Bir devrin sonu: Velid El Muallim
Hafız Esad tedrisatından geçmiş olan ve diplomatik terbiyesini o dönemde alan El Muallim “zor” bir adamdı. “İki kilo buzu midesine indirdikten sonra görüşmelere çıkar” klişesi Velid El Muallim için de dillendirilirdi. Müzakere masasına oturduğu zaman istediklerini almadan kalkmaması ile meşhurdu.
Ortadoğu siyasetinin en bariz isimlerinden Suriye Dışişleri Bakanı Velid El Muallim 79 yaşında hayatını kaybetti. Muallim Hafız Esad dönemini temsil eden devlet adamlarından biriydi. Suriye’de o dönemden Faruk El Şara halen hayatta. Sadece Suriye ile sınırlı tutmamak lazım, Muallim’in ölümü ile Ortadoğu bölgesi için de bir devir sona ermiş oldu.
Velid Muallim özellikle 2011’de başlayan olaylar ile birlikte çokça tartışılan isimlerden biri oldu. Zira baş döndürücü bir hızla geçen yıllarda yönetimi temsil eden isimlerden biriydi.
Suriye’de olayların başlaması, yönetimin tavrı, yaşanan süreçler ayrı bir tartışma konusu ancak Velid El Muallim olaylardan önce “saygın bir diplomat” olarak tanınıyordu ve duruşunu savaş sırasında da hiç bozmadı.
“Her sabah durumun değişme ihtimali” göz önüne alınarak yapılan uluslararası siyasette El Muallim tavrını net biçimde ortaya koyan ve diplomasinin gereklerini yerine getiren isimlerdendi.
Bu nedenle dostlarının da düşmanlarının da saygısını kazanmıştı.
Suriye yönetiminin 2011’de başlayan süreçte büyük önem verdiği alanlardan biri diplomasiydi. Libya, Tunus, Yemen gibi ülkelerde içeride ve dışarıda (hariciyede) yaşanan ve yaşanacak ayrılıkların benzerinin Suriye hariciyesinde de yaşanması yönetimin gücünü önemli ölçüde zayıflatacaktı. Ancak El Muallim yönetiminde birkaç istisna dışında ayrılık yaşanmadı. Bu da Suriye’de başta El Muallim’in başarısı olarak görülür.
El Muallim bazı Batılı diplomatlarca Suriye’nin “Andrey Gromyko’su olarak görülürdü. Andrey Gromyko için yapılan “Mr No” yakıştırması onun için de yapılırdı.
Hafız Esad tedrisatından geçmiş olan ve diplomatik terbiyesini o dönemde alan El Muallim “zor” bir adamdı. “İki kilo buzu midesine indirdikten sonra görüşmelere çıkar” klişesi Velid El Muallim için de dillendirilirdi. Müzakere masasına oturduğu zaman istediklerini almadan kalkmaması ile meşhurdu.
Velid El Muallim aynı tavrı 2011 sürecinde de gösterdi. Arap ülkeleri, Arap Birliği, Birleşmiş Milletler, Viyana, Cenevre süreçleri ve ikili görüşmelerinde, Şam’a yapılan ziyaretlerde bu tavrı her zaman öne çıktı.
Şu konuda yanıldı: Olayların başladığı zamanlarda yaptığı bir basın toplantısında “Batı Suriye’ye saldırmaz çünkü bizde petrol yok” demişti, ancak gelişmeler öngördüğü gibi olmadı.
ABD büyükelçiliği de dahil çeşitli görevlerden sonra geldiği Dışişleri Bakanlığı görevini öldüğü güne kadar sürdürdü.
Velid El Muallim 2005’te Lübnan dosyası, daha öncesinde Irak savaşı ve Suriye’nin yaşadığı yaklaşık 10 yıllık süreçte, başbakan yardımcılığı kadar gibi önemli bir misyon üstlenmişti ve tavizsiz tavrı ile bu süreci yürütmeyi başardı. Bu nedenle yönetim yanlıları tarafından göklere çıkartılırken, yönetim karşıtları tarafından ağır biçimde eleştirildi.
Ne olursa olsun yetmişli yıllardan itibaren yer aldığı sert Ortadoğu ikliminde bir dönemi temsil eden isimler arasında oldu.
Şam’da Sünni bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi, BAAS ideolojisini hayatının sonuna kadar sürdürdü.
El Muallim’in ölümü Beşşar Esad açısından büyük kayıp sayılır. Suriye yönetimi 2011 sürecini yardımcısı Faysal El Mikdat ve Suriye’nin BM daimi temsilcisi Beşşar El Caferi ile birlikte yürüten El Muallim’in yerini doldurmakta bir hayli zorlanacak gibi görünüyor.