Bodrum'da doktora saldırı davasında tahliye kararı

Bodrum’da Dr. Mustafa Hürkal Tezvar'a Aile Sağlık Merkezi'ndeki saldırı nedeniyle açılan ceza davasının ilk duruşması yapıldı. Duruşmada, tutuklu sanık Engin Seymen, tahliye edildi.

Fotoğraf: Selçuk Arslan
Google Haberlere Abone ol

BODRUM - Muğla’nın Bodrum ilçesinde geçtiğimiz yaz meydana gelen Dr. Mustafa Hürkal Tezvar'a Aile Sağlık Merkezi'nde saldıranlar bugün hakim karşısında çıktı. Bodrum 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nde Dr. Mustafa Hürkal Tezvar'a yönelik gerçekleştirilen saldırıyla ilgili görülen ceza davasının ilk duruşmasında, olayla ilgili tanıkların ifadeleri dinlendi ve dosya üzerindeki belgeler incelendi.

Saldırıya ilişkin Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklu sanık Engin Seymen ile kardeşi tutuksuz sanık Özlem Seymen Ayrancı hakkında 'kasten yaralama' suçundan 3 yıl, 'ağırlaştırılmış kasten yaralama' suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.

Hazırlanan iddianame doğrultusunda Bodrum 6’ıncı Asliye Ceza Mahkemesi'nde olayın ilk duruşması görüldü. Duruşmaya Dr. Mustafa Hürkal Tezvar, avukatları ve Tezvar’ın meslektaşları, tutuklu sanık Engin Seymen ile tutuksuz sanık kardeşi Özlem Seymen Ayrancı, eşi Hilal Seymen ve avukatları katıldı. Türk Tabibiler Birliği, SES ve Muğla Tabibiler Odası adına ise avukatlar hazır bulundu. Duruşmada mahkeme heyeti önce sanıkları dinledi.

SANIKLAR SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ

Mahkemede hakim karşısına çıkan Engin Seymen, suçlamaları kabul etmedi. Kendisinin saldırıya maruz kaldığını belirten Seymen, “Eşimin ateşi ve öksürüğü vardı, biz de yakındaki sağlık ocağına gittik. Görevliye, doktorun bakması için rica ettim, eşim müşahede odasına götürüldü. Doktor odasında bir arkadaşıyla çay, kahve içiyordu; ben de doktora eşime bakmasını söyledim. O da bana 'salgın var, ilaç içsin, eve gitsin' dedi. Bu sıra kız kardeşim 'burada çay, kahve içiyorsunuz neden hastamıza bakmıyorsunuz' dedi. O da 'çay, kahvede içerim' dedi. Ben de 'Sağlık Bakanlığı'nı arayıp şikayetçi olacağım' dedim. 'Arayın ben de muhabbet edeyim' dedi. Sonra ben odaya girerek koluna rica manasında dokunarak 'eşime bakar mısınız' dedim. Ayağa kalkarak, küfür etti ve boğazıma sarıldı, bana kafa atmaya çalıştı ancak ben kafamı geri çektim. Kız kardeşim girerek doktorun ellerini boğazımdan çekmeye çalıştı. Doktorun yanındaki arkadaş beni tutarak dışarı çıkarmaya çalıştı. Ben doktor beye vurmadım, biz dışarı çıktıktan sonra içeriden bağırış sesleri geldi. Doktor beyin kalp krizi geçirdiğini söylediler, sonra ambulans geldi. Biz o sırada dışarıdaydık, suçsuzum beraatımı talep ederim” dedi.

Tutuksuz yargılanan sanık Özlem Seymen Ayrancı da suçlamaları kabul etmedi. 

'HAYATİ TEHLİKE GEÇİRDİM'

Sanıklardan sonra savunma yapan Dr. Mustafa Hürkal Tezvar, yaşananları anlattı. Saldırı sonrası ölüm riski oluştuğunu ifade eden Dr. Tezvar, “Randevulu hastamı odaya aldığım sırada hemşire ateşli hastanın olduğunu söyledi. Ateşinin ölçülmesini istedim, ateşini ölçüp geldiğinde 37 derece olduğunu söyledi. Hastanın eşine 'evde ilaç verdiniz mi' diye sordum. Verdiklerini söylediler, 'Covid var' gibi bir söylemim olmadı. Eve gidip dinlenmesini söyledim. Daha sonra randevulu hastamla ilgilendiğim sırada odamın kapısına hışınla 'Fahrettin Koca’yı sen mi ararsın, ben mi arayayım' dedi. Kolumdan zorla tutarak 'karıma bakacaksın' dedi. Boğazımı sıkmaya başladı, vurmak için sol kolunu kaldırdığında randevulu hastam araya girdi. Bu sırada ağzımdan köpükler geldi, bayılmıştım. 4 gün solunum cihazına bağlı kaldım. 7 gün yoğun bakımda kaldım. Kalp krizi geçirdim, erken müdahale sayesinde hayatta kaldım. Olay sebebi olan sanıklardan şikayetçiyim. Doğuştan mitral kapak yetmezliği hastalığım var. Düzenli olarak tansiyon ilacı kullanıyorum. Bu olayda kalbim durdu ve daha sonra çalıştırıldı” dedi.

Duruşmada tanıklar da dinlendi.

BİR SONRAKİ DURUŞMA 25 ŞUBAT'TA

Tüm tarafları dinleyen mahkeme heyeti duruşmaya 5 dakika ara verdikten sonra kararını açıkladı. Mahkeme heyeti kararda tutuklu yargılanan Engin Seymen’in imza yükümlülüğü ve adli tedbirler ile tahliyesine, tutuksuz sanık kardeşi Özlem Seymen Ayrancı’nın adli kontrol şartının devamına ve İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan Dr. Tezvar’ın kalp krizi geçirdiği esnada sanıkların eylemleriyle arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığına dair raporun düzenlenmesine karar verdi. Bir sonraki duruşma ise 25 Şubat'ta görülecek.

TAHLİYE KARARINA TEPKİ

Duruşma sonrası verilen kararı ilişkin açıklama yapan Bodrum Barosu temsilcisi ve Dr. Mustafa Hürkal Tezvar’ın avukatı Onursal Özbek, “Tahliyeyi ne yazık ki bekliyorduk. Kadına, çocuğa ve sağlık çalışanlarına şiddet gibi konular gün geçtikçe yaygınlaşmakta. Sağlık çalışanına karşı işlenen bu kasten yaralama suçu, katalog suçtur. Doktor Tezvar yaşam tehlikesi atlatmıştır. Kalbi durmuştur, katalog suç olmasına rağmen tutuklu sanık serbest bırakılmış, darp eylemini gerçekleştiren diğer sanık ise zaten hiç tutuklanmamıştır. Şiddetin gittikçe kanıksanması ve cezasına yönelik bu süreç hepimizi yaralıyor” ifadelerini kullandı.

Dr. Tezvar ise yaptığı açıklamada kararın kendisini hukuki olarak memnun etmediğini ifade ederek “Yargılama sürecinde sanıkları gördüm. Herhangi bir pişmanlıkları ya da özürleri yok. Hacı Bektaş Veli der ki, 'Marifet ehlinin ilk işi edebidir.' Bizler birer hekim olarak yine edepli kalmaya devam edeceğiz. Ancak bu olaya sebebiyet veren kişilerin herhangi bir özrünün olmaması da çok üzücüdür" diye konuştu.