Deprem konutlarında belirsizlik: Anahtar var, ödeme planı yok

6 Şubat depremlerinden etkilenen illerde yapımı tamamlanan deprem konutları boş sözleşme imzalatılarak hak sahiplerine teslim ediliyor. Depremzedeler, TOKİ'ye ne kadar borçlandıklarını bilmiyor.

Fotoğraf: Gazete Duvar
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 6 Şubat 2023 tarihinde Maraş merkezli meydana gelen depremler sonrası Urfa, Hatay, Malatya, Maraş, Adıyaman, Antep, Diyarbakır, Elazığ, Osmaniye, Adana ve Kilis'te afet konutları inşa ediliyor. Tamamlanan konutların hak sahiplerine anahtar teslimleri gerçekleştiriliyor.

Urfa'da hak sahipleri, boş senetlere imza atarak anahtarlarını aldıklarını belirtip, TOKİ'ye ne kadar borçlandıklarını bilmedikleri için endişeli olduklarını söylüyor.

CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, depremzedelere boş senet imzalanmasına tepki göstererek yaşanan belirsizliği eleştirdi.

Sadece Urfa'da değil depremden etkilenen diğer şehirlerde de deprem konutlarıyla ilgili ciddi belirsizlikler mevcut.

CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, depremzedelere boş senet imzalatılmasına tepki gösterdi. 

'İKİ YIL SONRA BELİRLENECEK FİYATLARLA MAĞDURİYET YAŞANABİLİR'

Mahmut Tanal, hak sahiplerine boş satış sözleşmeleri imzalatıldığını ve bunun hukuki dayanaktan yoksun bir uygulama olduğunu belirtti. Tanal, “Vatandaş, ev için ne kadar ödeyeceğini bilmiyor. İki yıl sonra belirlenecek fiyatlarla mağduriyet yaşanabilir” dedi. Tanal, bu uygulamanın durdurulması için yetkililere çağrıda bulundu.

Tanal, konut fiyatlarının belirlenmesi konusunda iki yıl sonrasını beklemenin amacını sorgulayarak, “Sözleşmenin tarihi bugündür, o halde bedelin de bugün belirlenmesi gerekir. İki yıl sonra yüksek rakamlarla vatandaşı borçlandırmamak için bir garanti var mı?” diye sordu.

Urfa'da bir depremzede afet konutlarının şehrin çok dışına yapılmasından duyduğu memnuniyetsizliği dile getirdi. 

'EVİ ALSAK BİR DERT, ALMASAK BİR DERT'

Deprem nedeniyle Urfa’da evini kaybeden bir hak sahibi, kura sonucu TOKİ’den bir ev çıktığını ancak boş bir sözleşme imzaladıklarını ifade ederek, “Ne kadar ödeyeceğimizi bilmiyoruz. Bu belirsizlik bizi tedirgin ediyor. Evi alsak bir dert, almasak bir dert. Fiyatlar artarsa büyük bir maddi yük altına gireceğiz” dedi.

Ayrıca, konutların uzak bir bölgede olduğunu ve sosyal olanakların yetersiz olduğunu belirterek, “Orada ne market ne de otobüs var. Şehre uzak bir bölgede nasıl yaşayacağız?” diye sordu.

Bazı depremzedeler, evlerini kiraya vererek taksitlerini ödemeyi planladıklarını ancak iki yıl boyunca kiraya vermeme yasağı olduğunu öğrendiklerinde büyük hayal kırıklığı yaşadıklarını dile getirdi. Bir depremzede, “Dört çocuğum var, eşimin işi şehirde. Oraya taşınmamız imkânsız. 'En azından evi kiraya verip aidatlarını ödeyelim' diye düşündük ancak bu bile mümkün değil” dedi. 

ADIYAMAN’DA BELİRSİZLİKLER DEVAM EDİYOR

Adıyaman’da TOKİ tarafından inşa edilen konutlarla ilgili belirsizlikler sürüyor. Bir depremzede, “Şimdiye kadar hep zemin kat ya da birinci kat çıktı, kimseye 3. veya 4. kat verilmedi. Biz de birinci katı aldık ama teslim tarihi konusunda hiçbir bilgi yok. E-devlet’ten ismimizin çıktığını gördük ve mesaj aldık. Fiyatlar hala açıklanmadı, ne kadar ödeyeceğimiz hakkında bir bilgimiz yok. Kimse ölçüm yapmadı, metrekare hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Cumhurbaşkanımız, ‘1 yıl içinde herkesin konutu teslim edilecek’ demişti ama neredeyse 2 yıl bitti. Bu konuyu defalarca sordum, en son Çevre Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a da sormuştum ama net bir bilgi alamadım. Biz Adıyamanlılar olarak hala bir sözleşme imzalamadık çünkü dairelerimiz bile teslim edilmedi” dedi.

'ANAHTAR ALANLARIN CAYMA GİBİ BİR DURUMU YOK'

Antep’te de bir başka depremzede, TOKİ’nin kendilerini ev bakmaya çağırdığını söyledi: “Gaziantep merkezde oturuyorum ama bana Kilis’e 22 kilometre uzaklıktaki bir yere konut vermişler. TOKİ’ye gittiğimde anahtarı verdiler ama ne kadar ödeyeceğimi sorduğumda, ‘Bilmiyoruz’ dediler. Çalışanlara, ‘Evrakları imzalatın, anahtarı verin, gitsin’ demişler. Ben anahtarı almadım, sözleşmeyi imzalamadım. Tekrar aradıklarında, ‘Al, pişman olmazsın’ dediler ama güvence istedim. Anahtar alanların cayma gibi bir durumu yok.”

'DEVLETİN VATANDAŞINA GÜVEN VERMESİ GEREKİR'

Boş sözleşme imzalatılmasına ilişkin görüşlerine başvurduğumuz avukat İbrahim Halil Alagöz, bu durumun ciddi mağduriyetlere yol açabileceğini belirtti: “Sözleşmenin ücret kısmı boş bırakıldığında, iki yıl sonra ne kadar ödeyeceğiniz belli olmuyor. Rakamı TOKİ yazacak. Sözleşmeye imza atıldığında hukuki geçerliliği vardır ama güvencesi yoktur. Bu durum, vatandaş için riskler yaratabilir. İmza attığınızda her şeyi kabul etmiş oluyorsunuz; dolayısıyla 'şartlarını bilmiyorum' demek mümkün değil. Türkiye bir hukuk devletidir; bu nedenle devletin vatandaşına güven vermesi gerekir. Boş bir sözleşme imzalatılması hukuk devletine uymaz.”