Bahçeli: Netflix artık haddini aşmıştır
MHP lideri Bahçeli, "Netflix'te küfür ve en seviyesiz esprilerin yer aldığı, şarlatanlıktan öte bir meziyeti olmayan sözde komedyenlerin rol aldığı diziler artık haddini aşmıştır" diye konuştu.
DUVAR - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.
Bahçeli konuşmasında Netflix’e tepki göstererek, “Netflix’te küfür ve en seviyesiz esprilerin yer aldığı, şarlatanlıktan öte bir meziyeti olmayan sözde komedyenlerin rol aldığı diziler artık haddi aşmıştır” dedi. Netflix'te şu anda en popüler diziler arasında Cem Yılmaz’ın oynadığı ve yönetmenliğini yaptığı Erşan Kuneri de bulunuyor.
Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şöyle:
“Şunu bir defa daha açıkça ifade etmek durumundayım ki, ülkemizin hiçbir yerinde zillet ittifakının iddia ettiği gibi bir Türkiye tablosu yoktur. Siyasetlerini yalan ve riya ile mayalandıran çürük çarık zihniyetlerin hiçbir sözü söz değildir. Hiçbir açıklaması doğru değildir. Yalandan vergi alınmış olsaydı, yalancı siyasetçilerin hepsi iflas bayrağını çekmekten inanıyorum ki kurtulamazdı. Aziz milletimiz siyasi sahtekarlara siyaset kalpazanlarına dün olduğu gibi bugün de yarın da prim vermeyecek, şans tanımayacaktır.
ERDOĞAN YÜZDE 50'Yİ FERSAH FERSAH AŞACAK: Cumhur İttifakı Türkiye’nin her noktasında milletiyle oturup kalkıyor. Milliyetçi Hareket Partisi vatanımızın her köşesinde insanımıza muhabbetle dokunuyor, huzurlu ve mutlu bir Türkiye’ye erişme azmini ilmek ilmek dokuyor. Gittiğimiz her yerde gördüğümüz açık gerçek şudur, 2023 yılında Cumhur İttifakı açık ara farkla sandıktan başarıyla çıkacaktır. Zillet ittifakının şapkadan çıkaracağı aday kim olursa olsun Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan muazzam bir irade gücüyle, yüzde 50’yi fersah fersah aşan bir oy çokluğuyla yeniden Cumhurbaşkanı seçilecektir.
ÇIKARSINLAR ADAYLARINI GÖRSÜNLER HANYAYI KONYA'YI: Zillet ittifakının nasıl bir adayı vardır ki, yıpranmasın diye açıklamaktan imtina ediliyor. Son düzlüğe girilirken, bu korkakça yaklaşımın ardında; acaba bilinçli ve taktik bir geciktirme mi söz konusudur, yoksa 6+1 formatlı masaya hakim olduğu anlaşılan derin bir çatlak mı etkilidir? Çıkarsınlar adaylarını, görsünler hanyayı Konya’yı. Demokrasi er meydanıdır, bu meydana çıkmaya yüzleri olmayanların konuşmaya hakları bile yoktur.
KILIÇDAROĞLU PARAŞÜTSÜZ UÇUYOR: 'Kasım'da seçim olabilir' diyen Kılıçdaroğlu ya kendini kandırıyor, ya da paraşütsüz uçuyor. Bizim tavsiyemiz en yakın kliniğe müracaat etmesi ve tedavi altına alınmasıdır. Henüz ortak adayda anlaşamayan birbirine çalım atmaktan haz alan, birbirlerinin aleyhine kulisleri kaynatan siyasi partilere Türkiye'mizin emanet edilmesi, istikbalimizin hiçe sayılmasıdır.
BİZ YOLUMUZA KARARLILIKLA DEVAM EDECEĞİZ: Türkiye dünyanın tüm projektörlerinin çevrili olduğu coğrafyanın ağırlık merkezidir. Biz yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz. MHP'yi ve Cumhur İttifakı'nı anlatıp milletimizin dua ve desteğine mahzar olma heyecanıyla dolup taşacağız.
KÜRESEL EKOSİSTEMİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ BİR SINIRA DAYANMIŞTIR: Kurallara dayalı uluslararası düzenin, şiddet ve dozajı artan meydan okumalara direkt maruz kaldığına, bundan mülhem siyasi, ekonomik ve güvenlik alanlarında var olan çatlakların yeni kırılmalarla devamlı genişlediğine uzun bir süredir şahit oluyoruz. Zora dayalı ve silahla inşa edilen küresel çaptaki ekonomi-politik sistemin insanlığın değişen beklentilerini karşılamaktan hızla uzaklaştığı anlaşılmaktadır.
Dünya kapsayıcı bir vizyona; adil, barışçıl, insani ve vicdani politikalara adeta muhtaçtır. Çok yiyenle hiç yemeyenin, çok kazananla hiç kazanmayanın yan yana yaşadığı küresel sosyo-politik yapıyla küresel ekosistemin sürdürülebilirliği nihayetinde bir sınıra dayanmıştır.
