'Doğanlar Apartmanı' davası istinafa gitti: Bir sanığa şartlı tahliye
İzmir'de 6.6 büyüklüğündeki depremde 15 kişinin öldüğü, 12 kişinin de yaralandığı Doğanlar Apartmanı'na ilişkin davada bir sanık tahliye edildi.
DUVAR - İzmir'in Seferihisar açıklarındaki 6.6 büyüklüğündeki depremde 15 kişinin yaşamını yitirdiği 12 kişinin de yaralandığı Doğanlar Apartmanı davasında savcı, 3 sanıktan binanın müteahhidi tutuklu Çetin Doğan ve tutuksuz sürveyan Gündüz Uysal hakkında az ceza tayini yapıldığını belirtti. Mahkeme, statik-betonarme proje müellifi Mehmet Sedat Boyacı’nın yurt dışına çıkış yasağıyla tahliyesine karar verdi.
Ege Denizi'nde Seferihisar açıklarında 30 Ekim 2020'de meydana gelen depremde 117 kişinin hayatını kaybetmişti.
Depremin ardından başlatılan soruşturmada binanın müteahhidi Çetin Doğan ve statik-betonarme proje müellifi Mehmet Sedat Boyacı tutuklanmıştı. Sürveyan gösterilen Gündüz Uysal tutuksuz yargılanırken, yapı fenni mesulü Bedriye Işıldak ise firar etmişti.
Mahkeme Doğan'a 18, Boyacı'ya ise 12 yıl hapis cezası verip tutukluluk hallerinin devamına hükmetmişti. Uysal 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası alırken, Işıldak'ın dosyası ayrılmıştı.
Avukatların itirazları üzerine dosyayı inceleyen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14'üncü Ceza Dairesi (istinaf) yeniden yargılama kararı vermişti.
Sanıklar bugün 14'üncü Ceza Dairesi'nde hakim karşısına çıktı. Duruşmaya tutuklu sanıklar Doğan ve Boyacı Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, tutuksuz sanık Uysal, taraf avukatları ve bazı müştekiler salonda hazır bulundu.
Mahkeme başkanı, yerel mahkemedeki yargılamada hukuka aykırılıklar olduğu gerekçesiyle yeniden duruşma açtıklarını söyledi ve tutuklu sanık Çetin Doğan'a söz verdi.
'ÇOK BİNA YAPTIM, HEPSİNDE KALİTELİ MALZEME KULLANDIM'
DHA'nın aktardığına göre; hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Doğan, "Çok kötü durumdayım. Sağlık problemlerim var. Yöneltilen suçlamaları kabul etmiyorum. Aynı bölgede çok bina yaptım ve hepsinde de kaliteli malzeme kullandım. Kolonlar ve kirişlerde oynama yapılmış. Binada en ufak bir kusur olsaydı iskan ruhsatı alamazdık" dedi.
Doğan'ın ardından söz verilen tutuklu sanık Mehmet Sedat Boyacı tahliye talebinde bulundu. Boyacı, "2001 yılında çalışmak için yurt dışına gittim ve nadir aralıklarla İzmir'e geldim. Benden sonra neler olduğunu bilmiyorum. Kolonlar delinmiş, binada tadilatlar yapılmış. Bilirkişi raporunda da asli kusurlu değilim ve tahliyemi istiyorum" ifadelerini kullandı.
Tutuksuz sanık Gündüz Uysal ise yerel mahkemedeki savunmasını tekrarladığını belirtti.
Uysal'ın avukatı Hacı Hakan Ağcakanat, bilirkişi raporunda müvekkilinin 2'nci derecede tali kusurlu olduğunu belirterek kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığını savundu. Sanık avukatları, müvekkillerinin beraatini talep ederken, müşteki avukatları ise sanıkların üst hadden cezalandırılmaları talebinde bulundu.
Depremde oğlu Umut'u kaybeden Seher Perinçek, sanıkların en ağır cezayı almaları talebinde bulundu. Perinçek, "4 çocuğumla birlikte 23 saat enkaz altında kaldım. Oğlumu kaybettim, kızıma 65 saat sonra ulaşıldı. Burada sanıkların eylemleri olası kasttır. Sanıkların en ağır cezayı almalarını istiyorum" dedi.
Esas hakkında mütalaasını mahkemeye sunan Savcı, sanıklar Çetin Doğan ve Gündüz Uysal hakkında temel ceza tayin edilirken uygun cezaya hükmedilmesi ve alt sınırdan fazla uzaklaşılması gerektiği gözetilmeden az ceza tayini yapıldığını, Mehmet Sedat Boyacı hakkında ise fazla ceza tayini yapıldığına kanaat getirdi.
Esas hakkında mütalaasında Boyacı için tahliye talebinde bulunan savcı, sanıkların 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak' suçundan ayrı ayrı 22'şer yıl 5'er ay hapisle cezalandırılması isteminde bulundu.
Esas hakkında mütalaanın okunmasının ardından sanık avukatları, savunma için süre talebinde bulundu.
Avukatların süre taleplerini kabul eden heyet, Çetin Doğan'ın tutukluluk halinin devamına, Mehmet Sedat Boyacı'nın ise yurt dışı çıkış yasağıyla tahliyesine karar vererek duruşmayı 9 Aralık'a erteledi. (HABER MERKEZİ)