Çavuşoğlu: Mısır'la diplomatik düzeyde temaslarımız başladı
Doğu Akdeniz'de deniz yetki alanları için Mısır'la müzakere edilebileceğini söyleyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Mısır'la 'diplomatik temasların başladığını' duyurdu. Çavuşoğlu, "Mısır ile hem istihbarat düzeyinde hem de dışişleri bakanlıkları düzeyinde temaslarımız var. Diplomatik düzeyde temaslarımız başladı" dedi.
DUVAR - Geçtiğimiz hafta Doğu Akdeniz'de deniz yetki alanları için Mısır'la müzakere edilebileceğini söyleyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye-Mısır ilişkilerinin yeniden tesis edilmesinin ilişkilerde 2013'ten bu yana süren kopukluk nedeniyle 'zaman aldığını ve her iki tarafın da normalleşme için herhangi bir ön koşul öne sürmediğini' belirterek, "Mısır ile hem istihbarat düzeyinde hem de dışişleri bakanlıkları düzeyinde temaslarımız var. Diplomatik düzeyde temaslarımız başladı" açıklamasını yaptı.
Çavuşoğlu, "Herhangi bir ön koşul Mısırlılardan gelmedi. Bizden de herhangi bir ön koşul şu anda gitmedi. Ama yıllarca bağlar kopuk olunca bir günde hiç bir şey olmamış gibi hareket etmek de o kadar kolay olmuyor. Yavaş yavaş görüşerek, bir yol haritası belirleyerek ve o konularda adım atarak oluşuyor. Yıllardır ister istemez bu kadar kopukluk olunca bir güven eksikliği de oluyor. Bu normal, iki tarafta da olabilir" ifadelerini kullandı.
'KATAR, SOMUT ADIM ATMAK İSTİYOR'
Çavuşoğlu, Doha’da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Katarlı mevkidaşı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman El Tani ile yaptığı görüşmelere de değindi. Üçlü istişare süreci başlatılmasının, Suriye meselesine nasıl katkı sunacağına ilişkin soru üzerine Çavuşoğlu, Katar'ın, son dönemde özellikle sahadaki insani durum karşısında daha somut adım atmak istediğine dikkati çekti: "Bu çalışma, Cenevre sürecine ya da İran'ın da içinde olduğu Astana sürecine ya da başka süreçlere, başka formattaki toplantılara alternatif değil, tamamlayıcı. Üç ülke olarak birlikte yapabileceğimiz şeyler var sahada, onun için bir araya geldik."
'HİÇBİR ZAMAN SUUDİ ARABİSTAN YÖNETİMİNİ SUÇLAMADIK'
Türkiye'nin Suudi Arabistan'la da ikili hiçbir problemi olmadığını, ilişkilerin gayet iyi olduğunu ama gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinden sonra onların bu konuyu ikili mesele haline getirdiğini ifade eden Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Halbuki bu ikili mesele değildi. Bu ölen bir kişi için adalet arayışıydı ve 'cinayeti işleyenler yargı önünde hesap versin, adalet yerini bulsun' dedik. Dinimiz de böyle söylüyor. Sonuçta onlar tarafından bir ikili mesele haline geldi bu konu. Biz hiçbir zaman Suudi Arabistan yönetimini de suçlamadık."
'ABU DABİ'DEN OLUMLU MESAJLAR GÖRÜYORUZ'
"Suudi Arabistan'la ilişkilerimizin düzelmemesi için sebep yok. Olumlu adım atarsa biz de atarız. Aynı şey Birleşik Arap Emirlikleri için de geçerli. İlişkilerimiz de gayet iyiydi" ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, "Son zamanlarda Abu Dabi'den daha olumlu mesajlar görüyoruz. Türkiye'ye yönelik olumsuz kampanyaların azaldığını görüyoruz" dedi.
'AFGANİSTAN GÖRÜŞMELERİ NİSAN AYINDA TÜRKİYE'DE YAPILACAK'
Çavuşoğlu, ABD'nin, Afganistan barış anlaşmasının sonuçlandırılması için Türkiye'nin bir toplantıya ev sahipliği yapması yönündeki önerisi göz önünde bulundurulduğunda, süreçte Türkiye'nin devreye girip girmediği şeklindeki soruya, "Türkiye zaten başından beri devrede. Bu imza törenine çağırılan az sayıda ülkeden bir tanesiydik ve Afganistan'da en önemli aktörlerden biriyiz" yanıtını verdi. Çavuşoğlu, toplantının ne zaman düzenleneceğine dair, "Nisan ayında yapmayı planlıyoruz. Tarihini, içeriğini konuşuyoruz. Böyle bir anlaşmada tabii, herkesin kolayca gelebilmesi için nerede olduğu normal şartlarda önemli değil ama, lojistik bakımdan sanki İstanbul daha kolay olacak gibi" bilgisini paylaştı.
'S-400 KONUSUNDA GİRİT MODELİ KONUŞULMADI'
Çavuşoğlu ABD yönetimiyle görüşmelere de değindi. Görüşmelerde S-400 konusunda 'Girit modelinin' konuşulmadığını aktardı. "Liderler düzeyinde bir görüşme tabii, liderlere bağlı. Onlar adına şu tarihte, bu tarihte olacak diye bir şey söylemem doğru olmaz ama uygun bir zamanda bu görüşmenin gerçekleşeceğini görüyoruz" diyen Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Biz herhangi bir modeli Amerikalılarla hiç konuşmadık. Telefonda bu tür meseleleri (konuşmak) doğru olmaz."
TÜRKİYE İLE MISIR İLİŞKİLERİ
Türkiye, Mısır'da Temmuz 2013'te Abdülfettah Sisi'nin Müslüman Kardeşler hareketi mensubu Muhammed Mursi'yi darbeyle devirmesine en sert ve en uzun tepki veren ülkeler arasında yer almıştı. Türkiye ve Mısır, darbeden sonraki süreçte diplomatik ilişkilerini ve temaslarını en alt düzeye indirmişlerdi.
Türkiye'nin darbeye karşı çıkması, Sisi'yi ağır dille eleştirmesi Mısır'ın yeni yönetiminin en büyük destekçileri olan Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) de tepkisine neden olmuş ve Ankara'nın bölgesel ilişkilerinde olumsuz sonuçlar doğurmuştu. Mısır'da 2013 yılında askeri darbenin ardından Rabia Meydanı'nda Mursi destekçileri oturma eylemi düzenlemiş, protestolarda onlarca kişi öldürülmüş ve daha sonra 700 kişinin yargılandığı davada 75 kişi hakkında idam cezası verilmişti.
Erdoğan darbenin ardından yaptığı açıklamada, "Mısır'da verdikleri oyun hesabını sormak isteyen binlerce masum katledildi" demiş, Sisi de Türkiye ile Mısır arasında yapılan anlaşmaların süresini uzatmayacağını duyurmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra, Arapça 'dört' anlamına gelen Rabia Meydanı'nı anmak için kullandığı el işaretini meydanlarda selamlama olarak kullanmaya başladı. (AA)