SİNDİRELLA EKONOMİSİNİN SONUNA GELİNMİŞTİR: Görülen ve çarpıcı gerçek şudur: Kapitalizmin ana mihveri, ana siperi haline gelen Sindirella ekonomisinin sonuna gelinmiştir. Neo-Liberal stratejiler kalıcı iyileştirmeleri sağlamaktan aciz olduğu gibi milletler ve medeniyetler arasındaki fay hatlarını da farklı cephelerden derinleştirmektedir.
İNSANLIĞIN YENİ BİR VİZYONA İHTİYACI VAR: İnsanlığın ekonomik ve siyasi temelde yeni bir vizyona ihtiyacı vardır ve bu ertelenemez boyuttadır. Hiç kuşkusuz başımıza gelecekleri uzaktan izleyerek, tribünden seyrederek beklemek akıl karı olmayacaktır. Yürürlükteki uluslararası ilişkiler mekaniği, ekonomik ve siyaset sistematiği merhamet ve adaletten kahredici ölçülerde mahrumdur. Bulmaca içinde bulmacalar çözülmedikten sonra atılan veya atılacak her adım boşluğa düşecektir.
BU DÜNYA BİZİM DE DÜNYAMIZDIR: Uyuklayan bir bakışla altımızdan kayıp giden bir dünyayı seyretmemiz sorumluluk anlayışımızla ters düşecektir. Aynı anda hem milli duruş gösterip hem de evrensel gelişmelerin seyrini analiz etmemiz gerekmektedir. Çünkü bu dünya bizim de dünyamızdır.
‘DAMLAMA EKONOMİSİ’ ASLINDA BİR DOLANDIRICILIK: Öyle bir döneme gelinmiştir ki, aşırı kar hırsı, paradan para kazanma açgözlülüğü, vurgunculuk, karaborsacılık, gemisini kurtaran kaptan iddiaları, yıkıcı rekabetler, görünmez elin cazibesi, sonlu bir hayat içinde sınırsız servet iştahı beşeriyetin felaket habercisi haline dönüşmüştür. Her gün bir fincan kahve fiyatının yarısıyla geçinmeye çalışan 1 milyar insan dünyanın harap bitap halinin ibretlik manzarası değil de nedir? Otomatik olarak herkese fayda sağlayacağı iddia edilen, ancak zengini daha da zenginleştiren “Damlama Ekonomisi”nin aslında bir dolandırıcılık olduğu geçtiğimiz günlerde Oscar ödüllü bir iktisatçı tarafından itiraf edilmedi mi?
TÜSİAD’IN MENŞEİ VE MENSUBİYET DUYDUĞU ÜLKE NERESİDİR?: TÜSİAD Başkanı işi gücü bırakıp İsveç ve Finlandiya’nın yanında saf tutmuş, Türkiye’nin haklı sıkıntı ve taleplerinin müzakere yoluyla, karşılıklı anlayışı geliştirerek ve ittifak ruhuna uygun şekilde çözülmesini tavsiye etmiş. Neymiş, geleneksel politikalara dönmeliymişiz, üstelik fakirleşerek büyüyormuşuz. TÜSİAD’ın menşei ve mensubiyet duyduğu ülke neresidir?
BOŞO EFENDİ’DEN NE FARKINIZ VARDIR?: Bir kez olsun milli olun, bir kez olsun Türkiye’nin meşru tezlerine ve politikalarına destek verin. Haydi vermiyorsunuz, güç ve çıkar odaklarına boyun eğdiniz, bari objektif konuşun, dürüst konuşun, adam gibi konuşun, konuşun da biz de size müteşekkir olalım. “Benim Osmanlılığım Osmanlı Bankası kadardır.” diyen Meşrutiyet yıllarının Mebusu, aynı şekilde müfterisi ve müfsidi Boşo Efendi’den ne farkınız vardır? Boş yapmayın, Boşo olmayın, Türk de olamıyorsanız bari insan olun.
ZİLLET İTTİFAKIYLA TÜSİAD BU REZALETTEN MUTLU MUDUR?: TÜSİAD’ın göz kırpıp selam durduğu mesela İsveç, Kandil’in finans koridoruna dönüşmüştür. İmralı canisinin fotoğrafı ve PKK paçavraları geçen günlerde devlet binalarına ışıklarla yansıtılarak terörizmin şovu yapıldı, TÜSİAD bundan memnun mudur? Bir şey diyecek midir? İsveç Dışişleri Bakanı “manipülasyon” dese de bu ülke bölücü terör örgütünün Kuzey Avrupa kampı haline gelmiştir, sorarım, zillet ittifakıyla TÜSİAD bu rezaletten mutlu mudur?
NETFLIX HADDİNİ AŞMIŞTIR: Netflix’te küfür ve en seviyesiz esprilerin yer aldığı, şarlatanlıktan öte bir meziyeti olmayan sözde komedyenlerin rol aldığı diziler artık haddi aşmıştır. Aile hayatı son sığınaktır. Bu sığınağın yağmalanması için planlı bir propaganda devrededir. Küfretmenin neresine güleceğiz? Kadını metalaştıran, erkeği yozlaştıran ucube dizi sahnelerinin neresini beğenip takdir edeceğiz? Bir yanda magazin programlarıyla gözümüzün içine sokulan bohem ve aşağılık hayatlar varken, diğer yanda bu hayatları yaşayanların özgürlükçü ve hümanist poz vermeleri çelişkidir, alçak bir kumpastır.” (HABER MERKEZİ)