Bodrum’un yerleşik halkı pahalılıktan muzdarip: Dışarı çıkamıyoruz
Yaz aylarının gelmesiyle turistlerin gözde tatil yerlerinden biri olan Bodrum, fahiş fiyat artışlarıyla gündemde. Bodrum'da 12 ay boyunca yaşayanlar ise pahalılık karşısında çaresiz...
Selçuk Arslan
BODRUM - Son dönemde “200 liralık lahmacun”, “150 lira ile 10 bin Euro arasında değişen plaj giriş ücreti” gibi haberlerle anılan Bodrum’da, 12 ay boyunca yerleşik hayat sürenler, yaşanan fahiş fiyat artışlarından şikayetçi.
‘DENİZE GİRECEK ALAN BULAMIYORUZ’
Uzun süredir Bodrum’da ikamet eden Kasım Arslan, 15 yıldır inşaat ustası olarak çalışıyor. Evde iki kişi çalışmalarına rağmen geçinemediklerini söyleyen Arslan, “Yıllardır Bodrum’dayım. Ama bu kadarını ilk defa hissediyoruz ailece. Hayat pahalılığı ve zamlar karşısında resmen ezildik. Başka şehirlerde insanlar zamlardan iki kat etkilenirken, biz Bodrum’da dört kat etkileniyoruz. Kiralar ciddi yüksek. Bir mekanda oturduğunuzda fahiş rakamlarla karşılaşıyorsunuz. İki yıl önce dışarda yediğiniz aynı yemeğe, şu an dört katı veriyorsunuz. Bu durum karşısında kendi önlemimizi aldık. Dışarı çıkmıyoruz. Yaz geldi, plajların çoğu ücretli. İnanın, denize girecek alan bulamıyoruz. Özetle kira ve hayat pahalılığı karşısında çaresiziz” diye konuştu.
‘TATİL CENNETİ BİZE CEHENNEM OLDU’
Özel bir diş kliniğinde asistan olarak görev yapan Keriman Tatlı da aynı sorunlardan dert yanıyor. Enflasyon karşısında ezildiklerini belirten Tatlı, Bodrum’da yaşamalarına rağmen birçok şeyden mahrum kaldıklarını ifade etti.
Tatlı, “Bodrum her ne kadar ‘tatil cenneti’ diye lanse ediliyorsa da dar gelirliler ve çalışanlar için cehennemi andırıyor. Bulunduğumuz yerin tarihi ve doğal güzelliklerinden yararlanamıyoruz. Plajlarına gidemiyoruz. Plajların çoğu özel işletmelerde ve fiyatları fahiş. Ailemizle dışarıya yemeğe çıkmak hayal oldu. İki kişi çalışmamıza rağmen işin içinden çıkamıyoruz” dedi.
‘PLAJLARA İSTENİLEN GİRİŞ PARALARI BİR AİLENİN 10 GÜNLÜK GIDA HARCAMASINA DENK GELİYOR’
Özel bir yat limanında yöneticilik yapan Uğur Arslan, “Biz yaşadığımız yerin öneminin farkındayız aslında. Bir ölçüde fiyatların başka şehirlere göre fazla olması normal karşılanabilir. Fakat Bodrum’da normal anlayışı, tamamıyla unutulmuş, anormal bir bakış açısı var. Bir hafta önce yediğiniz yemeğin fiyatı, aynı mekanda bir hafta içinde fahiş biçimde artış gösteriyor. Plajları hiç sormayın… Halkın gireceği tüm alanlar özel firmalarca kullanılıyor. Bu tür alanlara istenilen giriş paraları neredeyse bir ailenin 10 günlük gıda harcamasına denk geliyor. Dolayısıyla bizim gibi çalışan kesim zorlanıyor” ifadelerini kullandı.
‘KAMU ÇALIŞANLARI AÇLIĞA MAHKUM EDİLDİ’
Öğretmen Gültekin Yıldız da aslında Bodrum’un cefasını çeken kesim olduklarını, buna karşılık sefasını süremediklerini şu sözlerle anlattı: “Zaten geçim sıkıntısı çeken kamu çalışanları, son yıllardaki hayat pahalılığı ile yoksulluğa ve açlığa mahkum edilmiş durumda. Ocak ayında kamu emekçilerinin maaşlarında yapılan artış daha birinci ayın sonunda eriyip gitti. Oysa akaryakıt, temel ihtiyaç maddeleri, ev kiraları kısacası iğneden ipliğe her şeye, her gün yeni zamlar geliyor. Artık ailelerimizle dışarı çıkıp yemek yeme şansımız yok. Biz öğretmenler artık son iki yılda eğitime odaklanmamız gerekirken, gelir giderimize odaklanmış durumdayız.”