Basın Konseyi: Yüksek Seçim Kurulu’nu göreve çağırıyoruz
Seçim yaklaşırken, bazı yayın organlarının yayıncılıkta ‘tarafsızlık’ ve eşit davranma ilkelerine uygun davranmadığını belirten Basın Konseyi, Yüksek Seçim Kurulu'nu göreve çağıran bir açıklama yaptı.
DUVAR - Basın Konseyi'nden yapılan açıklamada seçim yaklaşırken, bazı yayın organlarının yayıncılıkta ‘tarafsızlık’ ve eşit davranma ilkelerine uygun davranmadığını belirterek, "İletişim özgürlüğü ve demokrasimiz adına üzüntüyle, endişeyle izliyoruz" denildi.
Yüksek Seçim Kurulu'nu göreve çağıran Basın Konseyi, "Devlet kanalı TRT ile tüm medya organlarından, seçimde yarışacak adaylar karşısında dengeli ve tarafsız kalmalarını, herhangi bir haksızlığa ve adalete aykırı uygulamaya yer vermemelerini bekliyor, bu hususta YSK’yı göreve davet ediyoruz" dedi.
Basın Konseyi Yüksek Kurulu'ndan yapılan açıklama şöyle:
"Türkiye, 31 Mart 2024 tarihinde yerel yönetimleri belirlemek için sandık başına giderek yeni bir demokrasi sınavı verecek.
Bilindiği üzere seçimlerin demokratik özelliği, seçme hakkının sağlıklı şekilde kullanılabilmesi için halkın doğru şekilde bilgilendirilmesi ve seçime katılanlara fırsat eşitliği sağlanması esasına dayanmaktadır.
Bu çerçevede, adil ve demokratik bir seçimin yapılmasında basın yayın organlarına önemli görevler düşmektedir. Ancak seçim yaklaşırken, bazı yayın organlarının yayıncılıkta ‘tarafsızlık’ ve eşit davranma ilkelerine uygun davranmadığını iletişim özgürlüğü ve demokrasimiz adına üzüntüyle, endişeyle izliyoruz. Temel medya ilkelerinden olan ‘tarafsızlığa’ aykırı uygulamaların yaygın bir şekilde görüldüğü şu günlerde Basın Konseyi olarak uyarıda bulunmayı görev sayıyoruz:
2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu’nun “Genel Yayın Esasları”nı düzenleyen 5. maddesinin “k” ve “m” fıkralarına göre radyo ve televizyonlar;
“k) Haberlerin toplanması, seçilmesi ve yayınlanmasında tarafsızlık, doğruluk ve çabukluk ilkeleri ile çağdaş habercilik teknik ve metotlarına bağlı olmak.”
“m) Kamuoyunun sağlıklı ve serbestçe oluşabilmesi için kamuoyunu ilgilendirecek konularda yeterli yayın yapmak; tek yönlü, taraf tutan yayın yapmamak ve bir siyasi partinin, grubun, çıkar çevresinin, inanç veya düşüncenin menfaatlerine alet olmamak.”
Yükümlülüğü altındadır.
Aynı şekilde, tüm radyo ve televizyonların denetimini sağlayan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun görevlerini düzenleyen Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un ‘Yayın Hizmeti İlkeleri’nin 8’inci maddesinin “ı” fıkrasına göre;
“Yayın hizmetleri; tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamak zorundadır.”
Basın Konseyi Meslek İlkeleri’nin girişinde ise şöyle denilmektedir:
“Biz gazeteciler; Kanun koyucunun veya öteki kurum ve kişilerin, iletişim özgürlüğünü kısıtlamalarına, her zaman ve her yerde karşı çıkacağımıza kendi özgür irademizle söz veririz.”
Tüm bu kurallar ve basın mesleğinin etik ilkeleri orta yerde dururken medya organlarının demokratik bir seçimde tarafgir davranmasının haklı bir temeli olmayacağı gayet açıktır.
Kaldı ki, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun gereğince, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) özel radyo ve televizyonların yayın ilkelerinin belirlenmesinde görevli ve yetkilidir.
Basın Konseyi olarak, devlet kanalı TRT ile tüm medya organlarından, seçimde yarışacak adaylar karşısında dengeli ve tarafsız kalmalarını, herhangi bir haksızlığa ve adalete aykırı uygulamaya yer vermemelerini bekliyor, bu hususta YSK’yı göreve davet ediyoruz."