DUVAR - Anayasa Mahkemesi, Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay’ın avukatlarının ikinci başvurusunu 21 Aralık’ta görüşecek. Peki Can Atalay dosyasında bugüne kadar neler yaşandı.

Can Atalay, Gezi eylemleriyle ilgili dava kapsamında, 2019 yılında İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başladı. Atalay, 25 Nisan 2022’de ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçuna yardım" suçundan 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Ve o gün mahkeme tutuklama kararı da verdi. Can Atalay tutuklanarak Marmara Cezaevi’ne (eski adıyla Silivri) gönderilmişti.

Aynı duruşmada Osman Kavala ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı.  Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Emekçi’ye de 18 yıl hapis cezası verildi.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3'ncü Ceza Dairesi, 28 Aralık 2022'de Can Atalay'a verilen 18 yıl hapis cezası kararını onadı. 

14 MAYIS'TA HATAY'DAN MİLLETVEKİLİ SEÇİLDİ

Can Atalay, 14 Mayıs 2023 genel seçimlerinde yüzde 8,7 oyla Türkiye İşçi Partisi’nden Hatay milletvekili seçildi ve Meclis’e girmeye hak kazandı. 

Avukatları tahliye başvurusunda bulundu ancak Can Atalay serbest bırakılmadı. Milletvekili Atalay’ın fezlekesini avukatları aldı.

Temmuz 2023’te Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Gezi davası sanıkları hakkındaki mahkumiyet hükümlerinin onanmasını istedi.Tebliğnamede, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne karşı suçların yasama dokunulmazlığı kapsamı dışında olduğu savunularak durma kararı verilmemesi gerektiği iddia edildi. 

YARGITAY 28 EYLÜL'DE HAPİS CEZASINI ONADI

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 28 Eylül 2023’te Osman Kavala, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater Utku’ya verilen 18 yıl hapis cezasını onadı. Ali Hakan Altınay, Yiğit Ali Ekmekçi ve Mücella Yapıcı’ya verilen 18 yıl hapis cezalarını bozdu.  

Can Atalay’ın avukatları “yasama dokunulmazlığı” gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. 5 Ekim’de Anayasa Mahkemesi ikinci Bölümü, başvuruyu AYM Genel Kurul’una sevk etme kararı aldı. Kararda, “başvurunun niteliği itibarıyla Genel Kurul tarafından karara bağlanması gerekli görüldüğünden, AYM İç Tüzüğü’nün 28’inci maddesi uyarınca Genel Kurul’a sevkine karar verildi” denildi.

ANAYASA MAHKEMESİ 'HAK İHLALİ' KARARI VERDİ

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu başvuruyu 25 Ekim’de görüşerek karara bağladı. Yüksek mahkeme, “hak ihlali” kararı verdi. “Seçme ve seçilme hakkı”, “kişi güvenliği ve hürriyeti hakkı” yönlerinden hak ihlali olduğuna ilişkin karar, yargılamanın yapıldığı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Resmi Gazete’de yayımlananan gerekçeli kararda, Can Atalay’ın hakkının ihlal edildiği, yeniden yargılamanın yapılması gerektiği belirtildi. Can Atalay’a 50 bin TL tazminat ödenmesi gerektiği de vurgulandı.

İstanbul 13. Ceza Mahkemesi'nin AYM kararını uygulayarak Atalay'ı serbest bırakması beklenirken, yerel mahkeme dosyada karar verme yetkisinin Yargıtay'da olduğunu belirterek dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne gönderdi.

YARGITAY AYM'NİN İHLAL KARARINA UYMAYI REDDETTİ

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 8 Kasım'da Atalay’ın mahkumiyet kararını onayan kararın doğru olduğunu belirterek, AYM'nin ihlal kararına uymayı reddetti.

AYM'nin "Anayasa’yı ihlal ettiğini ve yetkisini aştığını" kaydeden Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Atalay hakkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.

Yargıtay 3. Dairesi ayrıca Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi için TBMM'ye bildirimde bulundu.

Atalay’ın avukatları 3. Ceza Dairesi’nin kararına itiraz etti. Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 20 Kasım’da itirazla ilgili “karar verilmesine yer olmadığına” hükmetti.

Atalay'ın avukatları AYM'ye ikinci kez başvurdu. Anayasa Mahkemesi
Genel Kurul’u ikinci başvuruyu 21 Aralık'ta görüşecek.