Demirtaş'a açılan Yüksel Kocaman davası: 'Yargılama objektif değil'

HDP'nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiği iddiasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Kocaman bu davada hem savcı hem de müşteki sıfatıyla yer alıyor. Demirtaş'ın avukatı Cahit Kırkazak bu durum için, "Yargılama objektif değil, savcılık makamı da terörle mücadele makamı değil" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - HDP'nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman’ı hedef aldığı gerekçesiyle “Terörle mücadele eden kamu personelinin hedef gösterilmesi ve tehdit edilmesi” gerekçesiyle açılan davanın ilk duruşması Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Demirtaş, duruşmaya tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim (SEGBİS) üzerinden katıldı. Pandemi nedeniyle avukatlarıyla dosya hakkında görüşemediğini belirterek savunmasını hazırlayamadığını söyleyen Demirtaş, bir sonraki duruşmada mahkeme salonunda savunma yapma talebinde bulundu. Ara kararını veren mahkeme heyeti Demirtaş’ın talebini reddetti.

Heyet, Demirtaş’ın SEGBİS üzerinden bir sonraki duruşmada hazır bulunmasına ve savunmasının alınmasına karar vererek, bir sonraki duruşmayı 5 Şubat 2021 tarihine erteledi.

DOSYADA HEM MÜŞTEKİ, HEM SAVCI

Demirtaş'ın avukatları ise mahkemenin iddianameyi iade etmesi gerektiğinin altını çizdi. Demirtaş için hazırlanan iddianamenin savcısı Yüksel Kocaman dosyada hem müşteki hem de savcı sıfatıyla yer alıyor. Yargılamanın bu nedenle objektifliğini yitirdiğini belirten Demirtaş'ın avukatı Cahit Kırkazak, soruşturmayla ilgili şunları söyledi: “Selahattin Bey'in yargılandığı tüm dosyalar siyasi olduğunu ve Selahattin Bey de savunmalarında bu hususlara zaten değiniyor. Bu nedenle Selahattin Bey'in siyasi yargılamalara karşı verdiği cevaplar suç teşkil edilemez. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, başsavcılık unvanını kullanarak bu davanın hem savcısı hem de müştekisi olmuştur. Esasen başsavcının Selahattin Bey'in savunmalarına alınganlık göstereceğine yargı organı olarak Selahattin Bey'in siyasi rakipleri olan ve Selahattin Bey'e davaları açan yürütme organının başı ile arasına mesafe koysun ki yargılamaların objektifliği şüpheye düşürmesin. Yargı organının mensubu olan Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yürütmenin başı ile böyle içli dışlı olması hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırıdır. Selahattin Bey Yüksel Kocaman’ı hedef göstermemiş, onu ifşa ermemiş, lakin Yüksel Kocaman zaten sosyal medya hesaplarıyla, gittiği otellerle, düğünüyle ve yürütme organıyla haşir neşir olmasıyla meşhur bir başsavcıdır.”

'SAVCILIK MAKAMI TERÖRLE MÜCADELE MAKAMI DEĞİL'

Hazırlanan iddianamede Demirtaş'ın 'terörle mücadelede görev alan kamu görevlilerini hedef gösterdiği' iddia ediliyor. Yani iddianameye göre Yüksel Kocaman terörle mücadelede görev alan bir kamu görevlisi. Fakat bir savcının bu görevde yer alamayacağını belirten Kırkazak sözlerine şöyle devam etti: “Başsavcılık makamı terörle mücadele makamı olmadığı gibi Yüksel Kocaman da terörle mücadele elemanı değildir. Aksi durumda Yüksel Kocaman hukukçu kimliğinin gereği gibi hareket etmediği kabullenmek gerekiyor. Yine ortada bir tehdit de söz konusu değil. Tehdit suçunun unsurları için ileride gerçekleşmesi mümkün bir kötülüğün fail tarafından gerçekleştirilmesi gerekir. Yine tehdit suçunun gerçekleşmesi için mağdurun iç dünyasına korku, kaygıya yol açması gerekir. Yüksel Kocaman yürütme organı ile aleni fotolar çektiğine göre korkmadığı, dolayısıyla tehdit suçunun unsurları gerçekleşmediği açıktır. Dosyaya sunulan twitler ise kim tarafından atıldığı tespit edilememiş, bu twitler de bu kumpasın bir parçası olabilir. Dosya kapsamında da bu twitlerin kim tarafından atıldığı tespit edilmediği belirtilmemiştir Bütün bu hususlar dikkate alınarak suçun unsurlarını gerçekleşmediğinden Selahattin Bey'in derhal beraat edilmesi gerekiyor.”