CHP’nin kampı başladı: 248 belediye başkanı Van’da
CHP’nin üç gün sürecek belediye başkanları çalıştayı Van’da başladı. 248 belediye başkanı gün boyunca sokakta Vanlılarla biraraya gelecek.
VAN- CHP’nin ‘Belediye Başkanları Çalıştayı’ Van’da başladı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında organize edilen çalıştaya 11’i büyükşehir belediye başkanı olmak üzere 248 il-ilçe belediye başkanı katılıyor. “Geliyor Gelmekte Olan” ve “Bizim Belediye Başkanları Van’da” sloganlarıyla düzenlenen çalıştayın ana gündem maddesi ise yaklaşan genel seçimler olarak belirlendi.
27-29 Mayıs tarihlerinde düzenlenecek olan çalıştayın ilk günü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in aralarında olduğu belediye başkanları Van’ın tüm ilçelerini gruplar halinde sokak sokak gezecek, esnafın ve seçmenin nabzını tutacak. Vanlıların yaşadıkları sorunları birinci ağızdan dinlemeyi hedefleyen belediye başkanları partilerinin ve kendilerinin çalışmalarını da yine birinci ağızdan anlatacak.
BELEDİYE BAŞKANLARI VAN’IN İLÇELERİNE DE GİDECEK
CHP’li belediye başkanları gruplar halinde Van merkez ve ilçelerinde saha çalışmaları yapacak. Kentin merkez ilçesi konumunda olan İpekyolu, belediye başkanlarının sahada en çok olacağı yer olarak belirlendi. Buna göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın aralarında olduğu 77 belediye başkanı İpekyolu’nda sokakta olacak.
Van’ın ilçeleri Bahçesaray, Gevaş, Muradiye, Özalp ve Çaldıran’da 6, Çatak’ta 5, Başkale’de 9, Gürpınar’da 10, Tuşba’da 23, Erciş’te 25 ve Edremit’te 26 belediye başkanı bulunacak.
ÇALIŞTAYIN DÜZENLENECEĞİ OTELİN ÖNÜNE AK PARTİ BAYRAKLARI ASILDI, TEPKİ ARDINDAN İNDİRİLDİ
Çalıştayın düzenleneceği otelin önüne gece saatlerinde AK Parti bayrakları asıldı. Yol boyunca direklere asılan bayraklar tepkilere neden olurken ilerleyen saatlerde otelin önündeki bayraklar kaldırıldı. CHP Van İl Başkanı Seracettin Bedirhanoğlu, yaşananlara tepki göstererek, “Siyasette nezaket önemlidir. Bugüne kadar hep saygı çerçevesinde hareket ettik, hep iyi niyetli tavır sergiledik. Partimizin toplantı yapacağı otelin önüne AKP bayraklarının asılmak istenmesi provokasyon değil de nedir? Ne yapmak istiyorsunuz? Yakışıyor mu hiç? Nezaket lütfen” dedi.
‘MİLLİ İRADENİN ATANMIŞ KAYYUMLARA TESLİM EDİLDİĞİ DÜZENİ REDDEDİYORUZ’
Çalıştayın start'ı toplantıların da yapılacağı Van’daki bir otelde, CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun tarafından verildi. Çalıştayın içeriğinden bahseden CHP’li Torun, oy oranlarının düşük olduğu Van’dan hem milletvekili çıkaracaklarını hem de yerel seçimlerde başarı elde edeceklerini söyledi. Van’ın tüm ilçelerini ziyaret edeceklerini belirten CHP’li Torun bu süreçte iktidar kanadından provokasyonla karşılaştıklarını ifade etti.
Van Büyükşehir Belediyesi’nin kayyımla yönetildiğini, CHP olarak bu uygulamaya son vereceklerini söyleyen Torun, “Biz milli iradenin, atanmış kayyumlara teslim edildiği bir düzeni kabul etmiyoruz. Biz, seçime girmenin serbest, kazanmanın ise yasak olduğu bir anlayışı reddediyoruz” dedi.
Torun’un açıklamaları şöyle sürdü:
SORUMLULUĞU KENDİMİZDE GÖRÜYORUZ: Van, parti olarak düşük oy aldığımız illerimizden biri. Burada milletvekilimiz ve belediyemiz bulunmuyor. Ama biz sorumluluğu vatandaşta değil, kendimizde görüyoruz. Bu tabloyu değiştirmek için de samimiyetle çalışıyoruz. İnanıyoruz ki; kendimizi daha iyi anlatarak, Van’dan hem milletvekili çıkaracak hem de yerel seçimlerde başarıya ulaşacağız. Çalıştayımız yarın Genel Başkanımızın açılış konuşmasıyla başlayacak. Ardından düzenleyeceğimiz toplantıların ana gündemini ise yaklaşan seçimler oluşturacak. İlk olarak Genel Merkezimizin seçim hazırlıklarını belediye başkanlarımıza anlatacağız. Ardından ise belediye başkanlarımızın görüş ve önerileri alacağız.
