DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Karal: Olası İstanbul depreminde milli güvenliğimiz de tehlikeye düşebilir

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Karal, "Olası bir İstanbul depreminde canlarımızı kaybetmemizin yanında milli güvenliğimiz de tehlikeye düşebilir" diye konuştu.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Karal, Rize’de gazetecilerle bir araya geldi.

İstanbul Milletvekili Hasan Karal, olası İstanbul depremi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Deprem uzmanlarının her gün hükümeti uyardığını ve önlem alınması gerektiğini söylediğini aktaran Karal, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Son birkaç ay içerisinde Marmara Bölgesinde 5-6 deprem oldu. Uzmanlar uyarıyor, deprem bilimciler uyarıyor. Büyük felaketin geldiğini her fırsatta söylüyor. Ama görüyoruz ki hükümet tedbir almak yerine İstanbul’un nüfusunu artırmaya yönelik çalışmalar yapıyor. Kanal İstanbul, finans merkezini İstanbul’a taşımak, büyük binalar yapmak gibi. İstanbul’un nüfusunu yükseltme gayreti peşindeler. Hükümetin işi gücü bırakıp İstanbul depremine hazırlık yapması lazım. Deprem, binalarla birlikte bütün sanayinin, ülkenin önemli ticaret merkezlerinin yerle bir olması demek. Bu nedenle olası bir İstanbul depreminde canlarımızı kaybetmemizin yanında milli güvenliğimiz de tehlikeye düşebilir. Acilen tedbir alınmalı.”

'DÜNYANIN EN ZENGİN FAİZ CENNETİ OLDUK'

Türkiye’nin çok zor bir ekonomik dönemden geçtiğini belirten Karal, adaletin ve hukukun olmadığı bir yerde ekonominin iyi olmasının mümkün olmadığını söyledi.

Yabancı yatırımcıların, ülkede hukukun ve adaletin olmadığını görünce ‘Ben bu ülkeye gelip nasıl yatırım yapayım, kendimi nasıl güvence altına alayım’ diye düşünüp yatırım yapmaktan vazgeçtiğini kaydeden Karal, “Yabancı yatırımcı gelmeyince çareyi faizleri artırmakta buldular, dünyanın en zengin faiz cenneti olduk. Devletin resmi faizi yüzde 40, özel bankalar yüzde 60’a kadar faiz veriyor. Parası olan bankaya parasını yatırıyor. Bu ortamda vatandaş neden yatırım yapsın, neden gidip üretim yapsın, ticaret yapsın. Böyle bir ülke büyümez ki, üretime geçmez ki. Böyle bir ülkenin parasının değeri de düşer, enflasyon da fırlar” şeklinde konuştu.

'TÜİK RAKAMLARI YANILTARAK VERİYOR'

Karal, devletin kurumlarının ve güvenilirliğinin kalmadığını ifade etti. Her ay enflasyon verilerini açıklayan Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) doğruları açıklamadığını bildiren DEVA Partili Karal, “Bağımsız bir kuruluş olan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) enflasyonu yüzde 120 diyor, TÜİK yüzde 60 olarak açıklıyor. Arada yüzde 100 fark var. Bu duruma ‘Sen nasıl yalan yanlış bilgi yayarsın’ diye devletin mahkemeleri hesap soramaz mı aslında? Soramıyor, çünkü gerçek ENAG’ın açıkladığı rakamlar. Kafasından onu yazmıyor. Gidiyor, objektif bir şekilde marketten sepeti dolduruyor, enflasyon budur diyor. Ama TÜİK rakamları yanıltarak veriyor. TÜİK doğru rakam vermese ne olur. İnsanlar markete, pazara gidince gelen zamları görüyor, iliklerine kadar hissediyor” şeklinde konuştu.