Biden'dan İsrail'e 'Refah' uyarısı, Netanyahu'dan 'Filistin devleti' açıklaması

İsrail'in Gazze'deki Nasır Hastanesi'ne baskınının ardından yoğun bakımdaki üç hasta öldü. ABD Başkanı Biden ve İsrail Başbakanı Netanyahu bir haftada ikinci kez telefon görüşmesi yaptı.

İsrail'in Han Yunus'a saldırıları sırasındaRefah kenti. (Fotoğraf: Reuters)
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Gazze'deki hükümet, İsrail güçlerinin dün baskın yaptığı Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde yaşananlar hakkında açıklama yaptı. Bakanlık, elektriğin kesilmesi ve oksijen cihazının çalışmaması nedeniyle yoğun bakımdaki üç hastanın öldüğünü duyurdu.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, İsrail askerlerinin 15 Şubat Perşembe günü baskın yaptığı Nasır Hastanesi'nde yakıt sıkıntısı nedeniyle jeneratörlerin çalışamadığını, elektriğin kesilmesi ve oksijen cihazlarının çalışmaması nedeniyle yoğun bakımdaki üç hastanın yaşamını yitirdiğini ifade etti. Hastanedeki zor koşullara rağmen iki kadının doğum yapmayı başardığını aktaran Kudra, "Hastanede iki kadın zor ve insanlık dışı şartlar altında, yiyecek, su ve ısınma olmadan doğum yaptı" dedi.

GAZZE'DEKİ HÜKÜMET: İSRAİL, HASTANEYİ ASKERİ KIŞLAYA DÖNÜŞTÜRDÜ

Gazze'deki hükümet de baskına ilişkin açıklamasında, hastanenin sonrasında 'askeri kışlaya' dönüştürüldüğünü belirtti. İsrail ordusunun Nasır Hastanesi'ndeki sivilleri doğrudan infaz etmekle tehdit ettiği aktarılan açıklamada, İsrailli askerlerin hastanedeki insanları aç ve susuz bıraktığı gibi çocuklara süt verilmesini de engellediği ifade edildi.

AA'nın aktardığına göre, açıklamada, şunlar kaydedildi: "Nasır Hastanesi'nin askeri güçle basılması ve silah zoruyla işgal edilerek içerisinde ateş açılması, insanlık için utanç kaynağı bir savaş suçudur. İşgalci İsrail ordusunun Nasır Hastanesi'ni tank, insansız hava araçları ve ağır silahlı askerlerle basarak içine sığınan sivillerin yanı sıra sağlık çalışanlarına ateş açması tam anlamıyla uluslararası hukuka aykırı bir savaş suçudur."

İsrail ordusunun Nasır Hastanesi'ndeki insanlara çok sert davrandığına işaret edilen açıklamada, sağlık çalışanlarının da hastanedeki yüzlerce hasta ve yaralıyı tedavi etmesine engel olduğu ifade edildi. Açıklamada, Nasır Hastanesi'ndeki yüzlerce sağlık çalışanı ve hastanın hayatından İsrail ve uluslararası toplum sorumlu tutuldu.

İSRAİL: REHİNELERİN HASTANEDE TUTULDUĞUNA DAİR İSTİHBARAT ALDIK

İsrail ordusu ise Nasır Hastanesi'ne yönelik baskın sırasında 'onlarca terör şüphelisini' yakaladıklarını iddia etti. Daha önce 'güvenli bölge' olduğu iddia edilen fakat sonrasında 'savaş alanı' ilan edilen Han Yunus'taki hastanede 'hassas ve sınırlı bir misyon' gerçekleştirdiklerini savunan İsrail ordusu, Hamas'ın 7 Ekim'deki 'Aksa Tufanı' saldırısında rehin aldığı kişilerden bazılarını hastanede tuttuğuna ilişkin istihbarat aldıklarını iddia etti.

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) Baş Sözcüsü Daniel Hagari, Nasır Hastanesi'nde yakalanan kişiler arasında 7 Ekim'deki saldırıya katılan bir kişinin ve bir rehineyi Gazze'ye götüren, 'Hamas için çalışan bir ambulans şoförünün' de olduğunu ileri sürdü. 

Hamas rehinelere ilişkin iddiayı reddederken, hastanenin direktörü de BBC'ye yaptığı açıklamada hastanenin içindeki koşulların 'feci ve çok tehlikeli' olduğunu söyledi. 

BİR HAFTADA İKİNCİ BIDEN-NETANYAHU GÖRÜŞMESİ

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları sürerken, ABD Başkanı Joe Biden ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu bir hafta içinde ikinci kez telefon görüşmesi yaptı. Dün gerçekleşen görüşmede, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyinde, yüz binlerce yerinden edilmiş Filistinlinin sığındığı Refah kentine düzenlemeyi planladığı kara harekatı da ele alındı.

Beyaz Saray'ın açıklamasına göre, ABD Başkanı Biden, Netanyahu'ya 'Filistinli sivilleri korumak için inanılır ve uygulanabilir bir plan olmadan Refah'ta askeri bir eylemde bulunmaması gerektiğini' söyledi. Açıklamaya göre, Biden ve Netanyahu, ABD, Mısır ve Katar'ın da katılımıyla devam eden rehine takası görüşmelerini de değerlendirdi. Biden, görüşmede, rehinelerin serbest bırakılması için 7/24 çalışmaya devam edeceğini belirtti.

Biden ve Netanyahu, 11 Şubat tarihinde de bir telefon görüşmesi gerçekleştirmişti. Beyaz Saray'dan yapılan yazılı açıklamada, Biden'ın Netanyahu'ya 'Refah'ta 1 milyondan fazla insanın güvenliğini sağlamak için inandırıcı ve uygulanabilir bir plan olmadan askeri operasyona başlamaması gerektiği' görüşünü yinelediği ifade edilmişti.

NETANYAHU: FİLİSTİN DEVLETİNİN TEK TARAFLI TANINMASINA KARŞIYIZ

Biden ile dünkü telefon görüşmesinin ardından sosyal medya platformu X (eski adıyla Twitter) üzerinden açıklama yapan İsrail Başbakanı Netanyahu ise 'İsrail'in Filistin devletini kabul etmek için baskı altına alınamayacağını' söyledi. Bu konudaki yaklaşımının iki cümle ile özetlenebileceğini belirten Netanyahu, "İsrail, Filistinlilerle kalıcı bir anlaşmaya ilişkin uluslararası baskıyı kategorik olarak reddediyor" ifadelerini kullandı. 

The Times of Israel'in aktardığına göre, 'böyle bir anlaşmaya ancak taraflar arasında doğrudan müzakerelerle ve ön koşul olmadan varılacağını' savunan Netanyahu, "İsrail, bir Filistin devletinin tek taraflı tanınmasına karşı çıkmayı sürdürecektir. 7 Ekim katliamının ardından böyle bir tanıma eşi benzeri görülmemiş terörizme büyük bir ödül olacaktır ve gelecekte varılacak herhangi bir barış anlaşmasını engelleyecektir" dedi.

 

 

(DIŞ HABERLER SERVİSİ)