Diyarbakır'da Ebubekir Aras'ın akıbeti soruldu
İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, Cizre'de gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Ebubekir Aras'ın akıbetini sordu.
DİYARBAKIR - İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 753'üncü haftası Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Kayıp yakınları, hak savunucuları ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı eylemde, kayıpların fotoğrafları taşındı. Bu hafta, Şırnak’ın Cizre ilçesinde 13 Temmuz 1994 tarihinde gözaltında kaybedilen Ebubekir Aras’ın akıbeti soruldu.
Her hafta gözaltında zorla kaybetmeler, faili meçhul cinayetler ile katledilen Kürt aydınlarını, siyasetçilerini anarak akıbetlerini sorduklarını belirten İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Av. Yakup Güven, siyasetçi Mehmet Sincar davasına dikkat çekti.
Güven, şunları söyledi: "Şubemiz üyesi, hak savunucusu, siyasetçi Mehmet Sincar, faili meçhul cinayetlere karşı mücadele ederken, 1993 yılında Batman’da faili meçhul cinayet sonucu yaşamını yitirdi. Sincar’ın faillerinin tespiti için yapılan soruşturmalar ve yargılamalar ise uzun bir sürece yayıldı. Etkili bir soruşturma yürütülmedi. Kovuşturmalar adalet mekanizmasını işlevsel kılacak nitelikte olmadı. Faillerin cezalandırılması için gerçek bir niyet, sağlıklı bir adalet anlayışı işletilmedi. Diğer benzer dosyalarda olduğu gibi Mehmet Sincar dosyası da zaman aşımı riski ile karşı karşıya. Yine cezasızlık pratiği uygulanmak isteniyor. Mehmet Sincar’ın insan hakları mücadelesine büyük katkıları oldu. Biz faillerinin yargılanması ve cezalandırılmasını istiyoruz. Kürt meselesi konulu soruşturma ve kovuşturmalarda adil olmayan yargılama düzeninin kendini aklaması için bir fırsat olarak görüyoruz. Kürt meselesinin çözümü için iyi niyet beyanı olarak da görülebilir."
CUMARTESİ İNSANLARININ MÜCADELESİ
Güven, İstanbul'da Galatasaray Lisesi'nin önünde Cumartesi İnsanları'nın yapmak istediği eylemin engellendiğini hatırlattı. Güven, "Yine faili meçhul cinayetleri, gözaltında kayıpları sorarken, hakkında soruşturma ve kovuşturmalar açılan, yaptığı eylemleri engellenmek istenen Cumartesi İnsanlarına yönelik uygulamalar son bulmalıdır. Cumartesi İnsanları yakınlarının akıbetini soruyor. Devlet tarafından muhatap alınmak istiyor. Siyasi iktidarın sorumlu davranması gerektiğini ifade ediyor. Cumartesi İnsanlarına yönelik bu hukuksuz tutumdan vazgeçilmelidir. Cumartesi İnsanlarının mücadelesi bu ülkeyi aydınlığa kavuşturacak onurlu bir mücadeledir" dedi.
SABAH GÖZALTINA ALINDI, BİR DAHA HABER ALINAMADI
Ardından İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu Üyesi Fırat Akdeniz, Ebubekir Aras’ın kayıp hikayesini paylaştı:
“Ebubekir Aras, Şırnak’ın Cizre İlçesinde ikamet ediyordu. 13 Temmuz 1994 tarihinde sabah saat 05.00 sıralarında Ebubekir Aras’ın bekçilik yaptığı kamyon garajına güvenlik güçleri tarafından panzerlerle baskın düzenlenir. Baskın sırasında Ebubekir Aras gözaltına alınır. Yine aynı gün ayrı ayrı adreslere yapılan baskınlarda Ebubekir Aras’ın dışında 5 kişi daha gözaltına alınır. Olaydan bir hafta sonra Ebubekir Aras dışındaki herkes serbest bırakılır.
Ebubekir Aras, serbest bırakılmayınca kardeşi Abdurrahman Aras, Cizre İlçe Emniyet Müdürlüğüne gidip ağabeyinin akıbetini sorar. Emniyetteki görevli polis memurları kardeşine; ‘Ebubekir’i gözaltına aldıkları günün akşam saatlerinde serbest bıraktığını’ söyler.
EBUBEKİR ELEKTRİKLE Mİ ÖLDÜRÜLDÜ?
Bunun üzerine Ebubekir’in kardeşi Abdurrahman Aras, Ebubekir ile birlikte aynı gün gözaltına alınıp bir hafta sonra serbest bırakılan 5 kişiyle görüşme yapar. Her beş kişi de beraber gözaltına alındıklarını ve kendilerine çok ağır işkenceler yapıldığını, elektrik verildiğini belirtir. Ebubekir’e elektrik verdikleri sırada Ebubekir’in yaşamını yitirdiğini ve bu esnada gözaltındaki 5 kişiye bu ölüm olayı nedeniyle elektrik vermeyi kestiklerini belirtirler.
Olaya ilişkin bu her beş şahıs, dönemin şartlarından dolayı mahkemede tanıklık yapmaktan çekinir. Ebubekir’in kardeşi tekrar Cizre İlçe Emniyetine gider ve söz konusu kişilerin tanık olduğu durumu anlatır. Kendisine elektrik verildiği için yaşamını yitirdiğine tanık olan kişilerin beyanlarını aktarır. Ebubekir’in kardeşi bunları söyleyince Ramazan ve İbrahim adlı polis memurları ‘Ebubekir’in yaşadığını ve şimdilik sabretmeleri gerektiğini’ söyler.
Olay hakkında Cizre İlçe Emniyet Müdürlüğü, Ebubekir Aras’ı gözaltına aldıklarına ve salıverdiklerine dair bir belge düzenler. Belgede, gözaltı tarihi 17 Temmuz 1994 sabah 05.00 olarak belirtilir. Salıverilme tarihi ise aynı gün akşam saat 20.30 olarak yazılır. Ancak Ebubekir’in okuma yazması ve imza atabilme durumu varken belgenin altına parmak bastırılmıştı. Yine belgedeki gözaltına alınma tarihi ise gerçeği yansıtmıyordu.
Ebubekir’in babası, oğlunun akıbetini öğrenmek için Mardin Valiliğine başvuruda bulunur. Mardin Valiliği, babaya vermiş olduğu cevapta 'oğlunun aynı gün sabah gözaltına alındığını ve aynı tarihte akşam saat 20.30’da serbest bırakıldığını' belirtir. Bütün arama çabalarına rağmen gözaltına alınan Ebubekir Aras’tan bir daha haber alınamaz."
Eyleme katılanlar konuşmaların ardından Ebubekir Aras ve diğer tüm kayıp ve faili meçhul siyasi cinayetlere kurban gidenler için 1 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirdiler. (DUVAR)