Malatya merkeze yaklaşık 60 kilometre uzaklıkta bulunan ilçe, eskiden Viranşehir adıyla anılıyordu. Kaymakamlık sitesinde yer alan bilgilere göre, Timur orduları 1401’de burayı yağmalamış ve ilçe uzun yıllar Viranşehir veya Harapşehir olarak anılmış. Dönemin başbakanı İsmet İnönü’nün 1933’te ilçeyi ziyaret edip “Böyle güzel bir şehre Viranşehir adı yakışmaz, burası olsa olsa Doğanşehir olur” demesiyle ismi resmi kayıtlara Doğanşehir olarak geçmiş.
Depremin 16. günü Doğanşehir’in köyleri ve mezralarında dolaşıyoruz.
İlk durağımız Sürgü köyü. Diğer köylere göre burada hasar daha az. 1986 yılında Doğanşehir merkezli 6.1 şiddetindeki depremin ardından yapılan konutların çoğunlukta olduğu mahallede, birkaç kerpiç eski ev dışında yıkıntı yok.
Tünel kalıp sistemi ile yapılan ve çoğunluğu en fazla iki katlı yapıların, depreme daha dayanıklı olduğunu gözlemliyoruz.
Malatya-Adana karayolu üzerinde düz ovada kurulu Erkenek Mahallesi’nde, depremde 64 kişi hayatını kaybetti. Erkenek’i ikiye bölen karayolunun güneyinde yer alan 1973 yılından kalma yapılar sağlam. Devletin 1986 depreminden sonra yapıp verdiği tek katlı deprem konutları da sağlam duruyor. Ancak birkaç yol önce yapılan yapılar çökmüş.
Malatya-Adana karayolu üzerinde düz ovada kurulu Erkenek Mahallesi’nde, depremde 64 kişi hayatını kaybetti. Erkenek’i ikiye bölen karayolunun güneyinde yer alan 1973 yılından kalma yapılar sağlam. Devletin 1986 depreminden sonra yapıp verdiği tek katlı deprem konutları da sağlam duruyor. Ancak birkaç yol önce yapılan yapılar çökmüş.
Eskiden belde olan mahallenin dört noktasına AFAD çadırları kurulmuş. Depremden sonra halkın büyük çoğunluğu mahalleyi terk etmiş.