Boğazköy Barajı'nın suyu bitti, çiftçinin umudu yağışa kaldı
Bursa'daki Boğazköy Barajı'nın kritik seviyeye ulaşmasıyla çiftçiler ürünlerini sulayamaz hale geldi. Uzmanlar, üretime devam edilebilmesi için planlı su yönetimine ihtiyaç olduğunu söylüyor.
BURSA - Bursa’nın Yenişehir ilçesinde çiftçilerin ürünlerini sulamak için kullandığı Boğazköy Barajı'nın neredeyse suyu bitti. Kuraklık ve plansız su kullanımı, barajın suyunun tükenmesinde etkili oldu.
Çiftçiler, sulayamadıkları ürünlerin yanmasından endişeli. Uzmanların işaret ettiği yağışlar, haftaya gerçekleşmezse çiftçiyi zor günler bekliyor.
‘ELEKTRİĞİ HER YERDEN BULABİLİRLER AMA SU BULUNMUYOR’
Yenişehir’de fiyatların düşmesiyle mağdur olan çiftçi, Boğazköy Barajı'nın suyunun kritik seviyenin altına düşmesiyle tarlasını da sulayamaz hale geldi. Boğazköy Barajı'nın havzasından 27 köyde 116 bin dönüm tarım alanı sulanıyor. Boğazköy Barajı'nda ayrıca Şişecam Fabrikası’nın elektriğini sağlayan hidroelektrik enerji santrali bulunuyor. Sulama sezonunun erken başlaması, geçen yıl yaşanan taşkınlar nedeniyle barajın yeterli doldurulmaması, elektrik üretimi için barajdan fazla su kullanılması ve havaların aşırı sıcak olması, suyun tükenmesinde başlıca sebepler arasında gösteriliyor.
Terziler köyü eski muhtarı ve üretici Selami Ceylan, suların azaldığının görülmesine rağmen barajda elektrik üretimine devam edildiğini ve bu nedenle suyun kısa sürede tükendiğini söyledi. Ceylan, “Elektrik üretimi zamanında kesilmiş olsaydı bu sorun yaşanmazdı. Sadece sulamaya yönelik olsaydı su yeterdi. Bu sene yağışsız, sürekli sulamaya dayalı bir yıl geçti. Elektriği her yerden bulabilirler ama su bulunmuyor. Bu kadar insanın yetiştirmiş olduğu ürün var. Devlet Su İşleri'nin, Tarım İl Müdürlüğü'nün bu konuda çözüm bulması gerekiyordu” dedi.
Bir haftadan beri suları kesik olan Avşar köyü tarafına 24 saatliğine su verildiğini belirten Ceylan, “Amerikalı, Alman tohumluk mısır firmaları bastırıyor, yoksa bize su vermezlerdi. Mısırı bir kez daha sulasak da olur sulamasak da olur ama fasulye, biber, domates, pancar öyle değil. Zaten bugüne kadar çiftçi bir şey alamadı. Fiyatlar çok düşüktü. Biberin toplama maliyeti kiloda 7 lira. Biberi çiftçi 5 liraya sattı. Toplama maliyetini bile karşılayamadı. Toplama haricindeki biberin dönüm maliyeti 50 bin lira. Millet bu zamana kadar bu 50 bin liranın 50 kuruşunu dahi alamadı. Hep borçla yaptı çiftçi, üstüne su kesilince millet ne yapacağını tamamen şaşırdı” diye konuştu.
Biber, domates, fasulyenin sulanmazsa tarlada yanacağını söyleyen Ceylan, “Şu andan itibaren yapacak hiçbir şey yok. İnegöl’de Babasultan Barajı'ndan alınabilirdi ama orada da tehlike çanları çalmaya başlamış. '25 günlük su kalmış' dediler. Haftaya yağış bekleniyor. Eğer yağışlar gelirse kurtarır. Çözüm yolu Allah’a kalmış” ifadelerini kullandı.
‘İMKANI OLAN SU BULACAK, OLMAYAN KADERİNE TERK EDECEK’
Yenişehir'de mısır ve ceviz üreticisi olan İrfan Altıntaş, 18 dönümlük mısır tarlası ve ceviz ağaçları için gerekli suyu bulamadığını belirtti. Sulama Birliği, su seviyesinin azaldığı yönünde uyarılar yapsa da çiftçiler tarladaki ürünlerin zarar görmemesi için suyu gereğinden fazla kullandı.
“Su ihtiyacı olmadan bile 'sular kesilecek' diye fazla su kullanıldı” diyen Altıntaş, geçen yıl yağmurların etkisiyle su sorunu yaşanmadığını, bu yıl kuraklık ve yetersiz yağışların çiftçileri zor durumda bıraktığını söyledi. Özellikle biber gibi çok suya ihtiyaç duyan ürünlerin zarar göreceğini belirten Altıntaş, “Fidesine dünya para veriyorlar biberin, ekiyorlar ama biber bitene kadar su istiyor. Onlar çok zararda bu sene. İnsanlar kendi imkanlarıyla sulama yolunu bulmaya çalışıyor. İmkânı olan su bulacak, olmayan kaderine terk edecek. Sadece Boğazköy Barajı'ndan sulayan dünya kadar yer var, onların ürünleri kuruyacak. Zaten ürün para da etmiyor. Hangi dala tutunsa elinde kalıyor çiftçinin” diye konuştu.
‘YENİŞEHİR ÇİFTÇİSİ BÜYÜK BİR TEHLİKE ALTINDA’
Yenişehir Çevre Platformu'ndan Erkan Erdem, bölgedeki tarım sektörünün yetersiz planlama ve yanlış su yönetimi politikaları nedeniyle zor bir dönemden geçtiğini belirtti. Biber, fasulye ve mısır gibi ürünlerin su ihtiyacının karşılanamadığını söyleyen Erdem, “Zaten maliyetin çok altında ürünlerini satmak zorunda olan üreticiler şimdi de ürünlerin tamamen kuruması riski ile karşı karşıya kaldılar. Kaderine terk edilen Yenişehir çiftçisi ve üreticileri ekonomik olarak büyük bir tehlike altında” dedi.
Barajdan elektrik üretimi için gereğinden fazla su salındığını belirten Erdem, “Kontrolsüz ve aşırı sulama, kaçak kullanım gibi yanlış uygulamaların da etkisi olmasına rağmen asıl sorun verimli bir 'Su Yönetim Planı'nın olmamasıdır. ‘Su artık bitti, başınızın çaresine bakın’ diyerek bu süreç yönetilemez. Planlama, denetleme, doğru kaynak yönetimi ve acil eylem planlarına ihtiyaç var” diye konuştu.
‘TEK ÇARE BOL YAĞMURUN YAĞMASI’
Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Sadi Aktaş, aşırı sıcaklardan dolayı fazla su kullanıldığını ve barajın elektrik üretimine geç kapatıldığını söyledi. “Nisan 30’da elektrik üretimine kapatsalardı suyumuz bitmemiş olacaktı. Mayıs 31’de kapattılar” diyen Aktaş, çözümün sadece yağışlar olduğunu belirtti: “Şu an itibariyle buna çözüm bulmak mümkün değil. İleriye dönük olarak 70-80 tane sondaj yapılıp, pompalarla havzaya su basılır, ancak böyle besleyebilir. Tek çaresi Mezitler, Uludağ tarafına bol yağmur yağacak, oradan kanallardan baraja su gelecek.”