Dink, 'terör' dönemi, şimdi de TUSAŞ: Engin Dinç'in kariyer özeti
Hrant Dink suikastı öncesinde Trabzon'da, Suruç'tan 10 Ekim'e, Merasim Sokak'tan 15 Temmuz'a Emniyet İstihbarat'ın başında olan Engin Dinç, Ankara Emniyet Müdürü’yken de TUSAŞ saldırısı düzenlendi.
İSTANBUL - Trabzon ve Mardin'de İstihbarat Şube Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı, Eskişehir, Konya ve Ankara'da İl Emniyet Müdürlüğü görevlerini yürüten bir polis şefi, normalde 'başarılı' olarak anılabilir. Ancak Türkiye'de durum biraz tersten işliyor. Çünkü bu kariyere sahip bir polis şefinin görev yaptığı yerlerden yalnızca Mardin ve Eskişehir'de kamuoyuna yansıyan bir olay veya saldırı yaşanmadı. Yürüttüğü diğer tüm üst düzey görevlerde ismi anıldı hatta yargılandı.
TRABZON'DA 'ÜNLÜ' OLDU
Şimdi Ankara Emniyet Müdürü olarak görev yapan Engin Dinç'in ismiyle kamuoyu ilk kez Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in katledilmesiyle tanıştı. O dönem Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yapan Dinç, Hrant Dink suikastının kilit isimlerinden Erhan Tuncel'le olan ilişkisiyle gündeme geldi. Ama suikast öncesinde Trabzon'da TAYAD'lılara yönelik linç girişimi, Rahip Santoro cinayetleri yaşandı.
Santa Maria Katolik Kilisesi rahibi Andrea Santoro, 5 Şubat 2006'da kilisede diz çöküp dua ederken arkadan vurularak öldürüldü. Tanık ifadesine göre fail "Allahu Ekber" diye bağırdı. Santoro, Türk polisi tarafından teknik takipteydi.
Cezaevindeki tecride karşı eylem yapan 9 TAYAD'lı, Atatürk Meydanı'nda yaklaşık 500 kişilik grubun saldırısına uğradı. Polisin son anda önlediği linç girişimi 6 Haziran 2006'da yaşandı.
Kentte 2004 yılında bir McDonalds şubesi bombalanmıştı. Bu bombalama eylemini yapan isimler, Hrant Dink suikastında da başrolü oynadılar. Eylemi yapanlardan Erhan Tuncel, soruşturma dışı tutuldu ve Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi'nin muhbiri yapıldı. Gerek TAYAD'lılara linç girişimi, gerek Rahip Santoro cinayeti gerekse de Hrant Dink suikastının hazırlık aşamasında, Engin Dinç, Trabzon'daki Emniyet İstihbarat'ın başındaydı. Dinç, 19 Ocak 2007'de McDonalds'ı bombalayan Yasin Hayal'in verdiği silahla Ogün Samast tarafından öldürülen Hrant Dink'e yönelik suikast davasında ‘ihmali davranışla kasten öldürme’ iddiasıyla suçlandı ve beraat etti.
'MERKEZ'E MERHABA: REYHANLI
Trabzon'daki kariyerinin ardından yükselişi devam eden Dinç, 2013'te merkeze yani Ankara'ya geldi. Ama bu bir 'merkeze çekilme' değildi. Emniyet İstihbarat'ın en tepe ismi Engin Dinç oldu. Göreve başladıktan hemen sonra Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs'ta bomba yüklü araçlar patlatıldı. 53 kişi öldü, onlarca kişi yaralandı.
ÇÖZÜM SÜRECİ BUZDOLABINA KALKTI
2014 yılı görece daha sakin geçerken, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük terör saldırılarının yaşandığı 2015 yılında, 7 Haziran'da düzenlenen genel seçimden hemen önce, 5 Haziran'da Diyarbakır'daki Halkların Demokratik Partisi (HDP) mitinginde bomba patladı. 5 kişi öldü, yüzlerce kişi yaralandı. 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra başlayan çatışma sürecinin fitilini, Ceylanpınar'da iki polis memurunun öldürülmesi ve Suruç'ta toplanarak Kobanê'ye yönelik Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) kuşatmasının ardından basın açıklaması yapan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi gençlere yönelik bombalı saldırı ateşledi. Bu saldırıda, 33 genç hayatını kaybetti. Saldırıyı IŞİD adına Abdurrahman Alagöz düzenledi.
