Diyarbakır Adliyesi önünde adalet nöbeti: Barış istemekten vazgeçmeyeceğiz

Diyarbakır merkezli operasyonlarda gözaltına alınanlar için Diyarbakır Adliyesi önünde bekleyiş sürüyor. Aileler, "Bir itirafçının beyanıyla bu kadar insan içeride tutuluyor" diyerek tepki gösterdi.

Reşahat Ada, Elvan Koçer, Orhan Türk
Google Haberlere Abone ol

Evrim Deniz

DİYARBAKIR - Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere 19 gün kala, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 25 Nisan’da Diyarbakır merkezli 21 ilde haklarında yakalama kararı verilen aralarında gazeteci, siyasetçi, avukat ve sanatçıların bulunduğu 216 kişiden 128'i gözaltına alındı. Bu kişilerden aralarında gazeteciler Abdurrahman Gök, Beritan Canözer, Mehmetşah Oruç ve Remzi Akkaya'nın bulunduğu 12'si sevk edildikleri hakimlikçe tutuklandı. 

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve tutuklanan kişilerin aileleri ve arkadaşları Diyarbakır adliyesi önünde nöbet tutuyor. Bekleyenler arasında gazeteciler, avukatlar, tiyatrocular ve gözaltında bulunan kişilerin aileleri bulunuyor.

‘ASILSIZ VE AHLAKSIZCA BİR SUÇLAMA VAR’

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan inşaat işçisi Faris Türk’ün abisi Orhan Türk suçlamalara yönelik adliye önünde Duvar’a konuştu: "’Sabah 5 civarında kardeşimin evine baskın düzenlemişler. Kapıyı kırıp, çocukları korkutarak eve girmişler. Çocukların karşısında babalarını kelepçeleyip evi alt üst etmişler. Vicdanlı olan herhangi kimsenin bu zulmü kabul etmemesi gerekiyor. İlk gün saatlerce karakolun önünde bekledik. Sonrasında öğreniyoruz ki kardeşimin ifadesini zorla almışlar. Bir itirafçının verdiği bilgiler ile yüzlerce insanı aldılar. Kardeşimin üzerine verilen ifade tamamen iftiradır. Benim kardeşim inşaat işçisi, sigortalı bir şekilde saatlerce çalışan ayda bir ailesini görmeye gelen insan. Çok ağır şartlarda çalışıyor ve kardeşimi 'gençleri dağa çıkarmakla’ suçluyorlar. Bu adam ailesini bile görmeye vakti olmayan bir kişi. Ne ara gelip bunlara zaman ayıracak? Bizim aklımız almıyorken koskoca soruşturmayı bir kişinin beyanına göre yapıyorlar. Sigortalı çalışan biri, ifadeye çağırsalar gidecek biri ama hayret içinde günlerdir karakollarda adliye önünde sürünüyoruz. Asılsız ve ahlaksızca bir suçlama var. Biz tüm bu suçlamaları asla kabul etmiyoruz. Adalet arayışımız devam edecek.’’

‘BİR TEK KİŞİNİN İFADESİ ÜZERİNE 200’Ü AŞKIN KİŞİ GÖZALTINA ALINDI’

Soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılan tiyatro sanatçısı Elvan Koçer, şunları söyledi: "Evimizi basılarak gözaltına alındım. İş yerim hakkında da arama emri çıkarılmıştı ve oraya götürüldüm ilk olarak. Amed Şehir Tiyatrosu’na götürüldüğümde orayı da arayan bir ekip vardı. Prosedürler tamamlandıktan sonra nezarethaneye götürüldüm. Bir tek kişinin ifadesi üzerine 200 küsur kişi hakkında yapılan bir operasyon bu. Ortada bir suç yok, bir iddia yok, herhangi bir somut delil yok. Bir beyan üzerine bu kadar insan şu an içerde. Bunun demokratik olmadığını herkes kavrayabilir. İfadeye çağırsalar hepimiz giderdik, böyle herkesin evini basarak almalarına gerçekten gerek yoktu. Çünkü ortada bir suç yok. Bu hukuksuzluğa karşı herkesin ses çıkarmasını bekliyoruz.’’

‘BİZ ARTIK ANNELER AĞLAMASIN İSTİYORUZ’

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Hilal Ada’nın annesi Reşahat Ada, sabah saatlerinde evlerine baskın yapıldığını belirterek, "Evi alt üst ettiler" dedi.
Ada, "Telefon bulmak istediler ama evde kimsenin telefonu yoktu. Evi bir telefon için darmadağın ettiler. Yüz defa telefon yok dememize rağmen aramayı sürdürdüler. Evi ararlarken yüzlerce kez ‘bu yaptığınız zulümdür' dememe rağmen herhangi bir karşılık alamadım. Kızımı alıp götürdüler ve sonra karakol karakol gezdik gecenin o saatinde. Senelerdir Kürtlere yapılan bu zulüm, bu baskı, bu işkence hiçbir zaman bizleri korkutmadı. Bugün gazetecileri, avukatları gözaltına aldılar ama bir gider bin geliriz. Bizler öldürülsek de, tutuklansak da bu hukuksuzluk ile mücadele etmeye devam edeceğiz. Benim kızım ne yapmış? İnsan mı öldürmüş, birinden bir şey mi çalmış? Kimsenin bunlara verecek cevabı yok. 3 gündür adliye önünde bekliyorum, kızımı bana halen göstermediler. Hangi anne bu duruma dayanabilir? Biz yıllardır barış istiyoruz, anneler artık ağlamasınlar istiyoruz. Onlar bu zemini bozmak için ellerinden geleni yapsalar da biz asla barış istemekten vazgeçmeyeceğiz. Kızım ve alınan tüm gençler için adalet istemeye devam edeceğim. Onları alana kadar Diyarbakır Adliyesi'nin önünde nöbetim devam edecek" diye konuştu.

Diyarbakır'da şu ana kadar tutuklananların isimleri:

* Gazeteci Mehmetşah Oruç
* Gazeteci Beritan Canözer
* Gazeteci Abdurrahman Gök
* Gazeteci Remzi Akkaya
* Devrim Roni Atik
* Kadir Şenci
* Berfin Can
* Muhsin Acar
* Osman Demir
* Rumet Çetin
* Mehdi Kaya
* Cotkar Amara Yürek.