CHP'i Fahri Özkan: Vahşi madenciliğin son örneği

CHP Milletvekili Fahri Özkan, Kırklareli'nde 18,2 hektarlık alanda altın ve gümüş madeni için ‘ÇED gerekli değildir' kararı’ verilmesini Meclis gündemine taşıdı.

Fotoğraf: Arşiv
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP Kırklareli Milletvekili Fahri Özkan, Kırklareli‘nin Korfaz ilçesine bağlı Kula köyünde 18,2 hektarlık alanda altın ve gümüş madeni için ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir Kararı’ verilmesini TBMM’ye taşıdı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’nin yanıtlaması isteğiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi veren Özkan, "Ülkemizin yer altı ve yer üstü kaynakları talan ediliyor. Bölge halkının ve STK’ların tüm itirazlarına rağmen verilen bu karar da son yıllarda ülkemizde artarak devam eden vahşi madenciliğin son örneğidir" dedi.

Özkan, "Bu karar ile telafisi mümkün olmayacak çevresel zararların ortaya çıkacağı, maden sahasında  açılacak yollar, inşa edilecek tesisler, milyonlarca ton hafriyat, patlatmalar, kesilecek ve tahrip edilecek ormanlar nedeniyle  yer altı ve yerüstü sularının kirlenmesine, doğal yaşamın yok olmasına yol açarak bölgede telafisi mümkün olmayacak çevre felaketlerinin yaşanmasına neden olacaktır" ifadelerini kullandı.

Projenin sahibi Koza Altın İşletmeleri A.Ş.‘nin Kırklareli’nde daha önce de aynı bölgede, aynı amaçla planladığı proje için 2015’te 'ÇED gerekli' kararı verilmesine rağmen, aradan geçen dokuz yıl sonunda hiçbir değişiklik olmamasına rağmen 'ÇED gerekli değildir' kararı verilmesinin nedenlerini soran Özkan, 25 hektar ve üzeri için ÇED raporu gerekli olması nedeniyle, maden ruhsatı sahibi şirketin maden arama izni aldığı alanın büyüklüğü, ÇED raporuna gerek duyulmaması için şimdilik 18,2 hektarla sınırlı tutulduğu, ancak İliç’te olduğu gibi maden üretimi başladıktan sonra üretim alanının genişletileceği  iddialarının araştırılması gerektiğini belirterek, "Bu durumun takipçisi olacağız" dedi.

'ORMANCILIK FAALİYETLERİNİ VE BUNA BAĞLI ÜRETİMİ BİTİRECEK'

Bölge halkının ve STK’ların tüm itirazları, ÇED Yönetmeliği’nin 17. maddesinin 2. fıkrası kapsamında, verilen ruhsatın  hukuka aykırılığının alenen belli olmasına rağmen bu firmaya ve bu projeye tanınan bu imtiyazın nedenini soran Özkan, "Verilen onay ile bölgede  binlerce ağaç kesilecek, doğal yaşamı yok  edilecek ve  çıkacak  binlerce tonluk atık  bölgedeki ekosistemin tahrip edilmesine yol açacak, maden sahasının faaliyete geçmesi, bölgede ormancılık faaliyetlerini ve buna bağlı olan üretimi bitirecektir" dedi.

Kısa bir süre önce yaşadığımız Soma ve İliç maden facialarının sonuçları ortadayken, sadece 3 yıl üretim yapmak için 2000’e yakın kayın ve meşe ağacının kesilerek, tarımın, arıcılığın bitirilerek yaşam alanlarının yok edilmesi karşılığında elde edilecek karın ne kadar olacağını soran Özkan, "Elde edilen kar ile bir tek meşe ağacının bir tek bal arısının geri getirilmesi mümkün müdür?" diye sordu.