Çıralı'da yıkım endişesi: İtiraz sonuç verdi, tahliye durdu
Eko-turizm bölgesi Çıralı’da ev, bungalov ve ağaç evlerin bulunduğu yerleşim, mahkeme kararıyla orman alanı ilan edilince halk isyan etti. İtiraz başvuruları artınca, tahliyeler ve yıkım durduruldu.
ANTALYA - Antalya'nın Kemer ilçesine bağlı Çıralı’da sahil kesiminde yaklaşık 400 parsel üzerinde bulunan 120’ye yakın işletme ve konut için verilen yıkım kararı, bölge halkının ve siyasilerin itirazları sonucu durduruldu.
Ağaç evler ve bungalovlarla alternatif turizm bölgesi olarak bilinen Çıralı için geçtiğimiz günlerde yasal bir statü değişikliğine gidilmiş, 2B statüsünde orman vasfından çıkmış arazilerin bulunduğu bu ‘Turizm Geliştirme Bölgesi’, mahkeme kararıyla yeniden ‘orman alanı’ ilan edilmişti. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile Antalya Orman Bölge Müdürlüğü, bu gelişme üzerine önceki gün Kemer Belediyesi’ne yazı yazarak, bölgede işgaller nedeniyle suç zaptı tutulduğuna ilişkin bilgi verdi.
23 ARALIK’A KADAR SÜRE VERİLDİ
23 Aralık tarihine kadar bölgedeki taşınmazlara el konulacağı ve yıkım işlemlerinin başlatılacağının belirtildiği yazıda belediyeden ve ilgili muhtarlıktan bölgenin tahliyesi için gereken çalışmaların yapılması istendi. Ulupınar Mahallesi Çıralı mevkiindeki yapıların, Antalya Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’nca alınan kararlara göre, 6831 sayılı Orman Kanunu'na ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu'na aykırı olduğunun belirtildiği yakım kararı, muhtarlığa iletildi. Ancak hem Ulupınar Muhtarı Salih Sarıca hem de karardan haberdar olan bölge halkı, tahliye ve yıkım işlemlerini uygulamayı reddetti.
Antalya Valiliği, kuruma başvurup itiraz eden Çıralı halkının taleplerini değerlendirerek, ilgili kurumlardan bilgi istedi. Resmi yazıda pazartesi günü yapılacağı belirtilen yıkım, valilik bünyesinde yapılan görüşmeler neticesinde, alınacak yeni karara kadar durduruldu.
'100 YILLIK YAŞAM BİR ANDA YIKILIR MI?'
Evraktaki bilgiler doğrultusunda işlem yapmadığını belirten Ulupınar Muhtarı Salih Sarıca, halkın itiraz gerekçelerini şöyle anlattı: “Bir anda alınan bir kararla yaklaşık 100 yıl içinde bölgeye yerleşen halkın burada kurduğu yaşam yerle bir edilecekti. Evler, pansiyonlar, oteller yıkılacak, 100 yıllık portakal ağaçları da kesilecekti. Yaklaşık 5 kuşaktır, bu halk burada yaşıyor. Bölge turizme açıldığından beri insanlar turizm belgesi alıp, otel kurdular, bungalovlar, ağaç evler, kamp alanları inşa ettiler. Hem doğal yaşamı, habitatı, caretta caretta yuvalarını koruyan hem de doğayla iç içe turizm hizmeti veren bir model geliştirdiler. Yıllardır burayı biz koruduk. Yangın oldu söndürdük, doğaya zarar veren işleri engelledik. 'İmar barışı' geldiğinde halkın yerleri devlet kayıtlarına işlendi. Şimdi bir kararla bizim yerlerimizi ormana çıkardılar. Onca yer bir mahkeme kararı ile orman alanı içine alınmış. Böyle olur mu? Halkın yıllarca ilmek ilmek kurduğu yaşam bir anda yok edilir mi? Biz buna karşıyız. Yüzlerce Çıralı evsiz, işsiz kalacaktı. Biz bu yıkımı kabul etmiyoruz.”
'BURADAKİ EKO-TURİZM ÖRNEK GÖSTERİLİYOR'
Kararın atar topar uygulamaya alınması halinde bölgedeki insanların ciddi bir mağduriyet yaşayacağını ifade eden Ulupınar Çevre Koruma ve İşletme Kooperatifi Başkanı Habib Altınkaya da şunları söyledi: “Daha önce 2B arazisi olan ve bu statüde tapusu olan yerler, şimdi bir mahkeme kararı ile orman alanı oldu. Çıralı, şu anda Türkiye'deki en gözde turizm yerinden biri ve eko-turizmin merkezi. Burada zaten betonarme gibi çevreye zarar veren bir yapılaşma ya da vahşi bir turizm anlayışı yok. Geçmişte yapılmış doğaya uyumlu bir yerleşim bölgeye hakim. Çıralı’daki turizm modeli, çevre koruma çalışmalarında örnek gösteriliyor. Ama bu yıkım olursa bölge 20 yıl geriye gidecektir. Bu güzel turizm destinasyonu yok olmasın. Kararın tekrar gözden geçirilmesini ve eko-turizmin devam edeceği şekilde değiştirilmesini istiyoruz.”