Ayrıca, alanında uzman isimlerin, değerlendirmelerini de dinleme fırsatı bulacağız. Yerel seçimlerin üzerinden 3 yıl geçti.
Toplantımızda, belediyelerimizin 3 yıllık hizmetlerini ve önümüzdeki 2 yılda yapılması gerekenleri de ele alacağız.
İnanıyoruz ki, yereldeki başarılı hizmetlerimiz, iktidarın kapısının açılmasında da anahtar olacaktır. Bu toplantıdaki amacımız da belediyelerimize katkıda bulunmak ve seçime giden süreçte ortak aklı hep birlikte ortaya koymaktır.
İKTİDAR BİZİ TAHRİK ETMEYE ÇALIŞTI: Bu toplantımızı Van’da yapacağımızı açıkladıktan bu yana, Van halkının büyük teveccühü ile karşılaştık. Ancak ne yazık ki iktidar cenahında da büyük bir rahatsızlık oluştuğunu görüyoruz. Önce, çalıştayımızın tanıtımı için ana caddelerdeki billboard anlaşmalarımız iptal edildi. Ayrıca bazı bölgelerdeki afişlerimiz sökülmeye çalışıldı. Ardından dün gece, toplantı otelimizin önünde, siyasi ahlakla bağdaşmayan bir provokasyonla karşılaştık. İktidar partisi mensupları, otelimizin önüne parti bayrakları asarak, bizleri tahrik etmeye çalıştı. Ancak, partililerimizin sağduyusuyla bu provokasyonu boşa çıkardık. Sadece bir şey söylemek isterim. Tek başına bu durum bile, iktidarın artık ne kadar aciz, ne kadar çaresiz olduğunu görmek açısından yeterlidir. Bu tahriklerin, bu baskıların hiçbiri, bizi asla yolumuzdan çeviremeyecektir.
İKTİDAR MASA BAŞI OPERASYONLARDAN MEDET UMUYOR: Ülke olarak, siyasi ve ekonomik açıdan, Cumhuriyet tarihinin en zor süreçlerinden birini yaşıyoruz. Derin yoksulluk ve adaletsizlik, ülkemizin her köşesini sarmış durumda. Artık vatandaşın değil, sadece kendi çevresinin çıkarlarını düşünen bu iktidardan, bu ülkeye fayda gelmeyeceği açıktır. Ve artık milletimiz de kendisine sırtını dönenlerden desteğini çekmiştir. Ancak ne yazık ki vaktinin dolduğunu gören iktidar, milletin sesine kulak vermeyi değil, koltukta kalmak için baskı kurmayı seçmiştir. Öyle ki; seçilmiş belediyelerimizin üzerindeki baskılar da her geçen gün artmaktadır. İktidar, sandıkta yenemediği belediye başkanlarımızı karalamak için, masa başı operasyonlardan medet umar hale gelmiştir.
FETÖ TAKTİKLERİYLE SİYASİ CELLATLIK YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR: Torba yasalarla, kararnamelerle, belediyelerimizin yetki ve gelirlerini ellerinden alıyorlar. Belediyelerimizin hakkı olan kaynakları, sırf muhalefet belediyesi diye kesiyorlar. Yetmiyor, tetikçi müfettişleri, her gün belediyelerimize gönderiyorlar. Talimat vererek, “gidin belediyelerde suç bulun, bulamıyorsanız uydurun” diyorlar. Masa başı operasyonlarla kumpas kuruyorlar. Son dönemden sadece birkaç örnek verecek olursak; Seçilmiş Ceyhan Belediye Başkanımızın, tutuklanmasına neden olan ses kaydının, yazıya dökülürken değiştirildiği ortaya çıktı. Bu hukuksuzluk, mahkemede ispat edildi. FETÖ’cüleri temizliyoruz diyorlar ama FETÖ taktikleriyle siyasi cellatlık yapmaya devam ediyorlar. Kadıköy’de, belediye yönetimiyle ilgisi olmayan, bazı görevliler hakkındaki CİMER şikâyetleri üzerinden soruşturma açıyorlar. Sonra çıkıp, sanki belediyede operasyon var gibi propaganda yapıyorlar. Maltepe’de, 2018’de takipsizlik verilen bir dosyayı yeniden açarak, karalama kampanyası yürütüyorlar. Bodrum Belediyemizden evrak istemek için, 50 polisle baskın yaptırıyorlar.
