Diyarbakır’a kar yağdı, sadece çocuklar ve çiftçiler sevindi

DİYARBAKIR- Yaşı 40’ın üzerinde olan Diyarbakırlılar karın hayatı esir almasına yabancı değildir. Bu yaş grubundan kime sorsanız, bir zamanlar Suriçi’ndeki evlerinden çıkıp işe gitmek için tünel benzeri yollar açmak için nasıl mücadele ettiklerini anlatacaklardır.
Zaman değişti. Kent büyüdü. Altyapı sorunları, belediyelere kayyım atanmadan çok önce çözüldü. Ancak değişen zamanla birlikte küresel sıkıntılar da boy gösterdi. Diyarbakır’ın kar yağışına hasret kalması gibi. Bir zamanlar yoğun kar yağışı alan şehrin sakinleri, şimdi Adana ve İzmir kent merkezleri gibi kar görünce çocuklar gibi seviniyor.
Kar yağmıyorsa, yeterince yağmur yağmıyorsa kuraklık endişesi baş gösteriyor elbette. Sonbaharda beklenen yağmur yağmayınca barajlarda su azaldı. Çiftçiler kendilerini zor bir yaz beklediğini düşünmeye başladı.
Kar, tam da böyle sıkıntılı bir zamanda yağdı Diyarbakır’da. Bu nedenle sevinçle hatta gençlerin çektiği halayla karşılandı.
Kar yağışı çiftçileri sevindirdi, gençlere halay çektirdi ancak birkaç santim tutan kar, şehir merkezinde kendi çapında bir kaosa yol açtı.

ÖNLEM ALINDIĞI YALAN MIYDI?

Diyarbakır’a kar yağacağı günler öncesinden belliydi. Meteorolojinin yanı sıra Vali ve Büyükşehir Belediyesi kayyımı Münir Karaloğlu da sosyal medya hesaplarından kar yağışını duyurdu. Belediyenin kar yağışına hazır olduğunu videolar paylaşarak göstermeye çalıştı, yurttaşları da dikkatli olmaya davet etti.
Ancak belediyenin iddia edildiği gibi hazırlıklı olmadığı daha kar yağışı başlar başlamaz okulların tatil edilmesiyle anlaşıldı. Okullar tatil edilince geç saatlere kadar sokakta oyun oynadı çocuklar. Ancak öte yandan buzlanma yüzünden trafik kazaları haberleri de gelmeye başladı. AFAD'ın verilerine göre, Diyarbakır genelinde 136 maddi hasarlı trafik kazası meydana geldi.
Bütün gece yağan kar, hatırı sayılır şekilde tutmuştu. İnsanlar işlerine gitmek için araç bulmakta güçlük çektiler ve yürümek zorunda kaldılar. Taksi duraklarının müşteri yoğunluğundan dolayı telefonlara çıkmadığı bildirildi.
Yolların durumunu araç kullananlar sosyal medyada kayyım ve Büyükşehir Belediyesi’ni etiketleyerek, “Tuz yok mu, tuz” diyerek dile getirmeye çalıştılar.
Sadece ara yollarda değil, ana yollarda da durum iç açıcı değildi. Oysa belediyelerin gece boyunca paylaştığı videolarda yollardaki çalışmalar gösteriliyordu. Hepsi yalan mıydı?
Ara yollarda ise neredeyse hiç çalışma yapılmamıştı. Ne kar toplanmış ne de yollara tuz dökülmüştü.
Sonunda kayyım Karaloğlu, sosyal medya hesabından “Kıymetli hemşehrilerim, aman dikkat. Diyarbakır’ımız genelinde etkili olan kar yağışı ve buzlanma nedeniyle oluşabilecek trafik kazası riskini en aza indirmek için lütfen dikkatli ve tedbirli olalım” çağrısında bulundu.
Ellerindeki küreklerle kaldırımı temizleyen bir grup belediye işçisi, topladıkları karları yol kenarına istifliyordu. “Bu çözüm mü?” sorusunu, “Bize ne deniliyorsa onu yapıyoruz” şeklinde cevapladılar. Araç geçişinin yoğun olduğu yoldaki kar buza dönüşmüştü. Araçlar alışılmadık bir dikkatle yol alabiliyordu. İşçiler, “Yolun bu halde olması doğru mu?” sorusunu da, “Yolun tuzlanması lazım ama yapılmamış” cevabını verdiler.
Arada kendi aralarında şakalaşıyorlardı işçiler. Ellerindeki küreklerle kaldırım temizlemenin gösterişten ibaret olduğunun farkındaydılar ve bu imkansız çabaya gülüyorlardı. Kar topu oynayanlar bile vardı. Şehre kar yağmış, işçi elindeki küreğe rağmen eğlenmeyecek mi arkadaş?

