Çevre Mühendisi Ağdacı: Sapanca Gölü'ndeki su şişeleme istasyonları kapatılmalı
Sakarya ve Kocaeli’nin içme suyu ihtiyacını karşılayan Sapanca Gölü’nü besleyen derelerin çoğu hazır su şirketleri tarafından ruhsatlanmış durumda. Sakarya Su ve Kanalizasyon İdaresi, Soğucak Yaylası’ndaki doğal su kaynağını da ihale yöntemiyle belirlenen şirkete aylık 10 bin lira karşılığında devredileceğini açıkladı.
Ogün Akkaya
KOCAELİ - Sapanca Gölü ve çevresi son zamanlarda kuraklık, çevre ve su kirliliği yanı sıra göle su taşıyan derelerin hazır su şirketleri tarafından ruhsatlandırılmasıyla da karşı karşıya. Sayısı 30’u bulan hazır su şirketlerine bir yenisi daha önümüzdeki günlerde eklenecek. Sakarya Su ve Kanalizasyon İdaresi, 2 Mart tarihinde gerçekleştireceği ihaleyle Soğucak Yaylası’nda bulunan doğal kaynak suyunu yıllık 120 bin 300 lira karşılığında on yıllığına kiraya vereceğini duyurdu.
"Sapanca Gölü’nün çevresi 24 mildir. Dört çevresinde kasaba gibi yetmiş altı köy vardır. Cümle halkı bu haliçin suyundan içtiklerinden yüzlerinin rengi kırmızıdır. Ürünleri çok ise de bağları yoktur. Bahçeleri hadden aşkındır. Bu gölün kenarında bir tür kavun ve karpuz olur ki, ancak ikisini bir eşek çekebilir” bu sözler Evliya Çelebi tarafından Seyahatname adlı eserinde yüzyıllar önce Sakarya’nın Sapanca ilçesi için söylenmiş. Şimdi ise durum çok daha farklı. Gölün çevresindeki hızlı betonlaşma, ormanlık alanların 2B arazisi kapsamına alınıp yüzde 20 imar izni verilmesiyle hız kazanmış durumda. Çevredeki ilçe belediyelerden bazılarının çöp dökmek için kullandığı yerlerden sızan kirli su, kuraklıkla mücadele eden Sapanca Gölü’ne karışıyor. Kocaeli ve Sakarya’da yer alan bazı firmalar ise içilebilir kalitedeki suyu sanayi tesislerinde kullanıyor. Sapanca Gölü’ndeki gelişmeleri yakından takip eden Yüksek Çevre Mühendisi Sait Ağdacı ile yaşanan son gelişmelere dair konuştuk.
‘SAPANCA'DAKİ DERELERİN NEREDEYSE HEPSİ BU FIRMALAR TARAFINDAN PARSELLENMİŞ DURUMDA’
Sapanca Gölü, Sakarya’nın yüzde 90, Kocaeli’nin ise yüzde 15 oranında içme suyu ihtiyacını karşılıyor. Bölgede gerçekleştirilen tarımsal ve endüstriyel sulamanın, göl suyu ile yapıldığını vurgulayan Sait Ağdacı, sulama işlemlerinde atık su tesisleri tarafından arıtılan suyun kullanılması gerektiğini belirtiyor. Normalde göle akması gereken suyun, firmalarca şişelere doldurulduğunu belirten Ağdacı, “Sapanca özelinde 30’dan fazla su şişeleme istasyonu bulunuyor. Sapanca’daki derelerin neredeyse hepsi bu firmalar tarafından parsellenmiş durumda. Günde 100 bin pet şişelik ruhsat alan su şirketleri, derelerin çeşitli yerlerine yerleştirdiği hortumlar aracılığıyla pet şişe sayısını 1 milyona kadar çıkarıyor. Zamanında dereden su içen Sapancalı şimdi şişeden su içiyor. Yerel yönetimler tarafından bu tesislerin çoğu kapatılarak, Sapanca Gölü’ne su akışının sağlanması gerekiyor” diye konuştu.
‘SAPANCA GÖLÜ, İZMİT KÖRFEZİNE DÖNÜŞECEK’
Bölge halkının geçtiğimiz yıl, binlerce ağacın kesileceği ve Sapanca Gölü’nün ekolojik dengesinin bozacağı gerekçesiyle karşı çıktığı ve mahkeme kararı ile iptal edilen teleferik projesini hatırlatan Ağdacı, yürütülen çevre mücadelesinin aynısının şimdi hazır su şirketlerine karşı yürütülmesi gerektiğini söylüyor. Bölgedeki yerel yönetimlerin acil olarak riskleri değerlendirmesi ve ortaya bir acil eylem planı çıkarması gerektiğini belirten Ağdacı, çok geç kalınmadığı sürece göl ve çevresinde yaşanan çevre sorunlarının çözülebileceğini belirtiyor. Aksi takdirde Sapanca Gölü’nün İzmit Körfezi’ne dönüşeceğini ifade eden Ağdacı, atılması gereken adımları şu şekilde sıralıyor: “Göl suyunun tarımsal ve endüstriyel amaçlı kullanması derhal kesilmeli. Sayısı 30’u bulan su şişeleme istasyonlarının büyük çoğunluğu kapatılarak, göle suyun ulaşması sağlanmalı. Bölge belediyeleri aracılığıyla depolama alanları tahsis edilmeli ve sadece buralara boşaltım yapılmalı.”