'Ölçek' onay bekliyor: Uzaylı mı taksici mi anlayacağız!

Dünya dışı sinyalleri tanımlamak için yeni bir Richter-benzeri ölçek geliştirildi. Rio 2.0 adı verilen ölçek, 0’dan 10’a kadar dünya dışı yaşamın potansiyel işaretlerini puanlıyor; 10 puan, bir uzaylıyla el sıkışmak anlamına geliyor.

Google Haberlere Abone ol

Layal Liverpool

2015 yılında, Rus gökbilimcilerden oluşan bir ekibin, Kafkasya bölgesinde bulunan bir teleskobun uzak bir yıldızdan gizemli bir sinyali yakaladığını açıklamasının hemen ardından uzaylılarla ilgili bir tartışma başladı. Bazılarının sorduğu üzere: Bu, uzaylıların bizimle temas kurmaya çalıştığına dair bir kanıt mıydı?

Yanıt çok çabuk geldi. Diğer teleskoplardan gelen gözlemler bu sinyali teyit edemedi ve araştırmacılar, sinyalin teleskoba çok yakın bir yerden geldiği sonucuna ulaştı. Olasılıklar, sinyalin bölgeden geçen bir uçaktan veya bir vatandaşın kullandığı telsiz frekansından geldiği ya da teleskobun elektronik donanımında bir sorun yaşandığı yönündeydi.

YANLIŞ ALARMLARIN ÖNÜNE GEÇECEK

Bu, dünya dışı gelişmiş bir medeniyete ilişkin bir kanıttan çok daha az heyecan verici bir şey olduğu anlaşılan sinyallerle, toplumsal heyecanın doruğa çıktığı ilk olay değildi. Ve bilim insanları, daha fazla 'yanlış sinyal' gelebileceği öngörüsüyle, bir bulgunun yeni bir hayal kırıklığı mı veya gerçekten sismik etkilere sahip bir tespit mi olduğunu açıklamak amacıyla, kendilerine Richter-benzeri bir ölçek yarattılar.

Yeni ölçek, bilim insanlarının dünya dışı istihbarat arayışlarında tespit edilen ilgi çekici sinyallere 0’dan 10’a kadar puan vermelerine olanak sağlıyor. Ölçekte, 0 puan boş bir heyecandan başka bir anlama gelmiyor ve proje grubunda görev alan ve St. Andrews Dış-gezegen Bilim Merkezi’nde çalışan Duncan Forgan’a göre, 10 puan, “Dünya’nın yörüngesindeki uzaylı bir araştırma aracına ya da sizinle el sıkışan bir uzaylıya” denk düşüyor.

Potansiyel bir dünya dışı sinyali değerlendirirken, göz önünde bulundurulması gereken çok sayıda alternatif açıklama var. Forgan, “Teleskobunuzla ya da Dünya’daki bir aygıttan gelen radyo frekansıyla bağlantılı bir sorun olabilir” diyor: “Bir uzaylı bulduğunuzu düşünebilirsiniz ama gerçekte bir taksi durağı bulmuşsunuzdur.”

Rio 2.0 adıyla bilinen ölçek, 'uzaylı tespit topluluğu' tarafından bir süredir kullanılmakta olan Rio ölçeği için önerilen bir geliştirilmiş versiyon. Doğal veya insan yapımı olgulardan ziyade, sinyalin potansiyel etkilerini ve gerçek olma olasılığını hesaba katarak, SETI’ye (Dünya Dışı İstihbarat Araştırması) ilişkin işaretler arıyor.

ÇOKLU GÖZLEM VE TEYİT SİSTEMİ

Forgan, “Neticede, olağanüstü iddialardan söz ediyoruz ve bunlar üzerinde ilerleyebilmek için olağanüstü kanıtlara ihtiyacınız var” diyor. “İdeal anlamda bu, birden fazla aracın gerçekleştireceği çoklu gözlemlerin yanı sıra, aynı araçları kullanan farklı araştırma gruplarına ihtiyaç olduğu anlamına geliyor.”

