Büyük Folkart yangını bize neler anlattı?

Evlerimizde güvende miyiz? sorusunun cevabı kolay; eğer evimiz depreme dayanıklı yapıldıysa veya sonradan güçlendirme yapıldıysa, güvendeyiz. Ayrıca binanın kontrolleri yapılıyorsa da güvendeyiz.

Google Haberlere Abone ol

Bahar Göçer*

Ülkede malum ekonomik kriz, adaletle ilgili sıkıntılar ve birçok başka dertlerimiz var, ancak eskiden evimize girip kapıyı kapattığımızda bir nebze olsun sorunları unutup, güvenli alanımızda kendimizi iyi hissediyorduk. Evlerimiz bizim için en huzurlu ve güvenli yerlerdi. Ancak son birkaç ayda evlerimizin bizim için en güvenli yerler olmadığını gördük. Depremin binaları yerle bir ettiğini yaşadık ve İzmir Narlıdere'deki Folkart sitesinde çıkan yangınla da ciddi yangın tehlikesine maruz kalabileceğimizi gördük. Üstelik Folkart sitesindeki dairelerin fiyatı 25-30 milyon civarında lüks akıllı evlerden oluşmakta. Bu derece pahalı binalar, yangında kolayca tutuşup söndürülmesi mümkün olmayacak büyük facialara neden olabiliyor.

Bu durumda soru şu: En pahalı evlerde bile bizim can güvenliğimiz yok mu ve bizler evlerimizde her daim tehlike altında mıyız? Dışarda, ayrı tehlike ve gerginlik, evde ayrı güvensiz durumlar. Böyle düşününce insan kendini cendere altında hissediyor. Ancak fikrimi peşinen söyleyeyim, evlerimizi güvenilir hale getirmemiz mümkün. En azından gelişmiş ülkelerde, yüksek katlı binalarda da yangın çıkıyor ve büyük vukuat olmadan söndürülüyor, deprem oluyor ve hiç can kaybı olmadan felaket atlatılıyor. Buradan bakınca sanırım sorunun cevabı belli gibi, bu sıkıntılar bizim gibi ülkelerde mevcut. Şunu da ekleyeyim, aslında çok büyük paralar harcanmadan, binalar depreme dayanıklı hale getirilebilir, yangının zarar vermesi engellenebilir.

Folkart Sitesi yangından sonra.

Folkart sitesindeki yangın akşam saatlerinde başlamış ve kontrol altına alınması 8 saat, tamamen söndürülmesi 12 saat sürmüştür. Yangın, cephe kaplamasında kullanılan kolay tutuşan tahta gibi malzemeler nedeniyle hızla diğer bölgelere yayılmıştır. Bu durum söndürme işlemini oldukça zorlaştırmıştır. Ayrıca yangın sırasında etkili olan rüzgar da yangının kontrol altına alınmasını güçleştirmiştir. Bölgede bulunan tuğlaların üzerinin tahta kaplı olduğu, iç mekanlarda eşyalar ve balkonlarda plastik saksılarda botanik bahçeler bulunduğu düşünüldüğünde, yangının söndürülmesi oldukça zorlu bir süreç olmuştur. Bu nedenle, olayın vahameti açıktır. Yangın konusunda uzman olmasak bile, bu durumun zorluklarını anlayabiliriz.

YANGIN ÖNCESİ ÖNLEMLER HAYATİ ÖNEMDE

Öncelikle, Folkart yangınıyla ilgili en sevindirici şey, can kaybının olmamasıdır. Böyle durumlarda en önemli şey, kimseye zarar gelmemesidir. Yangın gibi acil durumlarda iki temel önlem vardır: birincisi, yangının çıkmasını engellemek için alınacak önlemler; ikincisi ise, yangın çıktığında hızlıca müdahale ederek söndürmektir. Ne kadar önlem alırsak alalım, gözden kaçan ve istenmeyen kazalarla yangın çıkabilir. Bunun yüzde yüz önüne geçemeyiz, ama çıkan yangına hızlı müdahale edebiliriz; bu genel anlamda elimizdedir. Ayrıca, yangın, deprem gibi acil durumlarda doğru davranışlar sergilemek de önemlidir. Yangın esnasında doğru tahliye, söndürme müdahale ve deprem esnasında yapılması gerekenler, en az afetin oluşmasını engellemek kadar önemlidir. Çünkü afet ve tehlikeler her zaman önlenebilir değildir, ama meydana geldiğinde ne yapacağımızı bilmek de çok önemlidir. Folkart yangınında doğru zamanda tahliye edildiği için can kaybı olmamıştır.

