Çiftlikteki yıkımı haberleştiren muhabire saldırı

Ogün Akkaya

KOCAELİ - İYİ Parti Grup Başkanvekili ve Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan'ın Dilovası Köseler Mahallesi'nde bulunan çiftliğinde kaçak olduğu iddia edilen yapılar için tahliye işlemi dün başlatıldı.

15 yapının yıkımı için bölgeye giden Dilovası Belediyesi ekiplerinin tahliye süresinin bittiğini belirtmesinin ardından bu sabah çiftlikte yıkım çalışmaları başladı. Yıkım çalışmalarını haberleştirmek için sahada bulunan İhlas Haber Ajansı muhabiri Mustafa Uslu, Lütfü Türkkan'ın şoförünün de aralarında olduğu iddia edilen 4 kişinin saldırısına uğradı. Kamerası ve ekipmanları kırılan Uslu, hastaneye kaldırılırken, saldırıyı gerçekleştiren kişiler jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı.

TÜRKKAN’DAN GEÇMİŞ OLSUN MESAJI

Yaşanan şiddete ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yapan Türkkan, “Dilovası’ndaki ahırların yıkımı esnasında, görevini yapan İHA Muhabiri Mustafa Uslu’yu yapılan saldırıyı büyük üzüntüyle öğrendim. Basın özgürlüğünün ve emekçilerinin her daim yanında olmuş bir siyasetçi olarak, bu çirkin olayın takipçisi olacağım. Mustafa Uslu kardeşimize geçmiş olsun diyor, yanında olacağımı ilan ediyorum” ifadelerini kullandı.

KOCAELİ GAZETECİLER CEMİYETİ OLAYI KINADI

Gerçekleştirilen şiddete ilişkin kınama mesajı paylaşan Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti, Uslu’nun sadece kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla görev yaptığını belirterek “Sadece kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla görevini yapan meslektaşımıza yönelik olarak yapılan bu saldırıyı şiddetle kınadığımızı belirtirken, kendisine saldıran kişilerin en kısa sürede tespit edilerek haklarında gerekli adli işlemlerin başlatılmasını bekliyoruz” açıklamasında bulundu.

TÜRKKAN'DAN AÇIKLAMA: YALAN HABERLER

Lütfü Türkkan konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

BURASI KAÇAK YAPILAN BİR YER DEĞİLDİR: 21.06.2021 günü twitter üzerinden organize yürütüldüğü aşikar olan ve gündeme sokulan hakkımdaki hukuka aykırı iftiralar ve başta havuz medyasında olmak üzere yapılan yalan haberler nedeniyle bu açıklamanın yapılması zorunluluğu doğmuştur. Her şeyden önce burası kaçak yapılan bir yer değildir. Tapulu arazimiz üzerine kurulmuş bir çiftliktir ve tapuları da mevcuttur. Ama bunlar kamuyu arazisi ile değil hazinesi ile yuttukları için herkesi kendileri gibi zannetmektedirler. 1415,1416,1417,1427 parsel sayılı 4 tapu toplamda 29.980 m2’dir.

KÖY SINIRLARI İÇİNDE OLDUĞU İÇİN RUHSATA TABİ DEĞİLDİR: Adını geçirdikleri tarım işletmesindeki bu yapılar, yapıldıkları tarihlerde köy sınırları içinde olduğu için ruhsata tabi değildir. Üstelik bu yapı dedikleri, iki sundurma ahır ile birlikte tavuk kümesi, köpek kulübesi, yem ambarı gibi yapılardan ibarettir. Bu konuda uygulanması gereken 6360 Sayılı ON DÖRT İLDE BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ VE YİRMİ YEDİ İLÇE KURULMASI İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN’un Geçici 1. Maddesinin 14. Fıkrasıdır.

TALEBİMİZ KABUL EDİLMEDİ: Bu Kanunla mahalleye dönüşen köylerde, bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla 25/4/2006 tarihli ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa göre oluşturulan Ulusal Adres Bilgi Sistemine kayıtlı veya Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından uydu fotoğraflarıyla tespit edilen, entegre tesis niteliğinde olmayan tarım ve hayvancılık amaçlı yapılardaki işletmeler Çevre ve Şehircilik Bakanlığı veya belediyelerle ilgili mevzuat hükümlerine göre ruhsatlandırılmış sayılır. Bu açık kanun hükmüne rağmen Belediyeden ruhsat talebimiz olmuş fakat bu talebimiz kabul bile edilmediği için, müracaatımızı noter kanalıyla yapmak zorunda kaldığımız bilinmelidir. Bu konuda İdare Mahkemesinde davamız açılmıştır.  Bir diğer yalan ise bu çiftliğin TOKİ ve Orman arazisi üzerine inşa edilmiş olduğudur. Tapulardan görüleceği üzere 29.980 m2’lik tapulu arazide 2700 m2 civarı bir kapalı alanın inşası için yeterli alanımızın var olduğu aşikardır.

HAYVAN HAKLARINA AYKIRI: Tahliye için 18.06.2021 tarihinde muhtara tebligat yapıp, 3 gün sonra tahliye ve yıkım için çok sayıda belediye ekibi gelmiş, hayvanları ahırın dışına kontrolsüzce çıkarmışlardır. İçlerinde gebe olan hayvanlardan bir tanesi bu tahliye esnasında erken doğum yapmıştır. Bunlar yurt dışından dövizle satın alınmış hayvanlardır. Uygun ortam ve şartlar sağlanmadığı takdirde bir gün sağılmadıkları yahut birkaç saat su verilmediği takdirde ölebilecek hassasiyettedirler. Yapılan bu uygulama her şeyden önce hayvan haklarına aykırıdır. Her şey bir yana; bu hukuksuz işlem ile orada istihdam yaratan, vergi veren, Türkiye’nin en çok ihtiyacı olan tarımsal üretim yapan bir işletmeyi yok ettiniz. Bunun kamudaki sorumluları hukuk önünde hesap vereceklerdir.