AĞABEY-KARDEŞ SURUÇ İLE GAR'DA KATLİAM YAPTI
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kanlı saldırısı olarak tarihe geçen 10 Ekim Katliamı'nda, 2015 yılında Ankara Garı'nın önünde Barış Mitingi yapan kitle hedef alındı. İki canlı bombanın miting meydanında düzenlediği saldırıda 109 kişi hayatını kaybetti. 500'ün üzerinde yaralının olduğu saldırıdan hemen sonra olay yerine ambulanstan önce polis ekipleri geldi. Yaralılara yardım etmeye çalışanlara biber gazı ve tazyikli su sıkıldı. Canlı bombalardan biri, Suruç'taki canlı bomba eylemini düzenleyen Abdurrahman Alagöz'ün kardeşi Yunus Emre Alagöz'dü. Bu saldırının faili de IŞİD'ti.
OSMANLI ŞAHESERİNİN ÖNÜNDE CANLI BOMBA
2016 yılı da saldırılarla başladı. 12 Ocak 2016'da İstanbul'un Fatih ilçesindeki Sultanahmet Meydanı'nda turist kafilesi hedef alındı. Suriye uyruklu IŞİD militanı Nebil Fadli, kafilenin arasına girerek üzerindeki bombayı infilak ettirdi. 11 kişi olay yerinde 2 kişi ise tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
TSK'NİN VE BAŞKENTİN KALBİNDE BOMBA YÜKLÜ ARAÇ
Başkent Ankara'nın merkezi 2016 yılının şubat ve mart aylarında iki bombalı saldırıya uğradı. İlk saldırı, 17 Şubat'ta Genelkurmay Başkanlığı'nın, asker lojmanlarının ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın bulunduğu bölgede yapıldı. Servis araçlarının silahlı kuvvetlere ait kurumlardan çıkış yaptığı sırada bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda 29 kişi hayatını kaybetti.
İkinci saldırı ise, 13 Mart 2016'da düzenlendi. Güvenpark'taki otobüs duraklarına yakın bir mesafede patlatılan bomba yüklü araç, 36 sivilin hayatını kaybetmesine neden oldu. Merasim Sokak ve Güvenpark saldırılarının faili, kendilerine Kürdistan Özgürlük Şahinleri (TAK) adını veren örgüttü.
HAVALİMANINA SALDIRI
2016'daki terör saldırılarından biri de, İstanbul Atatürk Havalimanı'na düzenlendi. IŞİD mensubu olduğu belirlenen üç saldırgan, otomatik silahlar ve patlayıcılarla Atatürk Havalimanı'nın girişine saldırdı. Rakim Bulgarov, Vadim Osmanov ve ismi belirlenemeyen üçüncü saldırgan, önce silahlarla özel güvenlik görevlileri ve sivilleri taradı. Daha sonra da üzerlerindeki bombaları patlattı. 45 kişinin hayatını kaybettiği saldırıda 239 kişi de yaralandı.
EMNİYET İSTİHBARAT 15 TEMMUZ'U ÖĞRENEMEDİ
15 Temmuz 2016'da yaşananlar ise, Cumhuriyet tarihinin en travmatik günlerinden birine sahne oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait uçaklar TBMM'yi ve Emniyet Genel Müdürlüğü binasını vurdu. Helikopterler Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) binasını ve birçok yerde sivilleri taradı. Tanklar, sivilleri ve kendisine karşı çıkan askerleri ezdi, bombaladı. Kendilerine 'Yurtta Sulh Konseyi' adını veren cuntacıların darbe girişimi, 16 Temmuz sabaha karşı bastırıldı. İstihbaratı alınıp önlenemeyen darbe girişimi, 251 kişinin hayatını kaybetmesine ve binlerce kişinin yaralanmasına neden oldu.
