Celal Şengör: Tekrar ediyorum, madenciliği eleştirmek cehalettir

"Madenleri eleştirmek cehalettir" diyen Celal Şengör İliç faciasının ardından sözlerini bir kez daha tekrarladı. Şengör, Bu demek değil ki câhilane yöntemlerle yapılan madencilik eleştirilmesin" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Daha önce yaptığı bir açıklamada "madenleri eleştirmek cehalettir" diyen Celal Şengör'ün sözleri İliç faciasının ardından yeniden gündeme gelirken gazeteci Fatih Altaylı, Celal Şengör'ün İliç hakkındaki görüşlerini aktardı.

Fatih Altaylı, köşesinde Şengör'ün madencilik hakkında şu sözlerine yer verdi: "Tekrar edeyim: madenciliği eleştirmek cehalettir. Bu demek değildir ki, ahmakça, câhilane, zararlı yöntemlerle yapılan madencilik eleştirilmesin. Deniliyor ki, memleket sömürgeye döndü. Bunda madenciliğin değil, o memleketi yönetenlerin kabahati vardır."

"Celal Şengör, bir konferansta söylediği sözlerine daha önce defalarca açıklık getirmesine rağmen hâlâ saçma sapan bir şekilde kendisine yönelik bir karalama olarak kullanılmasına karşı, son bir kez yanıt verme ihtiyacı hissetti" diyen Altaylı'nın aktardığına göre, Şengör'ün açıklamasından ilgili bölümler şöyle:

'MADENCİLİĞİN DEĞİL, O MEMLEKETİ YÖNETENLERİN KABAHATİ VAR'

“İliç’te meydana gelen müessif maden kazası önemli maddî zararın yanında dokuz vatandaşımızın da hayatına mâl olmuştur. Bunun üzerine bazı kişiler bana hakarete varan mesajlar attılar. Benim dediklerimi ve yazdıklarımı yanlış anlamışlar.

Ben madenciliği eleştirmek cehalettir dedim. Aynı şeyi tekrar ediyorum. Bu beylerin üzerindeki pek çok mâmul, madenlerden çıkarılan metallerle yapılmıştır. Eskiden, milletin parası yeterken, tüm alyanslar altındandı. Uzaya giden peykler, uçan tayyareler, yüzen gemilerin çoğu madenlerden elde edilen hasatın eseridir. Onun için tekrar edeyim: madenciliği eleştirmek cehalettir. Bu demek değildir ki, ahmakça, câhilane, zararlı yöntemlerle yapılan madencilik eleştirilmesin. Deniliyor ki, memleket sömürgeye döndü. Bunda madenciliğin değil, o memleketi yönetenlerin kabahati vardır.

Atatürk Maden Tetkik ve Araştırma Enstitüsünü niçin kurmuştu? Kendi madenlerimizi akıllıca kendimiz çıkartalım diye. Sonra politikacılar Enstitüyü Genel Müdürlük yaptılar kendilerine sıkı sıkı bağlamak için. Halbuki Atatürk’ün enstitü planında eğitim ve yüksek öğretim vardı. Ama biz milletçe 73 yıldır Atatürk muhaliflerine oy vermekle meşgulüz. 

Ben bir bilim adamıyım. Madencilik hakkındaki yargılarım sadece Türkiye’ye mahsus değildir, tüm dünyayı ilgilendirir.

İnsanların aptallık, cehalet ve ahlâksızlıklarını madenciliğe yüklemeyelim. Madenciliği gazetelerden değil, bilimsel eserlerden öğrenelim. Sömürge olmak istemiyorsak aklımızı başımıza alalım, adam gibi bir eğitim sistemi geliştirelim, dünya bilimine entegre olalım. Unutmayalım, başımıza gelenler kendi eserlerimizdir! Meşhur sözdür: “Yemeyenin malını yerler”.

(HABER MERKEZİ)