Diyarbakır Kent Platformu: Nahit Eren’e yönelik tehdide sessiz kalmayacağız

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren’in tehdit edilmesine tepkiler sürüyor. Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, baronun önünde açıklama yaparak “Sessiz kalmayacağız” mesajı verdi.

Google Haberlere Abone ol

DİYARBAKIR - Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu üyeleri, Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren ve ailesine yönelik sosyal medya üzerinden yapılan ölüm tehditlerine tepki gösterdi.

Baro hizmet binası önünde yapılan açıklamaya Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Amed Emek ve Demokrasi Platformu, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkan Mehmet Kaya, Amed Tabip Odası, KESK ve bağlı sendikalar, baro avukatları, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Yeşiller Sol Parti’nin de bulunduğu kurumlar katıldı

'HEDEF GÖSTEREN BİR ÇALIŞMA VAR'

DTSO Başkanı Mehmet Kaya, Eren’in tehdit edilmesiyle ilgili olarak, "Bildiğiniz gibi son dönemlerde özellikle Diyarbakır’da sivil toplum örgütlerimize yönelik bazı basın organlarında ve sosyal medya mecralarında hedef gösterici bazı yazılar çıkıyor. Bunların tesadüf olmadığına ve geçmiş zamanların bir başlangıç senaryosu olduğunu ifade etmek isteriz. Son dönemde Baro Başkanımıza ve ailesini sosyal medyada hedef gösteren bir çalışma var, bunu herkes görüyor. Geçmiş günlerde kurduğumuz, içinde emek ve hak örgütlerinin olduğu kent platformu, son yaşanılanlara ilişkin ortak bir metin kaleme aldık" diye konuştu.

'VERİLEN MESAJIN FARKINDAYIZ'

Platform adına ortak basın metnini ise Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği (DOGÜNKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Rojda Yılmaz okudu. Yaklaşan seçimlere dikkat çeken Yılmaz, "Toplum olarak, modern, çağdaş ve hukuk devletlerinde olması gereken demokrasi şölenini arzuluyorken maalesef geçmişte sıkça denenmiş olan gerginlik ve provokatif girişimlerin işaretlerine bugünlerde de tanıklık ediyoruz" dedi.
Diyarbakır Barosu'nu kentin önemli dinamiği ve sivil gücü olarak tanıtan Yılmaz, baronun insan hakları, adalet ve hukuk mücadelesiyle ulusal ve uluslararası hukuk camiasında da saygın bir yere sahip olduğunu söyledi.

Yılmaz, "Diyarbakır Barosu’nun değerli başkanı ve aile bireyleri kişisel verileri ve fotoğrafları paylaşılmak suretiyle sosyal medyada tehdit edilmiş ve belirli çevrelere hedef gösterilmiştir. Böylesi önemli bir süreçte söz konusu tehditlerin yapıldığı hesaplarda, 1990’lı yılların karanlığına sebep, paramiliter yapılar ile bu yapıları kuran kişilerin isim ve sembollerinin kullanılarak, kentimize verilen mesajın farkındayız” diye konuştu.
Rojda Yılmaz, şunları söyledi: "5 Haziran 2015 tarihinde İstasyon Meydanı’nda gerçekleşen bombalı saldırı hala bu kentin hafızalarında tazeliğini koruyorken, 28 Kasım 2015 tarihinde Dört Ayaklı Minare önünde katledilen Baro Başkanımız Avukat Tahir Elçi’nin yarası daha kapanmamışken, Nahit Eren ve aile bireylerine yönelik bu tehditlere tabii ki sessiz kalmayacağız."

‘GEREKEN TEDBİRLER ALINSIN’

Yetkilileri suça karşı göreve davet eden Yılmaz, “Herkesin bildiği üzere sosyal medya platformlarında yapılan en küçük eleştiriye bile tahammül edemeyen ve bu kişilerin tespiti için teknolojinin tüm imkanlarını kullandırtanların bu tehditler karşısında suskun kalmasını kabul etmiyor ve sorumluluklarını yerine getirirken aynı özeni göstermeye davet ediyoruz. Bu tehditler karşısında suskunluğun ve yargının cezasızlık pratiğinin de birilerini cesaretlendirdiğini çok iyi bilmekteyiz. Kaynağı ve adresi belli olmayan bu kişilerin Diyarbakır kenti ve halkı üzerinden ülkeyi ve tüm toplumu dizayn etme amacı taşıdığı endişesi içerisindeyiz. Kent koruma ve dayanışma platformu bileşenlerinden olan baromuzun başkanı ve ailesine yönelik tehditleri kınıyor, tüm kentin baromuzun yanında olduğunu bilmesini istiyoruz. Bu suçun failinin tespiti ve yaşanacak tüm provokatif girişimlere karşı gereken tedbirlerin alınmasının başta yargı makamları olmak üzere kamu gücünü elinde bulundurulanların sorumluluğu olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz" ifadelerini kullandı.

‘CEZASIZLIK BUNLARA GÜÇ VERİYOR’ 

Açıklamanın sonunda Baro Başkanı Nahit Eren de bir konuşma yaptı. Dayanışma gösteren herkese teşekkür eden Eren, "Maalesef geçmişte de Diyarbakır Barosu bu tehditlere maruz kaldı, büyük bedeller de ödedi" dedi.
“Başımıza gelen her şeyi bilerek bu sorumlulukları üstlendik” diyen Eren, şunları söyledi: "Aile bireylerimize kadar tehdit eden bu anlayış karşısında sesiz kalmayacağız. Diyarbakır Barosu Başkanı olarak, yargı makamlarından bu karanlık odakların bir an önce tespit edilip, yargı önüne çıkarılmasını talep ediyorum. Bu konuda Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına yapmış olduğumuz başvurular var. Zaman zaman Diyarbakır’da diğer sivil toplum örgütlerine yönelik tehditlerin olduğunu da biliyoruz. Cezasızlık bunlara güç veren bir olgu. Yargıdan bir an önce gereken hassasiyeti göstermesini talep ediyoruz. Destek sunan siyasi parti temsilcilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.” (DUVAR)