Alpha Centauri’de gezegen avı başlıyor

Yale Üniversitesi’nde çalışan gökbilimciler, Güneş sistemine en yakın sistem olan Alpha Centauri yıldız sistemini yeniden incelediler. Bilim insanları, yaşanabilir gezegenleri arama sürecini kolaylaştıracak yeni yollar buldular.

Google Haberlere Abone ol

Profesör Debra Fischer ve lisansüstü öğrencisi Lily Zhao tarafından yürütülen bir çalışmanın gösterdiği üzere, Alpha Centauri’de varlığı fark edilememiş, küçük ve Dünya benzeri gezegenler bulunuyor olabilir. Yanı sıra, bu çalışma, önceki modellerde iddia edildiği şekilde, sistem içerisinde bir takım daha büyük gezegenlerin bulunma olasılığını dışlıyor.

On yıllarını Dünya benzeri gezegenler bulmaya harcamış ve dış gezegenler konusunda önde gelen bir uzman olan Fischer, “Evrensel bulgular, en yaygın gezegen türlerinin küçük çaptakiler olduğunu düşündürüyor ve araştırmamız, bu tip gezegenlerin Alpha Centauri A ve B’nin yörüngesinde dönme ihtimalleri olduğunu gösteriyor,” diyor.

Yeni çalışma Astronomical Journal (Astronomi Günlüğü) adlı dergide yayınlandı. Araştırma grubu, Yale Üniversitesi’nden John Brewer ve Matt Giguere ile Şili’de bulunan Andrés Bello Üniversitesi’nin bir üyesi olan Bárbara Rojas-Ayala’dan oluşuyor.

ÜÇ YILDIZ VE ONLARCA GEZEGEN

Alpha Centauri sistemi, Dünya’dan 1,3 parsek (yaklaşık 40 trilyon km) uzaklıkta bulunuyor; bu durum, onu en yakın komşu yıldız sistemi haline getiriyor. Sistemde toplam üç yıldız var: Centauri A, Centauri B ve Proxima Centauri. Geçtiğimiz sene, Proxima Centauri’nin yörüngesinde bulunan Dünya benzeri bir gezegenin keşfedilmesi, sistem hakkında bilimsel ve kamusal alanda yeni bir heyecan dalgası yarattı.

Fischer, “Alpha Centauri bize çok yakın olduğu için, güneş sistemimizin dışındaki ilk durağımız burası olacak,” diyor. “Alpha Centauri A ve B çevresinde küçük ve kayalık gezegenlerin bulunması neredeyse kesin gibi görünüyor.”

Bulgular, Şili’deki gözlemevlerinde bulunan daha gelişmiş spektrografik (uzayda yayılan yıldız ışıklarını tespit edip incelemeye yarayan) aletlerin yakaladığı yeni bir dalgadan toplanan bilgilere dayanıyor: CHIRON, Fischer’ın ekibi tarafından kurulmuş bir spektrograf; Cenevre’den bir ekip tarafından inşa edilen HARPS ve UVES de bu ‘Çok Büyük Teleskoplar Ağı’nın bir parçası. Fischer, “Aletlerin hassasiyeti günümüze dek yeterince iyi değildi,” diyor.

Araştırmacılar, Alfa Centauri’yi gözlemlemek için bir filtreleme sistemi kurdu ve spektrografik incelemeye dayanarak, “Yaşanılabilir bölgede küçük, kayalık bir gezegen olsaydı, bunu tespit edebilir miydik?” sorusuna cevap aramaya başladı. Çoğu zaman cevap olumsuzdu.

Çalışmanın başyazarı Zhao, Alpha Centauri A yörüngesinde Dünya’nın kütlesinden 50 kat küçük gezegenler olabileceğini tespit etti. Alpha Centauri B yörüngesindeyse Dünya’nın kütlesinden 8 kat daha küçük gezegenler bulunabilir; Proxima Centauri yörüngesinde de Dünya’nın kütlesinin yarısından daha küçük gezegenler olabileceği belirtiliyor.

JÜPİTER BÜYÜKLÜĞÜNDE GEZEGENLER BULUNMUYOR

Bunların dışında, çalışma, daha büyük gezegenler bulunması olasılığını ortadan kaldırdı. Zhao, bu bulgunun küçük ve Dünya benzeri gezegenlerin yörüngelerine girebilecek veya değiştirebilecek asteroit oluşumlarına neden olan Jüpiter boyutundaki gezegenlerin sistemde bulunması olasılığını ortadan kaldırdığını ifade ediyor.

Zhao, “Bu, yeni bir sonuca ulaşmak için mevcut bilgileri geri dönüştürmesi sebebiyle oldukça canlı bir çalışma,” diyor. “Bulguları farklı biçimlerde kullanarak, küçük ve yaşanabilir dünyalara zarar verebilecek büyük gezegenleri eleyebiliyor ve gelecekteki araştırmalar için arama alanını daraltabiliyoruz.” Araştırmacılar, bu yeni bilgilerin gökbilimcilerin sistemdeki diğer gezegenleri de tespit etme faaliyetlerine öncelik vermelerine yardımcı olacağını belirtiyorlar.

Benzer şekilde, spektrografik teknolojiyi geliştirmek isteyen Fischer ve diğerlerinin çabalarıyla, dış gezegenlerin (fiziksel ve kimyasal) bileşimini tarif etmeye ve anlamaya yardımcı olacaktır.

Yazının aslı Science Daily sitesinde yayınlanmıştır. (Çeviren: Tarkan Tufan)