Cannes 2023: Dedikodular filmin önüne geçince…
76. Cannes Film Festivali'nin onur ödülüne layık görülen Michael Douglas ve festivalin bu yılki afişinin yüzü Catherine Deneuve'ün kırmızı halıda boy göstermesiyle festivale başlangıç yapıldı.
Ahmet Boyacıoğlu
Cannes Film Festivali’nin açılış filmleri genelde izleyicilerin aklında kalan başarılı yapımlar olmaz. Seçimde önemli olan filmin kalitesinden çok kırmızı halıda yürüyecek ünlülerin yüzleridir. Cezayir kökenli Fransız yönetmen, oyuncu ve senaryo yazarı Maiwenn’in yönettiği "Jeanne du Barry", konusundan çok yönetmen ve başrol oyuncusu Johhny Depp hakkında basında çıkan yazılarla gündemdeydi. Eski eşiyle mahkemelik olan ve son üç yıldır hiçbir filmde oynamayan Johhny Depp ile ünlü bir gazetecinin yüzüne tükürmesiyle gündem yaratan, ayrıca #MeToo karşıtı tavırları nedeniyle eleştirilen yönetmen bir araya gelince dedikodular filmin önüne geçiverdi. Aslında bu tartışmaların tam da festival yönetiminin aradığı cinsten olduğu söylenebilir.
Biz festivalin açılış törenine ve kırmızı halıya geri dönelim. Johnny Depp neredeyse kendine el sallayan tüm meraklılarla fotoğraf çektirdi ve imza dağıttı. Bir Hollywood yıldızı için çok sıra dışı bir durum. Normalde üç–dört koruma ile dolaşırlar ve yanlarına kimse yanaşamaz. Anlaşılan Johnny Depp’in bu aralar alçak gönüllü oyuncu görünümüne çok ihtiyacı var. Amerikan film endüstrisinin kara listeye aldığı sinemacılara hiç şans tanımadığı bir gerçek. Roman Polanski ve Woody Allen’ın hala ABD’de film çekemediğini düşününce Johnny Depp’in davranışını anlayışla karşılamak gerek. Bu arada festival yönetmeni Thierry Fremaux’nun Woody Allen’in Paris’te geçen son filmini de tartışmalara yol açmamak ve festivale zarar vermemek gerekçesiyle programa almadığı dedikodusu kulaktan kulağa dolaşıyor.
"Jeanne du Barry" filminin ekibi kırmızı halıda normalden daha uzun süre kalıp doğudan batıya, kuzeyden güneye, dört yönde sıralanmış yüzlerce fotoğrafçıya dakikalarca poz verdi. En önemlisi de buydu. Filme geri dönersek, bir proje olarak Fransız ve Amerikan sinemasının mutlu evliliğinden söz edilebilir. Johnny Depp, Fransız kralı 15. Louis’yi canlandırıyor. Şüphesiz Fransız tarihinin bu çok tanınan ismini bir Amerikalı oyuncunun canlandırması bazılarına garip gelebilir. Ancak artık filmlerin ortaklıklar sayesinde daha çok izleyiciye ulaştığı düşünülürse bu akıllıca bir seçim olmuş. Adını Fransa kralı 15. Louis’nin son metresi olan Jeanne du Barry’den alan filmin diğer rollerinde de Fransız sinemasının tanınmış oyuncuları var.
Festivalin onur ödülüne layık görülen Michael Douglas, şüphesiz kırmızı halının merakla beklenen bir diğer ismiydi. Ailesiyle birlikte birkaç poz fotoğraftan sonra merdivenlere yöneldi. Festivalin bu yılki afişinin yüzü Catherine Deneuve’ün de kırmızı halıda boy göstermesiyle festivale başarılı bir başlangıç yapıldı.
Tören başladı. İki şarkı ve sunucunun açılış konuşmasından sonra jüri takdim edildi. Jüri başkanı Ruben Östlund’un filmlerinden bölümler gösterildi. Politikacı konuşmaları yoktu. Bu yılın onur ödülünün sahibi Michael Douglas sahneye çağrıldı. Dünyanın birçok ülkesinde sanatçılık babadan çocuğa geçiyor. (Ülkemizde farklı bir durum var, politikacıların çocukları politikaya atılmaya çalışıyor, sonuç da pek iyi olmuyor.) Ünlü oyuncu Kirk Douglas’ın oğlu olan Michael Douglas, hem oyuncu hem de yapımcı olarak başarılı bir kariyere ve ödüllere sahip. Douglas kısa konuşmasını Fransızca bir cümleyle bitirdi ve Fransızları çok sevindirdi. Ödülü vermek üzere Catherine Deneuve sahneye çağrıldı. Arkasından Michael Douglas’tan festivalin açıldığını açıklaması istendi. Kırmızı halıda ünlülerin yürümesinden törenin sone ermesine kadar geçen zaman sadece 54 dakikaydı. Sade, temiz, sıkıcı olmayan bir tören izledik. Bizde olsa yirmi politikacı sahneye çıkıp kurdele keserlerdi, laf da uzardı.
Son olarak töreni sunan Chiara Mastroianni’nin Catherine Deneuve ve Marcello Mastroianni’nin kızı olduğunu da belirtelim.