SAKİN ŞEHİR ESKİŞEHİR
2013 yılından 2016 yılının ekim ayına kadar yaşanan 'terör döneminde' Engin Dinç Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı'ydı. 15 Temmuz travmasının atlatılmasından sonra İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturan Süleyman Soylu'nun yaptığı atamayla Eskişehir Emniyet Müdürü olan Dinç, burada yaklaşık 5 yıl görev yaptı. Dinç'in 2021 yılının temmuz ayına kadar görev yaptığı Eskişehir'de, kamuoyunun takip ettiği bir olay yaşanmadı.
KONYA'DA GÖREVE BAŞLADI, DEDEOĞLU KATLİAMI YAŞANDI
Dinç'in Eskişehir'den sonraki durağı Konya'ydı. 7 Temmuz'da işbaşı yapan Dinç, görevde henüz 1 ayını bile doldurmamıştı ki, sakinliğiyle bilinen Konya, ırkçı bir katliama sahne oldu. Dinç göreve gelmeden 2 ay önce, yaklaşık 50 kişilik bir grubun ırkçı saldırısına uğrayan Dedeoğlu ailesinin evi, 30 Temmuz'da basıldı. Saldırgan Murat Altun, Dedeoğlu ailesinden 7 kişiyi tabancayla katletti. Dinç saldırının yaşandığı dönemde Konya Emniyet Müdürü'ydü.
EMNİYETİN MERKEZİNE SALDIRI
Dinç'in Konya'dan sonraki durağı yine başkentti. Dinç, 14-28 Mayıs 2023 tarihlerinde düzenlenen 2023'teki Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Seçimleri'nden sonra oluşturulan yeni kabinede İçişleri Bakanı olarak atanan Ali Yerlikaya ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Ankara Emniyet Müdürü olarak atandı.
Ankara'nın istihbarat kökenli emniyet müdürü, 1 Ağustos 2023'te başkentte göreve başladı. 2023 yasama yılı açılışının yapılacağı 1 Ekim'de, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün kapısına gelen iki saldırgandan biri kendisini patlattı. Diğer saldırgan ise güvenlik güçleri tarafından etkisiz hale getirildi. Saldırıda, iki emniyet mensubu hafif yaralandı.
YARDIMCISINA 'YENİ 17-25' SUÇLAMASI
Dinç Ankara'da göreve başladıktan sonra 'görkemli' bir operasyonla gözaltına alınan ve suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla halen cezaevinde tutulan Ayhan Bora Kaplan'a yönelik operasyonu düzenleyen emniyet mensuplarının başrolünde olduğu bir kriz, başkenti sarstı. Ayhan Bora Kaplan suç örgütü davasının gizli tanığı ‘M7’ kodlu Serdar Sertçelik’in firarına ilişkin, aralarında Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner’in de bulunduğu 6 emniyet mensubu, gözaltına alındı. Yurt dışına kaçan Sertçelik'in "Hükümet üyeleri aleyhine ifadeye zorladılar" iddiası üzerine başlayan soruşturmada, Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Öner serbest bırakılırken, Dinç'in yardımcısı Çelik ile Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Öner ve 4 polis memuru tutuklandı.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Emniyet ve yargı içine yuvalanmış soysuz ve kripto çetelerin yeniden Türkiye üzerinde hesap yaptığı görülmektedir. 17-25 emniyet ve yargı ortaklı darbe girişiminin tekrarını planlayanlara boyun eğersek boyumuz devrilsin. Hepsini yaka paça içeri tıkmak da hukuk devletinin varlık ve şeref konusudur” açıklamasını yaparak sert tepki gösterdiği olayla ilgili açılan davada, sanıklar 4 aylık tutukluluğun ardından geçen ay serbest kaldı.
TUSAŞ DA ÖNLENEMEDİ
Bahçeli'nin TBMM'nin 2024 yasama yılının açılışında Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) sıralarına giderek selam vermesi ve 22 Ekim'deki grup toplantısında PKK lideri Öcalan'la ilgili 'umut hakkı' açıklaması yapmasının hemen ardından ise, başkentte silah ve bomba sesleri duyuldu. Türk savunma sanayisinin en önemli kurumları arasında yer alan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi'ne (TUSAŞ) düzenlenen silahlı ve bombalı saldırıda 5 sivil hayatını kaybetti, 22 kişi yaralandı. Saldırıyı HPG üstlendi.