Binaların inşa edilmesi sırasında itfaiyeden uygunluk raporu alınması zorunludur. İtfaiye, binaların dış cephe kaplamalarının yangına dayanıklı olması şartını arar. Bu şartlar uygun değilse, itfaiye binanın kullanımına izin vermez. İzmir itfaiyesi, bu konuda oldukça hassas bir yaklaşım sergilemektedir ve binaları detaylıca inceler. Ancak, Folkart yangını gibi bir durumda, binanın dış cephe kaplamasının kolayca alev alabilen bir malzemeden yapılmış olması şaşırtıcıdır. Yangının hızlı yayılmasının ana nedeni de zaten bu kaplama malzemesi olarak gösteriliyor. Geçmişte İzmir'de yaşanan bir otel yangını da benzer bir durumda gerçekleşmişti ve yangın kontrol altına alınamamıştı. Ancak, olayda kullanılan cephe kaplamasının kaçak olduğu ortaya çıkmış, itfaiye denetiminden sonra yapıldığı anlaşılmıştı. Folkart'taki durumda ise, bu cephe kaplamasını onaylayanlar kimler ve bu onaylar nasıl verildi?

YASA VE YÖNETMELİK VAR DENETİM YOK 

Başta soru sormuştuk ya bu evler gerçekten güvensiz mi diye. Aslında bizim öyle yasa ve yönetmeliklerimiz var ki, uygulasak bu ülkede kimsenin başına ne depremden ne yangından felaket gelmez. 

Yangınla ilgili yönetmelik, itfaiyenin yetki aldığı ve uyguladığı can kurtaran teknik dokümandır. Ancak, tek sorun, itfaiyenin bu yönetmeliği ilk oturma izninde veya ilk çalışma ruhsatı alırken uygulatmasıdır ve daha sonra itfaiye denetiminin olmamasıdır. Ben de bu izin alma süreçlerine dahil olduğum için, yangın konusunda yönetmelik maddelerinin nasıl uygulatıldığını ve isteklerin nasıl yerine getirildiğini biliyorum. Sonrasında, bazı ekipmanların yetkili kişilerce periyodik kontrol denetimleri yapılma zorunluluğu var. Bu kontrol ve denetimlerden bahsedeyim. Bu bilgiler, olası yangınları ve tehlikeleri önlemek için bina ve iş yerlerinizde uygulayabileceğiniz önlemler hakkında size yardımcı olabilir. Zira iş yerlerinin bir kısmında kontrol ve denetimler yapılsa da, binalarda neredeyse hiç uygulanmamaktadır.

Binaların yangın sistemleri yılda bir kez kontrol edilmek zorundadır. Duman detektörleri ve sirenler, yetkili kurumlar tarafından kontrol edilir. Yangın durumunda, bu detektörler dumanı algılar ve sirenler çalar. Ancak, bakım yapılmazsa bu detektörler bozulabilir. Sirenler çalmaya başladığında tahliye başlar ve binayı terk etmemiz gerektiği haberini bu sirenler söyler. Yangın dolapları ve varsa yağmurlama sistemleri, Çalışma Bakanlığı tarafından akredite edilmiş mühendis ve teknikerler tarafından kontrol edilmelidir. Yağmurlama sistemi içeride ısı arttığında otomatik olarak çalışır ve içeri yağmur yağar. Bol miktarda yağmur, yangını anında söndürme ihtimalini artırır. Dolaplar da, yangın anında hortumun su püskürtmesi için hazır olmalıdır. Bu iki sisteme de düzenli bakım yapılmalı ve her yıl periyodik kontrolleri gerçekleştirilmelidir. Ancak, lüks binalarda ve plazalarda yapılan kontrollerde, yangın sistemlerinin binanın görüntüsünün aksine, sorunlu ve çalışamaz durumda olduğu tespitlerine sıkça rastlanıyor. Genellikle kontrollerde, raporlar uygun olmuyor. Kontrol eden teknik eleman, her detektörü, dolapları, pompaları vb. tek tek kontrol ederek raporunu sunar.

Aldığımız bilgilere göre Folkart'ta yağmurlama sistemi çalışmamış. Muhtemelen yangın ilerlediği ve içeriye girilemediği için yangın dolapları kullanılamamıştır.

Diğer önemli bir ekipman da yangın tüpleridir. Yangın dolapları ve detektörler her binada olmak zorunda değil, ama yangın tüpleri her binada kolay ulaşılabilir yerlerde ve yeterli sayıda olmak zorundadır. Bu yangın tüplerinin de yılda bir kontrolü yaptırılmalıdır. Bence bu yangın tüpleri evlerde de zorunlu olmalıdır. Sonuçta evlerde de yangın çıkıyor ve müdahale gerekiyor. Bazı yabancı filmlerde evlerde yangın tüpü olduğunu görüyoruz, oldukça mantıklı bir tutum.

YANGIN MERDİVENİ, YANGIN TÜPÜ, TAHLİYE TATBİKATI OLMAZSA OLMAZ

Bir de her binanın varsa yangın merdivenlerine, yangın merdiveni yoksa normal merdivenlerine acil aydınlatma takılmalıdır. Bu şarjlı bir cihazdır ve elektrik kesildiğinde devreye girip ortalığı aydınlatır. Yangın vb. durumlarda da elektrik kesileceği için kaçış bu aydınlatmalar yardımı ile sağlanacaktır. Acil durumda asansörler de kullanılmaz ve asansör programlanarak bir kata gidip bekler.