DEDAŞ ÇİLESİ HİÇ BİTMİYOR

Memlekette DEDAŞ çilesi hiç bitmeyecek bir kabus gibi. Yazın borçlarını ödemeyen çiftçileri cezalandırmak bahanesiyle bütün yerleşim birimini cezalandıran DEDAŞ, iş hizmete gelince ağır davranıyor. Sözde altyapıyı güçlendiriyor ancak yaz sıcağında ya da küçük bir yağmurda elektrikler kesiliyor ve bu arızanın giderilmesi için saatlerce beklemek gerekiyor.
Kırsalda olur böyle şeyler denilebilir ama Diyarbakır gibi yaklaşık 2 milyon nüfusu olan şehir merkezinde de elektrik çilesi bitmiyor.
Bazı semtlerde sabah saat 5’te kesilen elektrikler saatlerce gelmedi bir türlü. Suriçi’nde uğradığım otelin elektrikleri sabah 11’de kesilmişti. Otelin kafesini işletenler avludaki mangalda ateş yakmış, öyle ısınıyorlardı. Çünkü elektrik olmayınca doğalgaz, su ve müşteri de olmuyor.

‘RUSYA’DA İŞLER BÖYLE YÜRÜMÜYOR’

Otelin kafesindeki tek yabancı İstanbul’dan gelmişti Diyarbakır’a. Memlekette yatırım yapmak gibi bir niyeti vardı. Dört gündür bulunduğu Diyarbakır, kendisine anlatıldığı gibi değilmiş. Onu en çok şaşırtan, sanılanın aksine, Diyarbakır’da karşısına çıkan insanların kültürlü, bilgili olması olmuş.
Söz dönüp dolaştı, kar yüzünden yolların berbat olmasına, elektrik kesintisine geldi. Rusya’da da iş yaptığı için, “Şimdi Rusya’daki ortağıma ‘elektrikler kesik’ desem inanmaz. Olağanüstü bir şeyden söz ediyorum gibi anlar. Çünkü orada 5 metre kar yağsa da trafik aksamaz, elektrik kesilse yarım saatte gelir. Rusya’da işler öyle Allah’a havale edilmiyor çünkü. Bütün önlemleri önceden alıyorlar.”
Ne diyelim adama? “Bizde de durum böyle, acayip paralar akıyor buraya, yöneticiler birkaç maaş alıyor ama sıra iş yapmaya gelince görüyorsun şehrin halini” desek ne kadar anlardı? Görünen köy kılavuz istemiyordu gerçi. İş insanı İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Cumhurbaşkanı arasındaki gerilimden söz etti ve “Kanal İstanbul için para var ama belediyenin yaptırmak istediği metro hattı için yok. Olacak şey mi?” dedi. Ne konuşsak konu siyasete geliyor, memleketin ahvali bu.
Gece uçakla İstanbul’a dönmesi gerekiyordu ve gün içinde bazı uçak seferlerinin iptal edildiğinden haberdardı. Bu nedenle telefonda konuştuğu insanlara, “Uçak kalkmayabilir” diye bilgi veriyordu.

ÇOCUKLAR MUTLUYDU

Tarihi yapı uzun yıllardır otel olarak hizmet veriyor. Niyetim avluda fotoğraf çekmekti. Geniş avlu beklentimi boşa çıkarmadı ve kar altında da güzel olduğunu gösterdi.
Kar yağınca çiftçiler mutlu olmuştur. Ama karın keyfini her zaman olduğu gibi çocuklar çıkardı. Koşuyolu Parkı’nda naylonla kar üstünde kaydılar, uygun gördükleri her yere değişik boyutlarda kardan adam yaptılar ve elbette kartopu oynadılar gün buyu. "Kardan dolayı sıkıntı yaşanmayacak", diyordu yetkililer ancak okullar 2 gün daha tatil edilmişti.
Çiftçiler ve çocuklar mutluydu kar yağışından dolayı. Mutsuz olanlar elektrik ve doğal faturasını düşünenlerdi. “Hele bir Şubat faturası gelsin, bakalım ne yapacağız” diyorlardı.