Çoklu baroda bir yıl: Sistem baştan ölü doğdu

‘Çoklu baro’ kanununun yürürlüğe girmesinin üzerinden bir yıl geçti. Avukat sayısı 5 bini geçen İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’da yeni baroların önü açılırken sadece İstanbul’da yeni baro kuruldu.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Baroların yapısını değiştiren ve ‘alternatif baro’ sistemine olanak sağlayan ‘çoklu baro’ kanununun yürürlüğe girmesinin üzerinden bir yıl geçti.

Türkiye Barolar Birliği ve 80 il barosunun itirazlarına ve muhalefetin karşı oyuna rağmen Meclis’ten AK Parti ve MHP'nin oylarıyla geçen ‘çoklu baro’ kanunu, 15 Temmuz 2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yasalaştı.

Avukat sayısı 5 bini geçen illerde (İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya) 2 bin üye ile yeni baro kurulmasını sağlayan yasa değişikliğinin ardından sadece İstanbul’da bir yeni baro kuruldu.

BAROLARIN 'ÇOKLU BARO' NÖBETİ SONUÇSUZ KALDI

Ankara Barosu ile Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş arasında yaşanan "hutbe" tartışmalarının ardından yeniden gündeme gelen baroların seçim sisteminde yapılması planlanan değişiklik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla raftan inmiş, AK Parti tarafından ise 30 Haziran 2020 tarihinde TBMM Başkanlığına sunulmuştu.

Söz konusu yasa teklifinin Türkiye’deki yargı bağımsızlığını ve adil yargılama hakkını ortadan kaldıracağını savunan aralarında İstanbul, İzmir ve Antalya’nın da bulunduğu 50’nin üzerinde baro başkanı, Ankara’ya “savunma yürüyüşü” başlatarak yasa teklifinin geri çekilmesini talep etmiş, yasa teklifinin Meclis görüşmeleri esnasında Meclis’in Çankaya girişinde günlerce nöbet tutmuştu. Diğer yandan yasal düzenlemenin iptali için CHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı başvuru da oyçokluğuyla reddedilmişti.

'BİR YIL GEÇTİ SADECE İSTANBUL’DA YENİ BARO KURULABİLDİ'

Baroların tüm çabalarına rağmen Meclis’ten geçerek yasalaşan ’çoklu baro’ kanununun yürürlüğe girmesinin üzerinden bir yıl geçti ancak sadece İstanbul’da bir tek baro kurulabildi. Hukukun Üstünlüğü Platformu’ndan Şengül Karslı, Necati Ceylan, Niyazi Paksoy ve Cavit Tatlı’nın öncülüğünde 2 bin 53 imza ile kurulan İstanbul 2 no'lu Barosu’na AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız gibi isimlerin de üye olması, yasaya karşı çıkan barolar tarafından siyasetin çoklu baro sistemine yansıması olarak yorumlandı.

İKTİDARIN ADAYI YASİN ŞAMLI’YDI

İstanbul 2 no'lu Barosu’nun kuruluşunun üzerinden geçen yaklaşık on aylık süreçte Pelikan oluşumu ile AK Parti'deki farklı güç odakları arasında kriz yaşandığı iddia edildi. Yakın zamanda 1. Olağan Genel Kurulu’nu gerçekleştiren baroda, yaklaşık on ay başkanlık yapan Gönül Yıldız ile başkan adayı Yasin Şamlı’nın birbirine yakın oylar alması da baro içinde kriz olduğu iddialarını güçlendirdi.

İddialara göre baro içerisinde yaşanan ’başkanlık’ krizinde iktidar kanadı Yasin Şamlı’nın başkan olmasını isterken, seçim sürecinde Cahit Özkan ve eski AK Parti milletvekili Ayşenur Bahçekapılı da Şamlı’ya destek verdi. Bazı MHP’li avukatlar ile Mazlum-Der oluşumu ise ayrı ayrı Gönül Yıldız’ın başkanlığa devam etmesini istedi. İddialara göre bu çekişmede İstanbul’da ikinci bir baro kurulması için çalışma başlatan, imza toplama sürecine başkanlık eden ve yeni baronun başkanı olması beklenen Hukukçular Derneği Başkanı Cavit Tatlı’nın kuruluşun hemen ardından adaylıktan çekilmesi de iktidarın Şamlı’nın aday olmasını istemesinden kaynaklanıyor. Öte yandan baronun genel kurulunda Tatlı’nın yer almaması da dikkat çekti.

