Bahçeli'den CHP'ye başörtüsü çağrısı: Anayasa değişiklik teklifine destek versinler

MHP lideri Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında CHP'ye başörtüsü çağrısı yaptı, "Şayet samimilerse buyursunlar gündemdeki Anayasa değişiklik teklifine destek versinler" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, Alevi İslam inancına sahip kardeşlerimizin haklı ve meşru talepleri vardır. Alevi İslam inancına sahip kardeşlerimiz bizim canımızdır. Ne ayrımız ne gayrımız vardır. Cami ne kadar bizimse, cemevi de o kadar bizimdir" dedi.

Bahçeli'nin açıklamalarının satırbaşları şöyle:

"Siyaset özü itibariyle mesuliyet, mecburiyettir. Ahlaki, insani, fikri temellere dayanması gerekli ve gerçekçi yaklaşım olacaktır. Siyaset; soğuk tandırdan sıcak ekmek alma hesabı yapanların, yalanı içip de hakikati yudumlamaktan çekinenlerin harcı olamaz. Türk siyasetinin ahlak reformuna ihtiyacı vardır. Kabuk bağlamış yaraları deşerek siyaset üretilemez.

CHP Genel Başkanı Türkiye'yi barıştıracağım diyor. Barışmak için küslerin olması gerekmiyor mu? Peki bu küslük nerededir? Bu küsler nereye saklanmıştır? Ya Kılıçdaroğlu'nun ruh sağlığında bozulma vardır ya da siyasetinde rota sapması yaşamaktadır. Türk milleti birlik ve beraberliğin iftiharıdır. Türkiye barış ve huzurun, sevgi ve saygının gıpta edilen ülkesidir. Türkiye küs değildir.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun siyaseti siyaset, yolu yol değildir. Başörtüsü meselesi milletimizin mutabakatıyla çözülmüş meseledir. Bu konuyu yeniden gündeme getirmenin hiç kimseye faydası dokunmayacaktır. Türkiye'de başörtüsü sorunu bitmiştir. CHP'nin geçen hafta hazırlayıp TBMM'ye verdiği kanun teklifi samimiyetsiz, tutarsız, baştan savmadır. Yeni bir kanuni düzenlemeye de ihtiyaç yoktur.

'SAMİMİLERSE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE DESTEK VERSİNLER'

AK Parti ile yaptığımız değişiklik başörtüsü meselesini çözerek Anayasal güvenceye kavuşturmuştur. 411 milletvekilinin eli adalet için kalkmıştır. CHP, Anayasa Mahkemesi'ne giderek bu kanunu iptal ettirmişti. Kılıçdaroğlu'nun başörtülü kardeşlerimize rehine iftirasını unutacak değiliz. Şayet samimilerse buyursunlar gündemdeki Anayasa değişiklik teklifine destek versinler. Başörtüsü meselesine Anayasal güvence kazandırmak için hadi elinizi taşın altına koyun.

Türkiye'nin sorun alanlarına ciddiyetle eğilmek evvela siyaset müessesinin başlıca sorumluluğudur. Toplumsal yaraların sarıldığı, kronik sorunların çözüme kavuşturulduğu Türkiye'ye ulaşmak hepimizin gayesidir. Bize göre uzlaşmanın adresi TBMM'dir. Bizim üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorun yoktur. Vakit yüreklerin toplu vurma vaktidir.

'CAMİ NE KADAR BİZİMSE CEMEVİ DE BİZİMDİR' 

Alevi İslam inancına sahip kardeşlerimizin haklı ve meşru talepleri vardır. Alevi İslam inancına sahip kardeşlerimiz bizim canımızdır. Ne ayrımız ne gayrımız vardır. Cami ne kadar bizimse, cemevi de o kadar bizimdir.

Kerbela ortak sızımız, Hz. Ali manevi büyüğümüz, Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin başta olmak üzere ehlibeytin muhterem isimleri yaslı gönlümüzün şehit abideleridir. Geçmişteki olaylara saplanarak yarınlarımızı heba edemeyiz. Alevi kardeşlerimizin hayatında yer eden cemevi gerçeği kabul edilmelidir. Cemevi inanç ve kültür hayatımızın vazgeçilmez gerçeğidir.

MHP'nin dayandığı Türk milliyetçiliği düşüncesi hiçbir zaman ayrımcı olmamıştır. Bizim gönlümüzde herkese yer var. Asırlar boyunca oluşan kaynaşma kültürümüz ülkemizi küresel güç yapmak yolunun rehberidir. Gelecek ay-yıldızlı bayrağın altındadır. Kardeşlik ruhumuz sarsılırsa geri dönüş mümkün değildir.

