Gözyaşlarının ardındaki bilim nedir?
Başkan Obama'nın gözyaşları kendiliğinden aktı, hakikilikleri izleyicisini heyecanlandırdı. Gözyaşları genellikle derin bir duyguya işaret eder ve kişinin bir duruma ilişkin tepkisinin hakiki olduğunu karşısındakine iletir. Dürüstlüğün sözel olmayan işaretleri bir çok sosyal durumda kritik olabilir. Oysa gözyaşı üretimi kısmen bu nedenle evrimleşmiştir.
Derek Whitney
ABD Başkanı Barack Obama, 2012'nin Kasım ayındaki zaferini liderlerde nadiren görülen soğukkanlı bir belagat ve katıksız bir duygu patlaması karışımı içinde kutladı. Duygu patlaması, kampanya çalışanlarına teşekkür ettiği sırada döktüğü gözyaşlarıyla doruğa ulaştı.
Kutlamanın aşikâr nedenlerinin altında gözyaşı üretiminin sağladığı gerilimden arınma ve kişiler arası bağlanma gibi eski bir mekanizma yatar. Ağlama ve zayıflık hakkındaki Batılı klişelerin aksine, Obama, kendisini dinleyenlerle tarih boyunca insan gereksinimlerine karşılık gelen bir şeyi paylaştı.
Gözyaşlarının ardındaki bilim nedir? Gözyaşlarının meramı nedir? Haydi bir bakalım.
GÖZYAŞI BİLİMİ
İnsanlar, mutluluk ve keder arasında derin bir farklılık olduğunu hissettiklerinde, bedenleri çoğu kez bir ayrım yapmaz. Herhangi türden bir yoğunlaşma hali, keskin tepkilere neden olabilir. Tetikleyici olan ister politik bir zafer olsun ister politik bir kriz olsun bedenimiz ya savaş ya da sıvış tepkisine hazırlığın bir parçası olarak bolca stres hormonu üretir.
Gözyaşları, aşırı derecedeki kortizol gibi stres hormonlarını salıvererek bir emniyet sübabı görevini yerine getirir. Kontrol edilmedikleri sürece bu hormonların sürekli olarak yüksek düzeyde olması bedensel rahatsızlıklara yol açabilir, ruh halini altüst edebilir. Stres sıklıkla dolu dolu bir ağlamayı öncelediği gibi, ağlama sonrasında hissedilen sakinlik de kısmen hormonların salıverilmesi sayesindedir.
ZAFER GÖZYAŞLARI
Başkanlık seçimleri kampanyası, var olan baskıların üstüne bir de aylar süren büyük bir stres anlamına gelir. Seçim sonuçları belli olur olmaz, herkes sürecin bitmesiyle birlikte büyük bir rahatlık hisseder. Biyolojik olarak, kazananlarda da kaybedenlerde de salıverilmesi gereken stres hormonlarının düzeyi zaten artmış durumdadır. Başkan Obama'nın bedeni, zaferinin ardından kampanyasının emekçilerine yaptığı konuşmada bir iki içten gözyaşı dökmeye hazırdı. Bu duygu ifadesi, destekçilerine yarar sağladığı gibi bir bağlanma ve muhabbet hissini de yükseltti.
Başkan Obama'nın gözyaşları kendiliğinden aktı, hakikilikleri izleyicisini heyecanlandırdı. Gözyaşları genellikle derin bir duyguya işaret eder ve kişinin bir duruma ilişkin tepkisinin hakiki olduğunu karşısındakine iletir. Dürüstlüğün sözel olmayan işaretleri bir çok sosyal durumda kritik olabilir. Oysa gözyaşı üretimi kısmen bu nedenle evrimleşmiştir.
HAM DUYGU BİRLİKTELİK YARATIR
Duygu üzerine yapılan çalışmalar ağlamanın çoğu kez kırılganlığa işaret ettiğini öne sürer. Görme duygusunu bulanıklaştırarak, kişinin saldırgan davranmasını azaltır. Tel Aviv Üniversitesi'nde evrim psikologu olan Doktor Oren Hasson'a göre, ağlamak saldırana karşı boyun eğmek anlamına gelir. Aynı zamanda taraflar arasında sempati ve birliktelik duygularını teşvik eder. Gözyaşları aracılığıyla savunmanızı düşürerek destekçilerinize onlara güvendiğinizi ve onlarla özdeşleştiğinizi ifade edersiniz. Herhangi bir politik strateji uzmanı bu dinamiği değerlendirebilir.
SAHTE GÖZYAŞLARI NEDEN İŞİ YARAMAZ?
Bilim insanları, duygusal gözyaşlarının kimyasal bileşiminin soğan doğrarken ortaya çıkan harici uyarıcılarınınkinden farklı olduğunu keşfetti. Duygusal gözyaşları, yüksek düzeyde adrenokortikotropik hormonu, prolaktin ve ağrı kesici leu-enkafalin içerir. Adrenokortikotropik hormonu ve prolaktin düzeyleri stresle birlikte artar. Ayıca, duygusal gözyaşları, uyarıcı olanlardan daha fazla manganez içerir, manganez de duygu halinin düzenlenmesine yardımcı olur. Müzmin depresiflerin sistemlerinde genellikle yüksek düzeyde manganez bulunur.
Mutlu veya üzücü bir olaydan dolayı olsun, dolu dolu bir ağlayış yüksek miktarda stres hormonunun, proteinin ve manganezin salıverilmesini sağlar. Bu kimyasalların bedeninizi terk etmesi sayesinde kendinizi ferahlamış, rahatlamış hissedersiniz. Timsah gözyaşlarının ardında derin duygusallığın biyokimyasal veya ruhsal ağırlığı yoktur, buna tanık olanlar da genellikle bunu fark eder.
Başkan Barack Obama, duygusal nümayişini evrime bir övgü olarak planlamış olmasa da yarattığı etkiler bilimsel öngörülere hakkını veriyor. Kırılganlığı farklı türde bir ilgiyi ateşliyor. İzleyicilerin çoğu buna sempatiyle tepki veriyor ve bir dünya liderinin belki düşündüklerinden daha çok kendileri gibi olduğu duygusunu yaşıyor. Böylesi bir sosyal dolayım tam da gözyaşlarının ne işe yaradığını gösteriyor.
* Yazının aslı Psych Central sitesinden alınmıştır. (Çeviren: Serdar Aygün)