SİZİ KORKUTMAYA DEVAM EDECEĞİZ: 2019 yerel seçimlerinden bu yana bizim belediyelerimiz, iktidarın vermediği hizmetleri, halkımıza ulaştırmıştır. Bizim belediyelerimiz, sosyal devlet anlayışını terk eden iktidara, sosyal belediyeciliğin dersini vermiştir. Pandemi sürecinde, ekonomik buhranda, doğal afetlerde… Halkımız iktidarın değil, belediyelerimizin desteğini yanında bulmuştur. Vatandaşlarımızın belediyelerimize olan güveni her geçen gün daha da artmaktadır. İşte saray ahalisinin korkusunun asıl nedeni budur. Buradan iktidar sahiplerine söylüyorum: Biz sizi korkutmaya devam edeceğiz. İktidarın, belediyelerimize yönelik baskıları önümüzdeki süreçte daha da artırmak için hazırlık yaptığını da gayet biliyoruz.
MİLLET İRADESİNİN KAYYUMA TESLİM EDİLDİĞİ DÜZENİ KABUL ETMİYORUZ: Yerel yönetimler demokrasinin ana unsurlarıdır. Van Büyükşehir Belediyesi, yaklaşık 3 yıldır, iktidarın atadığı kayyumlar tarafından yönetiliyor. Hatta 12 Mayıs’taki kararname ile mevcut kayyuma da kayyum atanmış durumda. Açıkça söylemek isterim ki; biz milli iradenin, atanmış kayyumlara teslim edildiği bir düzeni kabul etmiyoruz. Biz, seçime girmenin serbest, kazanmanın ise yasak olduğu bir anlayışı reddediyoruz. Seçime katılmasında sakınca görülmeyen adayların, seçimi kazandıktan hemen sonra, haklarında bir yargı kararı dahi olmadan görevden alınmaları, millet iradesine darbe vurmaktır. Bu konuda tavrımız çok nettir. Bizim iktidarımızda; Seçimle gelenin seçimle gitmesi güvence altına alınacak, seçme ve seçilme hakkını yok sayan kayyum uygulamalarına son verilecektir. Seçilmiş yöneticiler yargı kararı olmadıkça görevden uzaklaştırılamayacaktır. Bir belediye başkanı görevden uzaklaştırılmışsa, yeni başkan, belediye meclisi tarafından seçilecektir. İnşallah ilk seçimlerin ardından, yönetimdeki bu anlayışın tüm hukuksuz politikalarına son vereceğiz. Memleketin her bir köşesine, adaleti, huzuru, barışı ve bereketi hep birlikte getireceğiz.
TORUN’A 'KÜRT SORUNU' VE ANADİL SORULARI
CHP’li Torun açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kürt seçmenin kalelerinden birinde olduğu hatırlatılan Torun’a "Kürt seçmenin CHP’den duymak istediği vaatler var. CHP Kürt sorununun çözümüyle ilgili sözünüz olacak mı?” sorusu yöneltildi. Torun bu soruya, “Bu ülkede hep birlikte yaşıyoruz. Biz barışmak zorundayız. Biz helalleşmek bir arada olmak zorundayız. Elbette geçmişte yaşanmış belli acılar olabilir. Eksiklikler, hatalar olabilir. Ama bir arada yaşamanın, birlikte üretmenin, adalet kavramının çabası içerisinde olacağız. Demokrasi ve adaleti, özgürlüğü egemen kılacağız. Ve başaramayacağımız hiçbir şey yok” ifadeleriyle yanıt verdi.
“CHP anadilde eğitimin siyasal zeminde tanınması anlamında yapacağı bir şey var mı?” Sorusuna ise torun, “İnsanlar dilini özgürce söylemeli, türkülerini, şarkılarını özgürce söylemeli. Eğitimde tabii ki buna paralel bir şekilde değerlendirme olabilir ama eğitimde de fırsat eşitliğini sağlayacak kararlar mutlaka aranır. Biz herkesin özgürce dilini kullanmasından, şarkılarını söylemesinden, kültürünü yaşatmasından memnuniyet duyarız. Bu bizim zenginliğimiz. Renkliliğimiz” ifadeleriyle yanıt verdi.