YENİ BAROYA AVUKATLAR MESAFELİ: ÜYE SAYISI 7 AYDA YAKLAŞIK 300 ARTTI

Türkiye Barolar Birliği’nin resmi kayıtlarına göre geçen yıl eylül ayında kurulan İstanbul 2 no'lu barosunun 31 Aralık 2020 tarihi itibariyle 2 bin 54 üyesi vardı. Geçtiğimiz haftalarda İstanbul 2 no'lu baronun merkez binası açılışında konuşan Başkan Gönül Yıldız, üye sayısının 2 bin 376’ya yükseldiğini açıkladı. Bu da 7 ayda yaklaşık 300 yeni üye anlamına geliyor. İstanbul Barosu’nun yaklaşık 50 bin üyesinin olması ve yeni baroya talebin olmaması, çoklu baro sisteminin 'ölü doğduğu' yorumlarına neden oluyor.

'ATATÜRK POSTERİ KRİZİ' İDDİASI

İstanbul 2 no'lu Barosu’nda bir diğer iddia ise bazı AK Partili avukatlar ile MHP’li avukatlar arasında “Atatürk posteri” krizi yaşandığı. Buna göre baronun adliyedeki stantlarında ve açılışında Atatürk posterine yer verilmemesi MHP’li avukatların tepkisine neden oldu.

DURAKOĞLU: ÇOKLU BARONUN BAŞARIZ OLMASI 80 BARONUN ORTAYA KOYDUĞU DİRENİŞİN SONUCU

İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, çoklu baro sisteminin yasalaşmasının üzerinden geçen bir yılı değerlendirdi. Durakoğlu’na göre İstanbul’dan başka Ankara ve İzmir’de yeni baro kurulamamasının en büyük nedeni çoklu baro sistemine karşı çıkarken 80 baro olarak ortaya koydukları direniş.

Mehmet Durakoğlu.


Durakoğlu, “Hem avukatlar ikinci bir baroyu kendi kentlerinde kabul etmedi hem de yurttaşlar böyle bir girişimde bulunanların karşısına dikildi. Sistem baştan ölü doğdu. Aslında İstanbul’da da kurulan baro, oraya üye olan insanların özgür iradeleriyle oluşmadı. Kamuda çalışan avukatlara yapılan baskının çok ciddi sonuçları oldu. Ben İstanbul Barosu Başkanı olarak söylüyorum: Bana 'geçmek zorundayım; aksi taktirde sözleşmemi fesih edecekler' diye gelen avukatlar oldu” dedi.

'AK PARTİ İKTİDARDAN GİTTİĞİ AN TÜRKİYE’DE ÇOKLU BARO OLMAYACAK'

Durakoğlu, “Aslına bakarsanız özgür irade değerlendirmesi bakımından İstanbul’da kurulmuş bir baro yoktur” diyerek şu ifadelere yer verdi:
“Baronun kuruluşunun üzerinden bir yıl geçmesine karşın üye sayısı 2 bin 300’de kaldı, son yaptığı genel kurulda seçimlere bin 300 kişiyi getirebildi. Sonuç itibariyle baroya üye olan gerçek rakam da budur. Bu süreçte çoklu baronun asıl amacının siyasallaşma olduğu çok net bir şekilde ortaya çıktı. AK Parti, iktidardan gittiği anda yok olacak. Türkiye’de ikinci baro yoktur, olmayacaktır da. Bir gerçek var: Hukuksuzluk geleceğe taşınamıyor. Ben bu süreçte çok büyük bir pişmanlık olduğunu, başaramadıklarını değerlendirdiklerini görüyorum. Ankara’da verdikleri mücadelenin sonucunu alamadılar. İstanbul’da başarmış gibi göründükleri mücadelenin sonucu alamadıklarını görüyorum.”