Bölge halkı ÇED toplantısına katılmadı, protesto etti

Ayvacık’ta 40 bin dönümlük ruhsat alanını kapsayan ve Bakrom Madencilik'in hazırladığı “Jeotermal Kaynak Arama” projesi için düzenlenen ÇED toplantısı, bölge halkı katılmadığı için yapılamadı.

Google Haberlere Abone ol

Seçkin Sağlam

ÇANAKKALE - Ayvacık ilçesine bağlı Büyükhusun ve çevre köylerini kapsayan Yılsan Yatırım Holding bünyesindeki Bakrom Madencilik'in hazırladığı "Jeotermal Kaynak Arama" projesi için düzenlenen "ÇED Halkın Katılımı" toplantısı bölge halkı katılmadığı için yapılamadı. Toplantının düzenleneceği Büyükhusun Köyü Köy Kahvesi bahçesinde bir araya gelen bölge halkı ve çevre örgütleri, salona girmeyerek toplantının başladığı dakikalarda protestoya başladı. “Yöremizde jeotermal santral istemiyoruz” diyen bölge halkı, “Havamıza, suyumuza, toprağımıza sahip çıkacağız” ifadelerini kullandı.

'ŞİRKETİN KAR HIRSI MAHKEME KARARINI DİNLEMİYOR'

ÇED toplantısı için Büyükhusun Köyü’nde bulunan Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanvekili Mehmet Akbulut, daha önce şirketin aldığı “ÇED gerekli değildir” kararının mahkeme tarafından iptal edildiğini hatırlattı. Üç yıl önce mahkemenin iptal ettiği karara rağmen şirketin santral yapmakta ısrar ettiğini dile getiren Akbulut, “Üç yıl sonra aynı yerler için yeniden Çevre Etki Değerlendirme süreci başlatıldı. Şirketin kâr hırsı mahkeme kararına rağmen durmuyor” dedi.

.

'BÖLGEMİZİ ÇÜRÜK YUMURTA KOKUSU SARACAK'

Tuzla bölgesinde halihazırda çalışmakta olan 4 adet Jeotermal Enerji Santrali bulunurken, yenisi eklenecek santrallerin yer altı ve yer üstü sularına, özellikle de tarım alanlarına vereceği zararlar bölge halkının tepkisini çekiyor. Akbulut, jeotermal santrallerin çoğalması halinde, mevcut zararların daha da artacağını vurguladı.

Bölgenin birinci derecede geçim kaynağı olan zeytinin veriminin ve kalitesinin düşeceğini, zeytinliklerin kuruyacağını söyleyen Akbulut, “Jeotermal atık suları ile yöredeki dereler ve deniz kirlenecek, canlı yaşamı yok olacak. Jeotermal santrallerinden ve bacalardan salınan gazlar ile körfezin hava kalitesi bozulacak, bölge Jeotermal bulutları ile kirletilecek, vatandaş sağlık sorunları yaşayacak. Assos'un tepesine JES inşa edilirse, bölge turizmi olumsuz etkilenecek. Kurulacak JES’ler bölgemize geri dönüşü olmayan zararlar verecektir. Aydın’da olduğu gibi Edremit Körfezi'ni de çürük yumurta kokusu saracak” ifadelerini kullandı.

RUHSAT ALANI ASSOS ANTİK KENTİ SINIRINDA BULUNUYOR

Bakrom Madencilik tarafından hazırlanan “Jeotermal Kaynak Arama” projesi, Edremit Körfezi’nin kuzeyinde, Assos Antik Kenti ve Antik Limanı sınırına kadar uzanan 40 bin dönümlük ruhsat alanını kapsıyor. Söz konusu ruhsat alanı, 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planına göre tarım arazisi içinde yer almasının yanında, “Türkiye Turizm Stratejisi”ne göre ise sağlık ve jeotermal turizm gelişim alanı ve zeytin koridoru olarak belirlenen alanda bulunuyor.