Bakan Tekin, öğrencileri mezuniyet törenine almayan müdürü savundu: Gayet mantıklı başlangıç yapmış

Milli Eğitim Bakanı Tekin, Gebze'de elbise giyen öğrencileri 'uygunsuz kıyafet' diyerek mezuniyete almayan lise müdürüne sahip çıktı: Basit bir olay yüzünden... Bir sürü insan zan altında kalıyor...

Fotoğraf: Arşiv
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Kocaeli'nin Gebze ilçesinde lise yönetiminin mezuniyet töreni için elbise giyen öğrencilerin okul bahçesine girmesine engel olmasına ilişkin tartışma sürüyor.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin eleştirilere cevap verdi, okul müdürüne sahip çıktı. 

Habertürk canlı yayınına katılan Tekin, Gebze'deki skandalın sorulması üzerine olayı "Basit bir olay" olarak niteledi. 

"Yapılan iyi şeyler hiç gündeme gelmiyor. Öğretmenlerin emeklerinin, fedakârlıkların takdiri kimse tarafından yapılmıyor" diyen Tekin, şöyle devam etti: "Bu kadar büyük aile içinde cımbızla çekilerek bir iki küçük haber gündeme getiriliyor. İyi niyetli olan kişilerin doğrudan, anında paylaşılsa bizimle gerekli tedbirleri zaten alırız.

Bizi eleştirin tamam da öğretmen arkadaşlarımızın ne günahı var. 180 iş günü boyunca bu insanlar fedakâr bir biçimde sizin, bizim veliler olarak evde ilgilenemediğimiz çocuklarla ilgileniyorlar. Basit bir olay yüzünden...

Bütün öğretmen arkadaşlarımızın hukukunu korumak adına biraz daha hassas davranalım. Biz çözmediysek bizi eleştirsinler ama o arkadaşlarımızın emeklerinin heba oldu..."

'TARTIŞMA BAŞKA BOYUTLARA EVRİLİYOR...'

"Ben kamuoyunda olumlu şeylerin paylaşılmasını, olumsuz şeyleri bizimle paylaşmalarını istiyorum" diyen Yusuf Tekin şu ifadeleri kullandı: "Şimdi okul müdürümüz gayet mantıklı başlangıç yapmış. Velilere 'mezuniyet programı yapıyoruz, öğrencilerle beraber kimler katılacak?' diye sormuş. Katılım listesi almış. Listede olmayan kişilere 'yer kalırsa sizi alırız' diye başlayan tartışma başka boyuta evriliyor. Ekranlara, sosyal medyaya düşen olumsuz görüntüler çıkıyor. Öğretmen arkadaşlarım adına üzüldüm.

Orada ilçe ve il müdürümüz anında müdahale etmiş, problem kısa sürede çözülmüş zaten. Okul müdürümüz başlangıçta kontrolü kaybediyor. Biz de zaten gerekli incelemeleri yaptırıyoruz. İhmal varsa gereken kişiler cezalandırılır. İhmal yoksa bir sürü insan zan altında kalıyor." 

Bakan Tekin'in diğer açıklamalarından satır başları şöyle: 

20 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI: Sözlü ile ilgili mekanizma tamamlanınca, bittikten sonra 657 ile ilgili mekanizmalar var. Güvenlik soruşturmaları takvimi var. Bittiği an itibariyle atamalarını yapıp, ailemize katmış olacağız. 20 bin kişiyle ilgili ilgili birimlerden cevaplarımızı almış olacağız. Yeni öğretim yılına yetiştirmeyi arzu ediyoruz. Yetiştiremezsek yetiştirdiğimiz yerden devam edeceğiz.

MÜLAKAT KESİNLİKLE GEREKLİDİR: Şunu arzu ediyorum. Meslekler arasında, mesleğin gerektirdiği niteliklerin ölçülmesi açısından. Öğretmenliği en kutsal meslek olarak görüyorum. Dolayısıyla şunu istiyorum; 86 milyon vatandaşımızın çocuklarını bize emanet ederken güvenle emanet edeceği öğretmen kitlesi olsun istiyorum. En iyileri olsun istiyorum. Veli çocuğunu kaydettiriyor, okulda öğretmen seçiyor. Kendisi seçme hakkına sahip iken ben öğretmenimi seçmek istiyorum dediğimde, bu mesleğin diğer meslekler karşısında farklı pozisyonu olduğunu düşünüyorum. Ölçme ve değerlendirme süreci oluşturmamız gerekiyor. Adalet ve güvenle ilgili insanlarda soru işaretinin kalmaması gerekiyor. Sözlü sınavı, mülakatı bir zorunluluk olarak görüyorum. 

PROFESÖR ALIRKEN BİLE ELEME YAPILIR: Birçok üniversite profesör istihdam ederken deneme dersi adında ders verdirerek alıyor. Özel okullar bile öğretmen istihdam ederken mülakat yapıyor. Kamuda bunu yaptığım zaman ne sakınca olabilir? Mülakatı adil, şeffaf, güvenilir bir şekilde yaparsanız diyenlere cevabım; öyle bir sistem kuracağım ki, kimse bu sistemde haksızlık yapıldığına dair eleştiriyi dile getirmeyecek.

Bir matematik öğretmenini ucu bucağı olmayan matematik deryasından sınava almayalım dedik. Lise matematik öğretmeni olacaksanız, 9. veya 10. sınıf diyelim, matematik müfredatından size soru soracağız dedik. Evreni sınırladık öncelikle. Jüri üyesinin önüne kişisel bilgilerinizi deşifre edecek hiçbir şey koymayacağız dedik. Bir kodla jurinin önüne gidecek. Jüri kimi sözlü sınava aldığından haberdar olmayacak. Kimsenin müdahale edemeyceği sistem. 

