CHP'li Altay: Damat böyle diye diye gitti, darısı Erdoğan'ın başına

CHP'li Engin Altay "Milletin sırtında bir kambur var ama enflasyondan önce ve daha büyük bir kambur var; o kamburun adı Erdoğan" dedi ve Erdoğan'ın, damadı Berat Albayrak'ın yolunda olduğunu söyledi.

Engin Altay, Kınalı Malkara arasındaki otoyol ihalesinin belgesini gösterdi.
Google Haberlere Abone ol

ANKARA - CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayip Erdoğan’ın enflasyonu “kambur” olarak nitelemesini eleştirdi, “Erdoğan enflasyon için sürekli yeni tanım buluyor. ‘Köpük’ dedi, ‘müsilaj’ dedi, şimdi ‘kambur’ diyor. Milletin sırtında bir kambur var ama enflasyondan önce ve daha büyük bir kambur var; o kamburun adı Recep Tayyip Erdoğan. Kambur sensin Erdoğan, milletin sırtından in. Sen inersen enflasyon kambur olmaktan çıkar” dedi.

Altay "Damattan alıntı yapmaya başladı. Şöyle bir laf etmiş: ‘Her yeni ay bir öncekinden iyi olacak.’ Bunu damat yapardı hatırlarsanız. Damat böyle diye diye gitti; darısı Erdoğan'ın başına" ifadelerini de kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi. Altay özetle şunları söyledi:

MİLLETİN SIRTINDAKİ KAMBUR: Cumhuriyet tarihi rekoru: Ocak ayında dış ticaret açığı 10,4 milyar dolar. Hava atıp, caka satıyorlar. Arkadaşlar inceledi, bulamadılar böyle bir rakam; dış ticaret hacminin 1 ayda 10 milyar dolar olduğu bir rakam, bir örnek tarihimizde yok. Ve enflasyona ‘köpük’ dedi, ‘müsilaj’ dedi, şimdi kambur oldu enflasyon. Bir kambur var, milletin sırtında bir kambur var ama enflasyondan önce ve daha büyük bir kambur var; o kamburun adı Recep Tayyip Erdoğan. Kambur sensin Erdoğan, milletin sırtından in. Sen inersen enflasyon kambur olmaktan çıkar.

ERDOĞAN DAMADIN YOLUNDAN GİDİYOR: TÜİK yeni başkanı yarın enflasyon açıklayacak. İstanbul Ticaret Odası yüzde 50 olarak açıkladı. Bakalım TÜİK yarın sarayın enflasyonunu mu açıklayacak, yoksa sokağın enflasyonunu mu? Yalnız Erdoğan yeni bir huy edindi. Damattan alıntı yapmaya başladı. Şöyle bir laf etmiş: ‘Her yeni ay bir öncekinden iyi olacak.’ Bunu damat yapardı hatırlarsanız. Damat böyle diye diye gitti; darısı Erdoğan'ın başına.

KINALI-MALKARA İÇİN İHALE YAPMAYIN İMZASI: Erdoğan bir şeyi anlamamış; Sayın Genel Başkan da, biz de şunu demedik ki: Sen ihaleye imza atıyorsun demedik Erdoğan. Sen ihaleye imza atmıyorsun, ihalesiz iş yapın diye imza atıyorsun. İşte belge… Erdoğan imzasıdır; bu da sayısı, tarihi, numarası. Bu ne diyor biliyor musunuz? Bu, ihalesiz iş yapın diye imza atan Erdoğan diyor ki; bak artık ihale de yapılmıyor, ihale de yok. Güzel bir proje var: Malkara, Savaştepe'ye kadar giden Malkara, Çanakkale, boğaz köprüsü dahil... Köprü bölümü mavi, bu ihaleli bir iş, yapılıyor. Şimdi Erdoğan diyor ki ‘Kınalı-Tekirdağ bu otoyolu da, otobanı da inşallah bununla birlikte yapımını planlıyoruz. Bugün bunun görüşmelerini yaptık.’ Beyefendi birileriyle oturmuş, görüşmelerini yapmış. Kınalı Malkara arasını, ihalesiz şekilde, köprü ihalesini alan firmaya vermişler. Bu yazıda da bu imzada da diyor: ‘İşte bunu müzakere ederek mutabakatın sağlanmasına müteakip gerekli sözleşme değişikliği yapın’ diyor. ‘Müzakere edin, mutabakat sağlayın, sözleşmeyi imzalayın’ diyor. İmza Recep Tayyip Erdoğan. Neresi için? Kınalı-Malkara, ihale yok. 21/B bile yok, davet yok; müzakereyle uzattım. Kaç liradan? Şuradan. Al, bu da benden olsun, şu kadar da fazla olsun. Burada herkesin hırsızlık aramasından doğal bir şey olamaz değerli arkadaşlar. Erdoğan'a söylüyoruz; ‘ihaleye imza atıyorsun’ denmedi sana, ihalesiz iş yapın diye imza atıyorsun. 21/B'den isim vererek ‘bu ihaleyi Ahmet'e verin’ diye imza atıyorsun. Atma bu imzaları, bunlar yarın senin canını yakar, seni üzer bu işler. Bu devran hep böyle gitmez. Devletin böyle açık seçik soyulmasına çok da tahammül edemeyiz.

