Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Serdaroğlu: Çalışma yaşamı savaş alanına dönüşmüş

DUVAR - ‘Metal İşçilerinin Mesleki Sağlık Riskleri ve Sağlık Durumları Saha Araştırması Sonuçları’, 28 Nisan İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü’nde yayınlandı.

Saha araştırmasına dayandırılan verilere göre, metal işçilerinin yüzde 30,8’inde bir hekim tarafından tanısı konmuş kronik hastalık bulunuyor. Rapora göre, kadın işçilerin nörolojik, kas-iskelet sistemi ve tiroid hastalıkları erkeklere oranla daha fazla.

‘İŞÇİLERİN YÜZDE 38’İ EN AZ BİR İŞ KAZASI GEÇİRDİ’

Rapor, işçilerin yüzde 38’i en az bir kez iş kazası geçirdiğine, 'iş kazalarında' çalışma hayatı uzadıkça kaza oranında da aynı oranda artış gösterdiğine vurgu yapıyor. Buna göre, son 5 yılda çalışma hayatının içinde bulunanların iş kazası oranı yüzde 25 olurken, 31 yıl ve üzerinde çalışanlarda bu oranın yüzde 46 olduğu kaydedildi.

'İŞÇİLERİN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU ÖLÜMCÜL TOZA MARUZ KALIYOR’

Rapora göre işçilerin yüzde 80,4’ü 'gürültüden' şikayetçi oldu. Bunu yüzde 68.6 ile 'ağır kaldırma' takip etti. Gaz dumanına maruz kalan işçilerin oranı yüzde 58,6 olurken, kimyasallara maruz kalan işçilerin oranı ise yüzde 55,7 oranında ölçüldü. İşçilerin yüzde 14,8'ine bir hekim tarafından 'işle ilgili hastalık' tanısı konuldu.

‘MESLEK HASTALIKLARI EN İHMAL EDİLEN ALAN’

DİSK Genel Sekreteri ve Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, meslek hastalıklarının çalışma yaşamında en çok ihmal edilen alan olduğunu söyledi.

Serdaroğlu, meslek hastalıklarına dikkati çekmek ve verileri masaya yatırmak istediklerini söyledi ve “Çoğu kez, sonuçları uzun vadede ortaya çıkan meslek hastalıklarına karşı var olan tablonun bir ‘ihmal’ değil, sermaye ve devlet yetkililerinin politik bir tercihi olduğunu hepimiz biliyoruz” dedi.

‘İŞ KAZALARINI ORTADAN KALDIRMAK MÜMKÜN’

Raporun sendikalı, etkin bir İSİG politikasını hayata geçirmeye çalışan, buna ilişkin toplu sözleşme hükümleri düzenleyen, işyeri denetimleri yapan Birleşik Metal-İş Sendikası üyesi işçiler arasında yapıldığına dikkat çeken Serdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Örgütsüz işçilerin çok daha ağır bir tablo ile karşı karşıya olduğunu öngörmeliyiz. İş kazalarını ve meslek hastalıklarını ortadan kaldırmak mümkün, bunun için işçiyi merkezine alan koruyucu, önleyici denetleyici ve caydırıcı tedbirlerin hayata geçirilmesi gereklidir. Çalışma yaşamı, ülkelerin bu konuya vermiş olduğu öneme göre değişmekle birlikte, adeta bir savaş alanına dönmüş durumdadır.”

NELER YAPILMALI?

Serdaroğlu, iş cinayetlerinin ve meslek hastalıklarının önlenmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

1) Sendikal örgütlenmenin, hak ve özgürlüklerin önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.
2) Kiralık işçilik, taşeron ve diğer güvencesiz çalışma biçimleri ortadan kaldırılmalıdır. İnsan onuruna yaraşır işler yaratılmalıdır. İşçi sağlığı ve iş güvenliği politikaları toplumsal cinsiyete duyarlı hale getirilmelidir.
3) İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanı, piyasanın kâr döngüsünün bir parçası olmaktan çıkarılmalıdır. Bu karşı denetimler açısından özerk ve demokratik bir yapının sendikalar, meslek oda ve birlikleri ve üniversiteler ile oluşturulması sağlanmalıdır.
4) Koruyucu ve önleyici politikalara öncelik verilmeli. Sağlık ve güvenlik alanına yönelik cezalar caydırıcı nitelikte olmalıdır.
5) İş kazaları ve meslek hastalıkları kayıt dışı ile mücadelenin ayrılmaz bir parçası olarak ele alınmalıdır.
6) Meslek hastalıklarının tespitine yönelik prosedürün sadeleşmesi ve kısaltılması hedeflenmelidir.