Diyarbakır'da yargı emekçileri adliye önünde açıklama: 'Saraylardan adalet çıkmıyor'

DİYARBAKIR - Büro Emekçileri Sendikası Diyarbakır Şubesi tarafından Diyarbakır Adliyesi önünde yapılan basın açıklamasında, “Yargının bağımsızlığını, yargı emekçilerinin haklarını istiyoruz” denildi. “Saray(lar)dan adalet çıkmıyor” pankartının açıldığı açıklamaya Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da destek verdi.

Sendika adına açıklamayı Kadın Sekreteri Güneş Özel okudu. Özel, "Adalet talebinin her türlü talebin önüne geçtiği bir dönemde yargının bağımsızlığı ve yargı emekçilerinin sorunlarının çözümü için yıllardır mücadele ediyoruz. 2010 referandumu sonrasında yargı alanında tahakkümü kuran cemaat ve sonrasında mevcut iktidarın yargı sistemini, iktidarlarını güçlendirmek ve toplumsal muhalefeti susturmak için bir araç olarak kullandığı bir süreci yaşıyoruz. Mevcut yargı sistemi içerisinde bile benimsemedikleri yargı kararlarını tanımayan siyasi iktidar, anayasal hakların kullanılmasını bile keyfi olarak engellemeye çalışıyor” dedi.

‘OLMAYAN DÜĞMELERİNİ İLİKLEME YARIŞINA GİRİŞMEKTEDİRLER’

KHK ile ihraç edilen kamu emekçilerinden tutuklu milletvekillerine, seçilmiş belediye başkanlarının yerine kayyım atanmasından seçimlerin şüpheli sonuçlarına kadar bir dizi sorunun altının çizildiği açıklamada, kadın cinayetlerinin artışı ve İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı gibi toplumun gündemindeki meselelere de vurgu yapıldı:

“Kadın cinayetlerinin bu kadar arttığı bir dönemde Istanbul Sözleşmesi'nden bir imza ile çekilmek, adalet arayışının sosyal medyada örgütlenerek aranması gibi garabetlerin yaşanmasına, diğer yandan yıllardır çocuklarının ve eşinin AKP'li milletvekili ve yakınları tarafından katledilerek öldürülmesine karşı Adalet Bakanlığı ile görüşme talebinde bulunan Şenyaşar Ailesi'nin yaşadığı hukuksuzluk, Anayasa Mahkemesi'nin kararına rağmen Cumartesi İnsanları'na yapılan antidemokratik uygulamaların olduğu ortamda siyasi iktidarın yargı reformu iddiaları yargı emekçilerinin ve yargının sorunlarını çözmek bir yana, siyasi iktidara bağımlı bir yargı yaratmaktan öteye gidememiştir. Anayasa gereği bağımsız olması gereken yargının, adli yargı yılı açılışlarını sarayda yaparak adeta kendi varlıklarını inkar etmektedirler. Yargı mensupları bağımsızlıklarının sembolü olan düğmesiz cübbelerinin, olmayan düğmelerini ilikleme yarışına girişmektedirler.”

YARGI EMEKÇİLERİNİN TALEPLERİ

Yargı emekçilerinin ekonomik, özlük ve sosyal haklarının düzeltilmesi için yıllardır yapılmayan çalışmaların eleştirisinin yapıldığı açıklamada, yargı emekçilerinin taleplerinin gerçekleşmesi için mücadelenin sürdürüleceği belirtildi. Açıklama, taleplerin açıklanmasının ardından sona erdi. Yargı emekçilerinin talepleri şu şekilde:

- Ayrım yapılmaksızın, tüm yargı emekçilerine mesai ücreti ödenmeli ve mesai ücretleri günün koşullarına uygun hale getirilmelidir.
- Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarıyla kurum içindeki atamalara devam edilerek bu atamalarda mülakat değil liyakat esas alınmalıdır.
- Yargı sınıfı hizmetleri oluşturulmalı, unvan ve kadrolar yeniden tanımlanmalıdır.
- Adalet Bakanlığı ve bağlı birimlerinde iş yüküne uygun olarak çalışan sayısı artırılmalıdır!
- Yargı Emekçilerinin 2802 sayılı yasadan çıkartılarak diğer kamu emekçileri gibi 4483 sayılı Memurin Muhakemati Kanununa tabi olması sağlanmalıdır.
- Son zamanlarda yapılan adliye binalarının şehir merkezlerine uzak olması nedeniyle tüm yargı emekçilerine yol ücreti veya servis uygulaması sağlanmalıdır.
- Kaldırılan havuz paralarının yargı emekçilerinin lehine olacak şekilde düzenleme yapılarak ödenmesine tekrar başlanmalıdır.
- Tüm yargı emekçilerine ücretsiz, nitelikli 4 çeşit yemek hizmeti verilmeli, kira yardımı yapılmalıdır.
- Mobbinge maruz kalan personelin durumunun değerlendirilmesi ve mobbingin önlenmesi amacıyla bir kurul oluşturulması ve mobbing uygulayan amire yaptırım uygulanması için düzenleme yapılması sağlanmalıdır.
- Nitelikli ve ücretsiz kreş açılmalıdır.
- Bilgi işlem bürolarında bakanlık oluru ve görevlendirilen UYAP kullanıcılarının statülerinin bir çözüme kavuşturulması sağlanmalıdır.
- Adalet Komisyonları’nın yapısı değiştirilerek komisyonun görev alanındaki en fazla üyeye sahip üç sendikadan birer temsilcinin komisyonun asil üyesi olacak şekilde düzenlenme yapılmalıdır. (DUVAR)