ÇİFTÇİ-SEN: Küçük çiftçiyi yok etmeye yönelik politikalara karşı mücadele etmek zorundayız

ÇİFTÇİ-SEN, kuru üzümün kilogram maliyetinin 24 TL civarında olduğunu ve üreticilerin aç kalmadan üretimi devam ettirebilmeleri için asgari 39,5 TL'den üzümünü satması gerektiğini belirtti.

Google Haberlere Abone ol

İZMİR – Çiftçiler Sendikası (ÇİFTÇİ-SEN), açıklanan üzüm fiyatlarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından çekirdeksiz kuru üzüm alım fiyatının 27 TL olarak açıklanmasıyla, geçen yıl 13 TL olan fiyatın yüzde 100 arttığı belirtildi. 

Geçen yıldan bu yana elektrik, mazot, kimyasal gübre, tarım zehirleri, tarımsal alet ve traktörüne kadar tarımsal girdilerdeki artışın yüzde 200'ün çok üzerinde olduğu belirtilen açıklamada, açıklanan fiyatın alım gücü zayıflayan üzüm üreticilerinin sıkıntısını çözemeyeceği gibi borç sarmalını daha da büyüteceği dile getirildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi;

“2021 yılı Ağustos ayında mazotun litresi 8 TL civarıyken, Cumhurbaşkanı’nın kuru üzüm fiyatı açıklamasının ardından mazota gelen zamla beraber 3 katına çıkmıştır. 2021 yılında üzüm kurutmada kullanılan bir torba potasa fiyatı 280 TL iken, 2022 yılında 5 katına, bandırma yağı tenekesi 2021 yılında 250 TL civarında iken 2,5 katına çıkmıştır. Bunlar sadece birkaç kalem girdideki artış oranlarıdır”

'ÜRETİMLERİNİ DEVAM ETTİREBİLMELERİ İÇİN ASGARİ 39.5 TL'DEN SATMALILAR'

Sendikanın birkaç gün önce ayrıntılı bir maliyet hesabını kamuoyu ile paylaştığı hatırlatılan açıklamada, “Kuru üzümün kg maliyetinin 24 TL civarında olduğunu ve üreticilerin aç kalmadan üretimlerini devam ettirebilmeleri için asgari 39,5 TL den üzümünü satması gerektiğini belirtmiştik. Maliyetimizi bile zor karşılayacak olan kuru üzüm alım fiyatı aynı zamanda sofralık yaş üzüm ticareti ve ihracatı yapan şirketlerin de işine yaramıştır, yaş üzüm alım fiyatlarını düşük tutmalarının önünü açmıştır. İktidarın küçük üreticileri üretim dışına iterek, şirketlerin kontrolündeki bir gıda sistemini oturtmakta kararlı olduğu bir kez daha görülmüştür” denildi.

'KÜÇÜK ÇİFTÇİLERİ YOK ETMEYE YÖNELİK POLİTİKALARA KARŞI DURMAK ZORUNDAYIZ'

“Küçük çiftçiler olarak bizi yok etmeye yönelik politikalara karşı durmak zorundayız” denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi;

“Örgütlenmemiz, haklarımızı bilmemiz, haklarımız için mücadele etmemiz gerekiyor. Çiftçi-Sen’in de içinde olduğu Dünya Çiftçileri Mücadele Örgütü, La Via Campesina (Çiftçi Yolu) uzun mücadeleler sonucu Köylü Hakları Deklarasyonu'nu BM Genel Kurulu’nda kabul ettirdi. Bu deklarasyon devletlere de yükümlülükler veriyor. Köylü Hakları Deklarasyonu'na göre çiftçilerin tatmin edici bir fiyat ve adil piyasaya erişim hakkı vardır. Devletler de bunu sağlamak zorundadır. Bir araya gelirsek, örgütlenir ve mücadele edersek biz de bu hakların uygulanmasını sağlayabiliriz. Aksi takdirde borç sarmalından kurtulamayacağız, hükümetler ürünlerimizin fiyatlarını şirketlerin lehine belirlemeye devam edecekler Kuru ve yaş üzüm alım fiyatları belirlenirken şirketler ve hükümet, çiftçilerin sendikalarıyla, meslek odası ve kooperatif örgütleriyle görüşme masasına oturmalı ve kuru ve yaş üzüm alım fiyatlarını toplu pazarlıkla birlikte belirlemelidirler” (DUVAR)