BAKANLAR MOBESE İZLEMEYE GİTMİŞ: Bu MOBESE meselesi Watergate skandalından az ve aşağı değildir. Neden? Dokunamazsın, takip edemezsin, telefonumu dinleyemezsin, MOBESE ile beni gözleyemezsin. Bunları yaparsan, bunun hesabını er geç verirsin; ahirete kalmaz bu hesap. Anayasa çiğnendi, bir suç işlendi ve bu işler İçişleri Bakanı eliyle yapıldı. Şimdi anlıyoruz ki İçişleri Bakanı ile Ulaştırma Bakanı İstanbul'a Ekrem İmamoğlu'nun MOBESE görüntülerini seyretmeye gitmişler. Ekrem İmamoğlu'nun özel hayatının gizliliği ilkesi devlet eliyle çiğnenmiştir. Ekrem İmamoğlu kimdir? Önce bir aile reisidir, önce bir babadır, önce bir eştir; sonra aldığı yetkiyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'dır. Sen bunun özel hayatına kafanı eğip kameradan bakamazsın Erdoğan. Soylu, bakamazsınız; sana boşuna suç işleri bakanlığı denmiyor bakanlığının adına.

TBMM SINAV VERECEK: TBMM bugün bir sınav verecek. TBMM, hukuk dışılığa, ahlaksızlığa ve çürümeye ‘evet’ ya da ‘hayır’ diyecek. Bu hukuk dışı, bu Anayasa dışı işi TBMM’ye getiriyoruz, genel görüşme talep edeceğiz. Bakalım milletimizin temsilcileri nasıl bir karar verecekler, hep birlikte göreceğiz. Herkesin MOBESE skandalıyla ilgili TBMM’deki görüşmeleri izlemesini bekliyorum.

YAŞAM TARZINA MÜDAHALE: Erdoğan ayıp etmeye devam ediyor; siyasette gerginleşme, kutuplaşma, kışkırtma konusunda çok mahir. Bu ara kutuplaşmayı biraz bıraktı, kışkırtmakla çok uğraşıyor. İnsanların lokantaya gitmelerine yeni bir yaklaşım getirmiş. Ben de Erdoğan'a diyorum ki: Bu ayıptır, bu gayri ahlakidir; insanlar lokantaya ne için giderse gider. İsteyen içer, isteyen içmez. İsteyen şerbet içer, isteyen şarap içer, seni ilgilendirmez. Yaşam tarzına müdahale diyorsun, yaşam tarzı siyaseti yapıyorsun. Bu memleketi teröristler bölemez, dış güçler bölemez ama bu memleketi yaşam tarzı siyaseti, inanç aidiyeti siyaseti, etnik aidiyet siyaseti böler Erdoğan. Bu memleketi bölme kardeşim! Sana ne? Kaldı ki o lokantaya sen ta 2008'de gitmişsin ailenle. Afiyet olsun, ne yediysen yedin, ne içtiysen içtin...

İSTANBUL’A İHANET EDEN ERDOĞAN: Korkunun ecele faydası yok. Millet sana İstanbul'da attığı şamarı Türkiye genelinde ilk seçimlerde atacak. Özel hayatının gizliliği devlet eliyle ihlal edilmiş ve servis edilmiş, devlet susuyor. Ekremfobik olmuş bunlar. Yani bir CHP paranoyası, bir Kılıçdaroğlu paranoyası var, bir de Ekrem paranoyaları var. Ekremfobik bunların alayı ama bu paranoyaların size hiçbir faydası olmayacak. (DUVAR)