Barınma krizinde kadınlar: Çoğu erkeğin derdi ev arkadaşlığı değil
Artan ev kiraları nedeniyle barınma sorunu yaşayan pek çok kişi, ev yerine oda kiralamaya yöneliyor. Ancak oda kiralamak isteyen kadınlar, tacize varan söylemlerle karşı karşıya kalabiliyor.
DUVAR - Didem 31 yaşında, İstanbul’da asgari ücretle geçinmeye çalışan bir kadın. O da, oturduğu evi satıldığı ya da ev sahibi kirayı birkaç katına çıkarmak istediği için evsiz kalan binlerce kişiden biri. Hem de İstanbul’da ortalama bir ev kirasının 6 bin ile 10 bin lira arasında olduğu, enflasyonun ENAG tarafından yüzde 185 olarak açıklandığı bir dönemde…
Didem için kazandığı ücret ile İstanbul’da yeni bir ev tutmak imkansız. Zira emlak piyasası ile ilgili yapılan bir araştırmaya göre İstanbul’da konut kiraları son bir yılda yüzde 144, son iki yılda ise yüzde 319 arttı. İstanbul genelinde ortalama kira 10 bin 229 TL oldu. İstanbul’da kiranın 5 bin liranın altına düştüğü sadece iki ilçe kaldı, onlar da Silivri ve Çatalca… Didem, üç yıldır Beyoğlu’nda bir ofiste çalışıyor. İlk başlarda ofisine yakın bir bölgede ev aradığını ama uygun fiyata yer bulamadıkça daha geniş bir lokasyonda ev bakmaya başladığını anlatıyor. Didem de iş yerinden uzaklaştıkça giderlerine eklenecek yol masrafını düşünüyor ama bir yandan da önceliği, başını sokacak bir yer bulmak olduğu için bu durumu ikinci plana atıyor.
‘EV ARKADAŞLIĞINDAN TACİZE…’
Didem, İstanbul’da barınmanın bu kadar zor olduğu bir dönem yaşamadığını vurguluyor. Aylık kazancı ile 3 bin liraya kiralık ev bulsa bile emlakçı komisyonu, nakliye ücreti, depozitosu ve alması gereken ev eşyaları derken; ilk etapta cebinden çıkması gereken miktar en az 15 bin lirayı buluyor. Bu nedenle kiralık ev ilanları yerine kiralık oda ilanlarını araştırmaya başlamış. Bir arkadaşının tavsiyesi ile ev arkadaşı ilanlarının yayınladığı bir siteye kayıt yapmış. Oda kiralayan kişinin kadın ya da erkek olması ile ilgilenmemiş. Önceliği, bütçesine göre ofisine yakın bir bölgede kalacak yer bulmak olmuş. Ancak işler bu noktadan sonra 'garip' bir hal almaya başlamış. Bundan sonrasını Didem anlatıyor: “Siteye, oda aradığıma dair ilan verir vermez yaklaşık 50 kişi mesaj attı. Bunların hemen hepsi erkekti. İlk başta sorun etmedim çünkü gerçekten kalacak bir yere ihtiyacım vardı. Yaklaşık bir ay bu sitede birileriyle yazıştım. Bazıları görüşmeleri telefondan devam ettirmek istedi, kabul ettim.” Didem, bir süre sonra ev arkadaşı arama macerasının, tacize evrildiğinden bahsediyor.
‘YATAKTA MI YOKSA BANYODA MI SEVERSİN?’
Didem, ev arkadaşı arayan pek çok erkeğin ortak söylemlerine maruz kalmış: “Kadın arkadaşların gelebilir ama erkek arkadaşlarınız gelemez.” Odasını kiralamak isteyen biriyle yaptığı bir mesajlaşmayı örnek olarak veriyor: “Ben artık onun teklifiyle ilgilenmediğimi söyledim ama ertesi gün mesaj atmaya devam etti. Kahve dolu fincan fotoğrafını ‘benim evimde her sabah kahve kokusu olur’ notuyla attı. Bir noktadan sonra engelledim. Çünkü benimle kendince flört ettiğini düşünüyordu. Ben ev arıyorum o flört ediyor, gerçekten çok saçma.”
Didem’in verdiği bir diğer örnek ise çok daha net oluyor: “Beyoğlu çevresinde evi olan biri, odasını bin liraya kiraya verdiğini söyledi. Telefondan konuşmaya başladık çünkü hem fiyatı uygundu hem de ev güzeldi. İlgilendim. Ben ortak yaşamla ilgili sorular sorarken o bana ‘yatakta mı seversin, mutfakta mı yoksa banyoda mı’ sorusunu yöneltti. Şaşırdım, anlayamadım ilk başta ne demek istediğini.” Didem evle ilgili sorular sormaya devam ederken kişi de ağzından baklayı çıkarmış: “Ev arkadaşı olarak başlarız ama sonra belki partner oluruz.”
‘YALNIZLIĞIMI PAYLAŞACAK KADIN EV ARKADAŞI ARIYORUM’
Didem’in deneyimini teyit etmek üzere sözünü ettiği internet sitesine üye oldum. Kimliğimi gizleyerek kiralık oda aradığıma dair bir ilan açtım. Birkaç gün sonra kontrol ettiğimde, Didem’in bahsettiği gibi yaklaşık 40 kişinin mesajı ile karşılaştım. Mesaj atanların hemen hepsi erkekti. Evle ilgili sorular sorduğum kişilerin çoğu görüşmeyi telefon aracılığı ile sürdürmek istediğini belirterek iletişim numaralarını verdi. Bunu tercih etmeyerek site üzerinden iletişimi devam ettirdim. İstanbul’un dört bir yanından ev arkadaşı aradığını belirten erkeklerden mesaj aldım. Bunların bir kısmının niyeti, sadece ev kirasını paylaşmaktı. Bir kısmı ise ‘eğlenceli ve kafalarının uyuşacağı’ bir ev arkadaşı aradıklarını belirtiyordu. İlanların çoğunda ev arkadaşı arayışında ‘kadın’ vurgusu vardı ve bu, kadınların daha ‘temiz ve güvenilir’ olması ile açıklanıyordu. Bazıları da tek başına yaşadığı evde yalnızlığını paylaşacak bir kadın aradığını açıkça ifade ediyordu. Didem’in karşılaştığı argümanların benzerleri benim de karşıma çıktı: “Erkek arkadaşlarına değil ama kadın arkadaşlarına evimin kapısı açık.”
‘İNSANLARIN ÇARESİZLİĞİ SUİSTİMAL EDİLİYOR’
Didem’e göre, artan enflasyon ve kiralarla birlikte ev sahipleri, insanların çaresizliğini suistimal etmeye çalışıyor. Didem, siteden ev arkadaşı bulamayacağını anladığı için bir ara İstanbul’dan taşınmayı, ailesinin yanına dönmeyi düşünmüş. Bu sırada arkadaşları aracılığıyla, ofisine uzak bir noktada odasını kiralayan bir kadının yanında kendine yer bulmuş; o da altı ay süreyle... Didem’in şimdilik kalacak bir yeri var. Ancak altı ay sonra ne yapacağı konusunda bir fikri yok. Asgari ücrete zam gelse de şartlarının değişeceğini düşünmüyor. Ev kiralarının artmaya devam edeceğini ve aldığı ücretin ev bulmasına yetmeyeceğini ifade ediyor.
NOT: Kişilerin istediği üzerine isimler değiştirilmiştir.