KAMERALAR ÇALIŞACAK: Salonda öğretmen arkadaşımız 'itiraz ediyorum' derse, kendisine verdiğimiz soru cevap kağıdının altına 'bana bu soru soruldu ben de şu cevapları verdim' diyerek imza atacak. Görüntü ve ses kaydı yapan kameramız zaten çalışıyor olacak. Kimse çıkıp 'Ben şunları söyledim ama adaletsizlik yaptılar' denilemeyecek mekanizma. Son bir tedbir daha. 'Ben sınava girdim, çıktıktan sonra jurileri gördüm, baktım tanıdık' demesin diye. 

ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU: Öğretmenlik Meslek Kanunu, zannediyorum bayram sonrası komisyona gelecek. Ondan sonra da genel kurul süreci. Meclis'in takvimini bilemiyorum şu anda. Bizim arzumuz, Anayasa Mahkemesi'nin verdiği iptal kararının bize tanımladığı tarih süresi dolmadan, iptal edilen şeylerle ilgili biraz daha zamanımız var. TBMM tatile girmeden yasalaşırsa bizim açımızdan problem kalmamış olacak.

ÖĞRETMENE ŞİDDET: Sağlık Bakanlığımızın yaptığı sağlık çalışanlarına şiddetle ilgili muadilini öğretmenler için tasarladık. Yasaya koyduk. Şiddeti caydırıcılık açısından tedbir aldık hem de şiddet uygulayan kişilerin aldıkları cezaların artırılması, ertelenmemesi için müeyyideleri aldık. Bu tedbirlerin tek başına yeterli olmayacağına inanıyorum. Biz bakanlık olarak tedbirleri almıştık. Bir örnek olsun diye söyleyeyim. Geçtiğimiz yaz genelgede çok fazla sayıda tedbirimiz vardı. Bunlardan bir tanesi okullarımızda velilerimizin öğretmenlerle görüşmek için randevu almaları usülünü getirmiştik. Bunun ciddi şekilde şiddet olaylarını engellediğini düşünüyorum. Tabii ki tenzih ediyorum. Vandallık örnekleri gösterenler için söylüyorum. Çocuğunun sınıf arkadaşına şiddet uygulayan veliler. Çocuğun anlattığından hareketle başkasının çocuğunu cezalandırmak isteyen veliler. Öğretmene psikolojik olarak ezen, rencide eden uygulamalarla karşı karşıya kalıyorduk. Veli randevu sistemi oluşturduk. Velileri bilinçlendirmek açısından farklı eğitim programları başlattık. Kısa filmler devreye girecek. Velilerimizle birlikte çalışıyoruz. Öğretmen arkadaşlara da söylüyorum. Bu tedbirlerin alınması bizim işimiz, öğretmen camiası olarak tekvücut tepki verirsek, şiddeti yerinde engellemek açısından birbirimize kenetlenirsek ancak tedbirler başarılı olabilir. Okullarımızda güvenlik kameralarından, velilerin bilinçlendirilmesi, veli randevu sistemini hayata geçirmeye başlamıştık.

NİHAYETİNDE ÖZEL OKUL, TİCARİ İŞLETME: (Özel sektör öğretmenlerinin talepleri) Nihayetinde özel okul ticari işletme mantık olarak. Orada kendi girdileri ve çıktıları üzerinden hesap yapıyorlar. Türkiye, dünyada olduğu gibi son birkaç yıl içinde ekonomik olarak farklı konuların gündeme geldiği süreci yaşadı. Pandemide okullar kapalı kaldı. Özel okulların bir anlamda ekonomik olarak daraldığına işaret ediyor... Geçtiğimiz yaz ayında konuştuğumuzda, öğretmenlerle sözleşmelerinin imzaladıklarını söylemişlerdi. Biz de onların bu anlamda hukuklarının korunacağı mekanizmayı Bakanlık olarak hayata geçireceğiz. Ama siz de öğretmenleri koruyacaksınız. Bir anlamda uzlaştık. Onlar 'size verdiğimiz sözü tutacağız' dediler. Bunun yakın takipçisi olacağız. Özel okullarda yaşanan öğretmen arkadaşlarla da görüşüyoruz. Sorunlarının çözüleceğini söylüyoruz. Ama bize çözüm önerisi dayatmalarının mümkün olmadığını söylüyoruz. Özel okullar şimdi sözleşmelerini yapıyor. Şimdi bize taahhüt ettikleri sınırların uygulayıp uygulamadıklarını test edeceğiz.

HEYBELİADA RUHBAN OKULU: Ruhban Okulu siyasi konu, ben karar veremem. Sayın Cumhurbaşkanımız bizden çalışma isterse kendisine raporlamakla görevliyiz. Ben Ruhban Okulu'nu ziyaret ettim, temsilcilerle görüştük. Kendileri iki kez geldiler. Kişisel olarak bunun Türkiye'nin uluslararası gücü açısından önemli olduğunu. Demokrasi, laiklik açısından doğru olacağını düşünüyorum. Kişisel görüşüm. Nihayetinde siyasi görüş hangi kararı verilirse biz uygularız. Şu anda bununla ilgili 1844'den itibaren kurulduğundan kapandığı tarihe kadar bir özet hazırlayacağız. Açılıp açılmayacağına, hukuki olarak açılabilir mi olarak bu tartışmayı yaparız.

(HABER MERKEZİ)