Bakan Yanık'a göre 'İstanbul Sözleşmesi’nin feshi şiddetle mücadelede yasal ve idari yapıyı etkilemedi'

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Yanık, İstanbul Sözleşmesi’nin feshiyle ilgili konuştu: "Şiddet mağdurunun korunması, desteklenmesi, güçlenmesi için ihdas edilen yasal ve idari yapıyı etkilememiştir."

Google Haberlere Abone ol

ANKARA- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili Dirayet Dilan Taşdemir, Türkiye’de giderek artan kadın cinayetlerini, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının ardından kaç kadının öldürüldüğünü ve iktidarın cezasızlık politikasını, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’a Meclis Başkanlığı’na verdiği önerge ile sordu.

HDP’li milletvekili Taşdemir’in soru önergesine cevap veren Bakan Yanık, kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarının çok yönlü, bütüncül ve 'sıfır tolerans' ilkesiyle sürdürüldüğünü ifade etti.

'İSTANBUL SÖZLEŞMESİ FESHEDİLDİ, 6284 YÜRÜRLÜKTE'

İstanbul Sözleşmesi’nin 20 Mart 2021’de feshedildiğine dikkat çekerek, “Avrupa Konseyi Sözleşmesinin feshedilmesi, ülkemizde şiddet mağdurunun korunması, desteklenmesi ve güçlenmesi için ihdas edilen yasal ve idari yapıyı etkilememektedir” diyen Bakan Yanık, kadına yönelik şiddetle mücadelede 6284 sayılı Kanun'un yürürlükte olduğunu hatırlattı.
Yanık, “Şiddet mağduru olan kadınların yeniden şiddete uğramalarının önüne geçmek ya da şiddet görme ihtimali bulunan kadınların şiddet görmesini engellemek amacıyla, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 3 ve 4’üncü maddelerinde koruyucu tedbir kararlarına; 5’inci maddesinde ise önleyici tedbir kararlarına yer verilmiştir” dedi.

'ŞİDDETE MARUZ KALAN VEYA RİSKİ YÜKSEK OLAN BAZI DURUMLAR İÇİN ELEKTRONİK TAKİP'

HDP’li Taşdemir’in “Ayda ortalama 24 kadının katledilmesini Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı olarak nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusu önergede yanıt bulmadı. Bakan Yanık, kadına yönelik şiddetle mücadelede üç eylem planının hayata geçirildiğini belirtti, yapılan diğer çalışmalar hakkında ise şu bilgileri paylaştı:
“2021-2025 döneminde uygulanacak 4. Eylem Planı’nın hazırlıkları tamamlanmış ve Temmuz ayı itibariyle uygulanmaya başlanmıştır. Yasal altyapının yanı sıra kadına yönelik şiddetle mücadelede kurumsal hizmet birimlerinin geliştirilmesi konusunda önemli adımlar atılmıştır. Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) Aralık 2019 tarihi itibarıyla 81 ilde hizmet sunmaktadır. 6284 sayılı Kanun kapsamında ŞÖNİM'Iere ulaşan koruyucu ve önleyici tedbir kararlarına ilişkin gerekli inceleme sonrası şiddet mağduruna ulaşılarak karar hakkında bilgilendirme yapılmakta olup ŞÖNİM'de veya hanede mesleki çalışma gerçekleştirilmektedir. Şiddete maruz kalan veya riski yüksek olan bazı durumlar için elektronik takip sistemi uygulaması hayata geçirilmiştir. Bakanlığımız ile İçişleri Bakanlığı işbirliğinde "Kadın Destek Sistemi (KADES)" uygulaması hizmete girmiştir. Yine Bakanlığımız bünyesinde çalışan ALO 183 Sosyal Destek Hattı, hayata geçildi. Şiddet vakaları, dava süreçleri ve sonuçları, illere göre dağılımı konusundaki güncel veriler Adalet Bakanlığı UYAP sistemi, İçişleri Bakanlığı POL-NET ve Jandarma Genel Komutanlığı'nın veri sistemi üzerinde toplanmaktadır.”

BAKANLIĞIN ‘MÜKEMMEL’ ÇALIŞMALARI SONUCUNDA KATLEDİLEN BU KADINLAR NEDEN KORUNMADI?

HDP’li Dirayet Dilan Taşdemir, Bakan Yanık tarafından soru önergesine gelen yanıtı, ‘çok alakasız’ olarak değerlendirdi. Kendisinin soru önergesinde, “Ayda 24 kadının öldürülmesini nasıl değerlendirdiklerini, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasından sonra kaç kadının öldürüldüğünü, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden imzacısı olması için girişimleri olup olmadığı” gibi sorular sorduğunu hatırlatan Taşdemir, şunları söyledi: “Ben Türkiye’de kadınlar neden öldürülüyor diye soruyorum; kendileri ezberlenmiş cümleler ile yaptıkları çalışmaları anlatıyor. Günün sonunda kadın cinayetlerinin çözümüne ilişkin de bir tespitleri yok. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu verilerine göre; 2021’in ilk altı aylık döneminde 130 kadın erkekler tarafından katledildi. Bakanlığın kamuoyuna sunduğu ‘o mükemmel’ çalışmaların sonucunda katledilen bu kadınlar neden korunmadı? Sorduklarımız ile cevaplananlar çok farklı.”