Binalardaki her kontrol ve ekipmandan yöneticiler sorumludur, yangınla ilgili sistemi yönetmek onların görevidir. Yönetim yukarıdaki periyodik kontrolleri her yıl yaptırmakla sorumludur. Ayrıca elektrik topraklama kontrolü ve kaçak akım rölesi de binada her yıl kontrol edilmelidir. Elektrik de yangın çıkmasına neden olan sebeplerden biridir. Jeneratör ve trafolar da her yıl yetkili kişiler tarafından kontrol edilir. Elektrikle ilgili kontroller Çalışma Bakanlığından akredite olmuş teknik elemanlar tarafından yapılır. Bütün bunlar yönetmelik maddeleridir ve düzenli periyotlarla kontroller yetkili kişiler tarafından yapılmalıdır. Bu ayrıntıları yöneticilerden öğrenilebilir veya yapılmasını talep edebilirsiniz.

Tatbikatlar, yangın gibi acil durumların kontrol altına alınmasında önemli bir rol oynar. Yangın ilk anlarda müdahale edildiğinde kolayca söndürülebilir, bu nedenle zaman kaybetmeden müdahale etmek çok önemlidir. Bu amaçla apartmanlarda acil durumlar ve yangın için tatbikat yapılabilir. Bir eğitmen tarafından, güvenli bir alanda yangın yakılarak, yangın tüpü ile söndürme işlemi yapılabilir. İş yerlerinde, çalışanlarla birlikte yapılan bu yangın tatbikatı, binalarda yöneticilerin organizasyonu ile bina sakinlerince yapılabilir. Bu deneyimler, yangın çıktığında çok işe yarıyor ve yangına tüple anında müdahale edilerek yangın ilerlemeden söndürülüyor. Herkesin bu tüpleri kullanması ve her binada yangın tüplerinin olması gerekiyor.

Folkart’ta ölümün olmamasının tek sebebi binanın hızlı tahliye edilmesidir. Yangın tatbikatında tahliye, diğer bir önemli nokta. Burada da bina içinde tahliyeden sorumlu kişiler belirlenip, yangın ve benzeri acil durumlarda binanın tahliyesi için gerekli tatbikat ve denemeler yapılır. Bu işleri, teknik kişilerin yapması önemlidir. Bu konuda yapılacak en iyi şey, iş güvenliği uzmanından yardım almaktır. İş güvenliği uzmanları, ekipleri belirleme ve tatbikatlar konusunda neler yapılacağı konusunda yönlendirme yapabilir.

Bugüne kadar bir sürü lüks, konforlu, albenisi yüksek binalar gördüm. Hemen hiçbirinin de yangınla ilgili sistemleri doğru dürüst çalışmıyordu. Elektrikle ilgili periyodik kontroller yapılmamıştı çünkü bir sürü lüks ve şatafat için para harcayıp bu teknik konulara gelince para harcamıyorlar. Bazılarında dışarıya çıkacak acil çıkış kapıları yok, bazılarında yağmurlama sistemlerinin emniyeti çıkmamış, kiminde pompa çalışmıyor vb hayati önem taşıyan ekipmanlar uygun değil. Yaptığımız çalışmalarda gördüğümüz diğer bir olumsuz durum da, itfaiye raporu aldıktan sonra ekipmanları ve yapıyı kendi isteklerine ve taleplerine göre bina sahiplerinin değiştirmeleri. Yukarda da belirtiğim gibi itfaiye bu denetimlerini düzenli aralıklara yapsa bu değişiklikler yapılamaz ama itfaiyenin böyle bir yetkisi yok.

Başlarda sorduğumuz, "oturduğumuz evlerde güvende miyiz" sorusunun cevabı oldukça kolay; eğer evimiz depreme dayanıklı yapıldıysa veya sonradan güçlendirme yapıldıysa, güvendeyiz. Ayrıca binanın yukarda saydığımız kontrolleri düzenli olarak yapılıyorsa da güvendeyiz. Son olarak, acil durumda nasıl hareket edeceğimizi ve müdahale edeceğimizi bilirsek, evlerimizde güvende olmamamız için hiçbir sebep yok.

Yangın veya deprem gibi herhangi bir afet durumunda nasıl hareket edeceğimizi bilmek hayat kurtarıcıdır. Doğru müdahale tekniklerini bilmek için binaların acil durum planlarını hazırlamalıyız. Deneyimlemiş biri olarak söyleyebilirim ki, acil durumda nasıl davranacağımızı bilmek çok işe yarıyor. Bütün bunları yaparak huzurla evlerimizde yaşayabiliriz.

*A sınıfı İş Güvenliği Uzmanı