CHP’den Ulaştırma Bakanlığı, BTK ve İletişim Başkanlığı'na suç duyurusu
CHP, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun bant daraltılması kararı ile ilgili Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile birlikte ilgili yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulundu.
ANKARA - Cumhuriyet Halk Partisi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ile Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı hakkında sosyal ağlarda iletişimde bant daraltılması kararı hakkında suç duyurusunda bulundu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına verilen suç duyurusu dilekçesinde deprem felaketinin etkisini azaltmak için sosyal medya platformlarına oldukça ihtiyaç duyulan süreçte Twitter, Tiktok ve Ekşisözlük başta olmak üzere sosyal ağlarda erişime bant daraltması uygulandığı belirtildi, “Bu durum peşi sıra gelen deprem felaketlerine benzer bir yıkım etkisi meydana getirmiş, felaket mağdurlarına erişimi engellemiş vatandaş ile yardım faaliyeti gerçekleştirenler arasında sağlıklı bir iletişim kurulmasını engellenmiş ve hatta bu sebeple can kayıplarına sebep olmuştur” denildi.
Yapılan düzenlemenin bu süreçte iktidara yönelen tepkilerin duyulmaz ve görünmez kılınması amacı taşıdığı ileri sürülen dilekçede, iletişim özgürlüğünün dayanağı ulusal ve uluslararası yasalar hatırlatıldı. Dilekçede, “İçerisinde bulunduğumuz olağanüstü durumlarda iletişimin kısıtlanması bir kenara etkin ve yaygın bir şekilde kullanımı için devletin tüm makam ve mekanizmalarının seferber edilmesi gerekirken bu durumun aksine sorumlu kurumlarca hareket edilmiş ve akabinde deprem mağdurlarının kamu hizmetlerinden yararlanma hakkı engellenmiştir. Bu durumun, can kaybına neden olduğu, kişilerin sağlık durumunun kötüleşmesine sebebiyet verdiği süreç bir bütün olarak düşünüldüğünde illiyet bağı kurmaya müsaittir” denildi.
BANT DARALTMA ERDOĞAN’IN ZİYARETİ SIRASINDA UYGULANDI
“Dezenformasyonun engellenmesi bahanesiyle tedbir adı altında daraltma gibi art niyetli engeller siyasi mahiyette olup bu durumun mağduriyet içindeki halka izahı mümkün değildir. Deprem felaketinin durumu düşünüldüğünde bu fiiller ayrıca suç teşkil etmektedir” değerlendirilmesi yapılan suç duyurusunda erişime engellemenin Cumhurbaşkanının deprem bölgesi ziyareti sırasında olduğuna da dikkat çekildi. Dilekçede, “Bant daraltma faaliyetinin R. Tayyip Erdoğan'ın bölgeyi ziyaret ettiği anlara denk getirilmesi; hükûmete, deprem sonrası gerekli tedbirleri alamamış olması nedeniyle yönelecek eleştirilerin görünürlüğünü azaltmak amacı taşıdığı aşikardır” değerlendirmesi yapıldı.
GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU, SORUŞTURMA AÇILSIN
Depremin ardından haberleşmenin engellenmesinin kimi kamu görevlisi veya personel için “görevi kötüye kullanma suçu” oluşturduğu belirtilen suç duyurusunda Ulaştırma Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un paylaşımları örnek gösterildi, “Depremin akabinde takip eden kritik 72 saat içerisinde gerçekleşen bu durumun sonuçları can kayıplarının artmasına, yardımların bölgeye ulaşmasının gecikmesine ve kamuoyunda infiale sebep olmuştur. Olayın toplumsal boyutu, Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet imajı ve durumun vahameti gözetilerek ilgililer hakkında gerekli soruşturmanın usulünce yapılmasını, cezalandırılmaları için kamu davası açılmak üzere iddianame düzenlenmesini dilerim” denildi. (DUVAR)