Depremin 12'nci günü: Çocuklar sakinleşsin diye ilaç veriyoruz
Depremin üzerinden geçen 12 günde Hatay'da ısınma ve barınma sorunları sürüyor. Gönüllü ekipler depremzedelere yardımları ulaştırmaya çalışıyor.
Can Bursalı – Ferhat Yaşar
HATAY - Depremin büyük yıkıma neden olduğu Hatay’da yardım çağrıları devam ediyor. Çok sayıda kişi henüz yardımların kendilerine ulaşmadığını söylüyor. İskenderun’da gönüllüler tarafından oluşturulan yardım koordinasyon merkezinden bu çağrılara yanıt veriliyor. Köyleri dolaşan gönüllüler, hazırladıkları ihtiyaç listelerini merkeze götürüyor. Buradan hazırlanan koliler, köylere taşınıyor. Ancak buradaki imkanlar kısıtlı.
‘ÇOCUKLAR SAKİNLEŞSİN DİYE İLAÇ VERİYORUZ’
Depremin olduğu günden bu yana 12 gündür torunlarıyla birlikte arabada yaşayan Senem Akbulut, yardım dağıtılan yerde uzun süre oluşan kuyrukta kendisine sıra gelmesini bekledi. Akbulut, sıra geldiğinde ise sadece torunları için kek ve çikolata aldı. “Biz kendimizi düşünmüyoruz” diyen Akbulut, “Torunlarımızı düşünüyoruz. Amacımız çocuklarımızın karnını doyurmak. Çocuklara sakinleşsinler diye ilaç veriyoruz” diyor.
‘İKİ GÜN, ÜÇ GÜN YARDIM GELMİYORDU’
Akbulut, deprem günü yaşadıklarını ise şu sözlerle anlattı: “Ben en ufak bir sarsıntıda uyandım. Herhalde hayal kuruyorum dedim. Allah’a yalvarıp Allah’tan yardım istiyorduk. Elektrikler o an kesildi. O sırada karanlıkta merdivenlerde nasıl indik anlamadık. Yalın ayak çıktık. Yağmur yağıyor, hava soğuk. Mont yoktu. Arabaların içerisine sığındık. Açık yerlere geçtik. Üçüncü katta bir çift kalmıştı. Kurtaran yok mu diye yardım istiyorlardı. Onların üzerine kapılar kilitlenmişti. Aşağıda battaniye açtılar. Çocukları aşağı attılar. İnsanlar yardım istiyordu. İki gün, üç gün yardım gelmiyordu. Biz hâlâ arabaların içinde yaşıyoruz. Çoluğumuz çocuğumuz aç.”
‘ACI VERİCİ BİR MANZARA’
Eğitim Sen İstanbul 2 No'lu Şube Başkanı Çayan Çalık, depremin dördüncü gününden bu yana Hatay’da depremzedelere yardım ediyor. Çalık 7 gündür bütün köyleri gezerek, yardım isteyenlerin listesini oluşturuyor. Çalık daha sonra bu listelerle İskenderun’da gönüllüler tarafından oluşturulan bir koordinasyon merkezine geliyor. Bu merkezde bir ekiple koliler hazırlanıyor, arabalara yüklüyorlar. Çalık, yanına aldığı gönüllü bir ekiple tekrar köylere giderek kolileri depremzedelere teslim ediyor.
Çalık, şöyle söylüyor: “Çok acı verici bir manzara. Kent merkezi tamamen yıkılmış. Yaşanan trajedinin sorumluları mutlaka hesap vermesi gerekiyor. Tamamen göz ardı edilmiş, suistimal edilmiş bir kentle karşı karşıya kaldık. İnsanların öfkesi çok yüksek. Yeni bir kent modeli oluşturulması gerekiyor. Mevcut hali ile sürdürülebilir değil. Dayanışmamız da uzun süreli olacak. Burada çadır, ısıtıcı problemleri devam ediyor. Yatalak insanların yaşadığı sorunları var. Çocukların ihtiyaçlarının giderilebileceği bir organizasyona ihtiyaç var.”