Önerilere göre, bilim insanları saptadıkları ilgi çekici sinyaller için kendi Rio ölçeği puanlarını verebilirler; öte yandan, bilimsel makaleler için çalışmaları inceleyen akademisyenler de bunu yapabilir. Ayrıca, derecelendirme sistemi de kamuya açık hale getiriliyor.

Bilim insanları Uluslararası Astrobiyoloji Dergisi’nde şunları yazıyor: “Vatandaşların (gerçekleştirdiği) bilim projelerinden, görece düşük eğitim seviyesine karşın, kamuoyunun benzer sınıflandırma görevlerini yerine getirebildiği açıktır.”

Samanyolu’nda yaklaşık 400 milyar yıldız var ve eldeki kanıtların çoğu, yıldızları çevreleyen gezegenlerin varlığını ortaya koyuyor. Ancak, bu kadar çok sayıda yıldız gözlemlendiğinde, daima, kendini potansiyel uzaylı iletileri gibi gösteren teknik sorunlar ya da sahte sinyaller riski vardır.

KEŞİFLERİN GÜVENİLİRLİĞİ ARTACAK

En son yaşanan yanlış alarmlardan birinde, bir yıldızın ışığındaki dönemsel bir kararma, gelişmiş bir dünya dışı medeniyetin, tüm enerjisini hasat etmek amacıyla yıldızın çevresinde “uzaylı bir mega yapı” (bir Dyson Küresi) inşa ettiğine ilişkin spekülasyonlara neden oldu. Binlerce gazete manşeti ve dikkatli gözlemler sonrasında, (kararma olayında) gerçek nedenin toz olduğu anlaşıldı.

Kaliforniya’daki Mountain View kentinde bulunan SETI Enstitüsü’nün kurucularından ve gazete yazarı Jill Tarter, yeni ölçeğin, depremlerin şiddetini tanımlayan Richter ölçeğine benzer biçimde kullanılabileceğini ifade etti. Bu yolla, bir sinyal hızla puanlanabilir ve yeni veriler geldikçe sürekli biçimde güncellenir. Birden fazla bağımsız Rio puanıyla, yapılan keşiflere daha fazla itibar kazandırılabilir.

Carl Sagan’ın romanlarından birine konu olan ve Jodie Foster’ın rol aldığı filmde uzaylı arayan Ellie Arroway’e ilham kaynağı olan Tarter, kariyeri boyunca üç defa potansiyel dünya dışı sinyal tespit etti; ancak her defasında bu sinyaller için sıradan açıklamalara ulaştı. Rio 2.0’ı geliştiren gökbilimciler grubu, ölçeğin, bahsi geçen filmdekine benzer kurgusal senaryolar ve meşhur “Wow!” Sinyali* gibi tarihe geçen “yanlış alarmlar” üzerinde test edilebileceğini ifade ediyorlar.

Berkeley’de bulunan Kaliforniya Üniversitesi Seti Araştırma Merkezi’nde çalışan bir diğer yazar ve yönetici Andrew Siemion şunları ekliyor: “Özellikle de bağımsız bilim insanları tarafından yapılan herhangi bir keşif hakkında Rio ölçeğinin geniş biçimde değerlendirilmesini kesinlikle öneririz. Herhangi bir bilimsel süreçte, metot ve yorumların bağımsız biçimde gözden geçirilmesi kritik bir önem taşır.”

Yeni Rio Ölçeği, resmi onay almak için Seti Uluslararası Uzay Bilimleri Akademisi Daimi Komitesi’ne sunuldu.

*“Wow!” Sinyali, 15 Ağustos 1977 tarihinde SETI Projesi kapsamında uzaydan tespit edilen bir radyo sinyaliydi. Yalnızca 72 saniye süren sinyal, Dr. Jerry R. Ehman tarafından dar banttan yayınlanan bir radyo sinyali olarak saptandı. Sinyal, dünya dışı sinyallerden beklenen özelliklere uyuyordu. Basın tarafından büyük ilgi gören sinyal, tüm çabalara karşın tekrar tespit edilemedi. “Wow” Sinyali olarak anılmasının nedeni, Ehman’ın tespit ettiği sinyal dizisinin yanına “Wow” (vay canına) diye not almış olmasıydı.

(Çeviren: Tarkan Tufan / Kaynak)

Etiketler uzay keşif uzaylı