Alevilik diğer inanç alanlarında olduğu gibi siyasi istismar ve rant alanı olmaktan çıkarılmalı. Bu konuyu inancın dışında başka mecralara çekme, politik bir akım haline getirme çalışmalarına itibar edilmemelidir.

KILIÇDAROĞLU'NUN ABD ZİYARETİ

Merakımız şudur: Kılıçdaroğlu teknolojik ve bilimsel gelişmeler hakkında ne söyleyecek, neyi duymayı umut edecek, hangi parlak beyinlerle bir araya gelecektir?

Sayın Kılıçdaroğlu, bırak bu işleri, geç bu masalları, ağzında bal olan arının kuyruğunda iğnesi olur. Buna da çok dikkat et.

Herkes biliyor ki, ABD’ye Cumhurbaşkanı adaylığı için icazet almaya ya da işaret edilecek müstakbel zillet adayının ismini öğrenmeye gittin.

Kılıçdaroğlu’na diyorum ki, denenin döne dolaşa geleceği yer ya bir kursak ya da bir değirmen taşıdır.

Su yatağını, yel de tepesini mutlaka bulacaktır.

Sayın Kılıçdaroğlu, ağaca dayanma bükülür, suya güvenme dökülür, ABD’ye bel bağlama seni bir dolara ele verir.

Sen sen ol, gene de tedbiri elden bırakma, ne de olsa Türkiye Cumhuriyeti vatandaşısın, sabahın soğunu sayma, akşamın ayazına kalma, Biden ve çevresinin telkinlerine, Pensilvanya’nın tembihlerine asla inanma, sakın kulak kabartma.

Dolduruşa gelip ona buna fazla güvenme, sonra dost bildiklerin postunu doldurur.

Şeytanla aşık oynayanların sonu hüsrandır.

Kılıçdaroğlu’nun malum ziyareti nefretle hazırlanmış, Türkiye husumetiyle yazılmış talimat listelerini almak maksadıyla planlanmış ve uygulamaya geçirilmiştir.

Zehirden nasıl şifa olmazsa, zillette de vefa olmaz, Türkiye’ye bir fayda beklenmez.

Sayın Kılıçdaroğlu, açma kapıyı el ucuyla, açarlar kapını el gücüyle, yel gücüyle, fitne gücüyle.

CHP Genel Başkanı’nın ABD’ye yüz sürmesi, el açması, aman dilenmesi tek kelimeyle acizliktir, yetersizliktir, milletine sırt dönmektir.

Teslim olmuş başa devlet konmaz, konsa bile çok durmaz, duramaz.

'MEĞER İBB GERÇEKTEN ÇOK ÇALIŞIYORMUŞ'

Kılıçdaroğlu barışma ve helalleşme hikayesini anlatadursun, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait bir cenaze nakil aracında yüklü miktarda uyuşturucu yakalanmıştır.

Meğer İstanbul Belediyesi gerçekten de çok çalışıyormuş!

Bunlara kalsa, kaçakçılık meşru, hırsızlık olağan, yağma sıradan, ihanet de demokratik bir haktır.

Zillet ittifakı işte budur. CHP’nin gerçek yüzü suçtur, kirdir, çamurdur, kokuşmuştur.

İnanıyoruz ki, Allah bilir kulunu, ona göre verir çulunu.

Zilletin çulu Türkiye’nin başına geçirilmek istenen deli gömleğidir.

Ülkemizin Parlamenter Sisteme geri dönmesi söz konusu değildir.

Henüz Cumhurbaşkanı adayını bulamamış, bulmak için de okyanus ötesinde gezip tozmayı iş edinmiş sömürülmüş bir zihniyete Türkiye teslim edilir mi? Milli gelecek emanetlerine bırakılır mı?

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türk ve Türkiye yüzyılının stratejik gücü, yönetim güvenliğidir.

Cumhur İttifakı zalime aman vermeyen, teröriste fırsat tanımayan, Türk düşmanlarına göz açtırmayan, egemenlik haklarımızı, hükümranlık yetkilerimizi, milli çıkarlarımızı kürenin her köşesinde serdengeçti bir yürekle savunan muktedir ve muhteşem bir millet iradesidir.

Bu bıçkın irade kilitleri açacak, perdeleri aralayacak, ufku aydınlatacak, sis bulutlarını dağıtacak, 2023 ve takip eden yıllarda küresel güç Türkiye’yi inşa ederek zalime Yavuz, mazluma Yunus, mağduriyetin kuyusunda kalmış biçarelere Yusuf olacaktır.

Ağaç gider çalı kalır, çalı gider çakıl kalır, yiğit gider namı kalır, Türk nereye giderse şanı kalır, saygıyla ve şerefle anılır. (HABER MERKEZİ)