyeceğiz, vatanımızın her köşesinde vatandaşlarımızla kucaklaşmayı azimle sürdüreceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi, Türk milletinin temel değer ve birikimlerini yeni atılımların güç merkezi yaparak, onu ilelebet var kılacak bir büyük siyasi ve fikrî hareketin adıdır. Siyasi mücadelede, muhalefet partilerine göre bir adım önde olmamızın esası ve sırrı da buradadır. Gündeme hâkim olmanın yanında, gelişmeleri hakşinas bir olgunlukla, hakiki bir fikir kuvvesiyle, hakkaniyete saygılı bir üslupla yorumlamak, tıkanmaları aşmak için yeni yollar açmak başlıca gayemizdir.
GENEL BAŞKANLIĞA ADAY İSİMLERİN KURULTAY SALONUNDAN TERÖRİST DEMİRTAŞ’A SELAM GÖNDERMESİ PKK’YI SELAMLAMAKTIR: Birileri gibi ülkü ve ülke sevdamızı asla ve kat’a bahis konusu yapmadık, siyasi müzayedeye bırakmadık, pazarlık malzemesi görecek kadar alçalmadık, ufalmadık, ufalanmadık. Milletimizle iç içe olduk, milletimizle aynı hizada durduk, hülasa millet biziz, biz milletiz dedik. Siyasi muhitler arası sürekli göçenlerle, çıkarlarının gemiyle yön değiştirenlerle ne işimiz olmuş, ne de ilişkimiz olacaktır. Biz bakacak yüze basmayız, bastığımız yüze de asla bakmayız. Nasıl ki, bir topal pire bir gecede yedi yastık dolaşırsa, siyasi devşirmeler de hiç ara vermeksizin buradan oraya savrulup duracaklardır. Kendi evindeki dolu testiyi, kendi evindeki bol tepsiyi görmeyip, başkasının avucundan damla damla su içmeye kalkanların, lokma lokma ekmek yemeye çalışanların ne kandığı, ne de doyduğu vakidir. Eline aldığı kadife kılıflı hançeri saplayacak beden arayanlar, günü geldiğinde aynı nankörlüğün, aynı namertliğin, aynı nimet bilmezliğin kurbanı olacaklarını asla unutmamalıdır. CHP’nin 38’inci Büyük Kurultayı’nda Genel Başkanlık yarışını kaybeden Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım” itirafı gecikmiş, miadı geçmiş bir itiraf, beyhude bir sızlanmadır. O hançer tutan ellerin, yanına yöresine geldiğinde iyilik meleği olmadığını Kılıçdaroğlu’nun da bilmesi gerekiyordu. Hiç kuşkusuz CHP’deki Genel Başkan değişimi bizim konumuz ve gündemimiz değildir. Kurultay delegeleri kararını vermiş, bize de saygı duymak ve hayırlı olsun demek düşmüştür. Üzüldüğümüz husus, Atatürk’ün kurduğu partinin büyük kurultayında şehitlere rahmet dilemek yerine casuslara, teröristlere, işbirlikçilere, kiralık gazetecilere selam gönderilmesidir. Kalem selamdan, selam kelamdan önce gelir. Bir selam bin hatırdır. Selam Allah’ın selamıdır, ancak teröriste selam veren sırtına ihanetin semerini vurmuş demektir. Cumhuriyet’in ve CHP’nin 100’üncü yılında, genel başkanlığa aday isimlerin kurultay salonundan terörist Demirtaş’a selam göndermesi PKK’yı selamlamaktır, kahpe pusuları selamlamaktır, kanlı saldırıları selamlamaktır, bölücülüğü selamlamaktır, melanet ve rezalete selam durmaktır.
CHP YÖNETİMİNE HAKİM OLAN SİYASİ AKIL REHİNLİ VE HACİZLİDİR: İlk tuğla yanlış konulmuş, ilk düğme yanlış iliklenmiş, ilk adım boşluğa atılmıştır. CHP’nin 38’inci Büyük Kurultayı’nda Kuvayı Milliye reddedilmiş, Milli Mücadele inkar edilmiş, 100 yıllık geçmişin hatıralarıyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetleri yok sayılmıştır. Çam dalından ağıl olur mu? Elbette olmaz. Biliniz ki bu tiplerden de millete ve ülkeye hayır gelmez, gelemez, gelmeyecektir. CHP yönetimine hakim olan siyasi akıl rehinli ve hacizlidir. Bunların irtibatları ve ilişki ağları sancılı ve karanlıktır. CHP yönetimine diyorum ki; Selahattin Demirtaş teröristtir, HEDEP bölücüdür, siyasetteki nifak tohumu ve ayrık otudur. Osman Kavala Soros’çudur, casustur, suçludur ve cezasını çekecektir.
(HABER MERKEZİ)