Solun yeni seçmeni kadınlar
Yeni bir araştırmaya göre Batı Avrupa ve Kanada’da yaşayan genç kadınlar, erkeklere kıyasla sol siyasete daha yakın duruyorlar. Araştırma, aynı zamanda yaş ortalaması yükseldikçe kadınların erkeklere göre sağ partilere daha yakın durduklarını gösteriyor.
Rosalind Shorrocks *
Genç insanların yaşça büyük seçmene göre daha sol eğilimli olduğu hâlihazırda biliniyordu. Görünen o ki bu eğilim özellikle kadınlarda daha güçlü. Seçmenler yaş ve cinsiyet bazında kıyaslandığında, genç kadınların akran oldukları erkeklere oranla sol partilere daha fazla oy verdikleri ortaya çıktı. Veriler 1989-2014 yılları arasında Batı Avrupa ve Kanada’da 40 binin üzerinde kişiyle yapılan çalışmalar neticesinde ortaya çıktı.
Eğilim altta yer alan grafikte daha net görülüyor. Negatif sayılar, herhangi bir seçili ülkede erkeklerin sol partilere oy verme davranışlarını gösteriyor. Pozitif sayılar ise sol partilere oy veren kadınları gösteriyor. Neredeyse tüm ülkelerde 1955 yılından sonra doğan kadınların, aynı yaş aralığındaki erkeklere göre sol partilere daha fazla oy verdikleri ortaya çıktı.
KUŞAK FARKI BELİRLEYİCİ BİR ETKEN
Araştırma, aynı zamanda sol partilere oy verme davranışında cinsiyet farkının her yeni kuşakta daha da arttığını gösteriyor. Buna göre, 1965-1975 yılları arasında doğan kadın ve erkekler arasında sola oy verme bağlamında fark daha azken, 1975-1985 aralığında bu fark artıyor. Bu, zaman içinde kadınların sol seçmenin daha büyük bir bölümünü oluşturacağını öngörmemizi sağlıyor; zira genç ve sol eğilimli kadınların nüfus içindeki artışı sürüyor.
Analiz, dindarlıktaki düşüşün, sola yönelim trendini açıklamada kritik bir rolü olduğunu öne sürüyor. Yaşça daha büyük kadınlar, genç kadınlara kıyasla, dinin oy verme davranışlarında daha etkili olduğunu belirtiyor. Dindar seçmen ise muhafazakâr değerlere ve dini temalar işleyen partilere oy verme eğilimi taşıyor. Basitçe söylersek, daha yaşlı kadınlar sağ partilere, özellikle de Hıristiyan Demokrat partilere oy vermeye daha yatkın. Aynı şekilde, sol partilere oy vermeme olasılıkları da daha yüksek.
Diğer taraftan, daha genç kadınlar fırsat eşitliği konusunda daha duyarlı ve devletin bu konuda oynaması gereken rol konusunda erkeklere göre daha güçlü tercihleri var. Sol partilere oy verme eğilimlerini bu tercihler belirliyor. Yaşça daha büyük kadınlar da ekonomi politikaları konusunda erkeklere kıyasla sola daha yakın; ancak nihai oy verme davranışlarını dini tercihleri belirliyor.
KADINLARIN OYUNU KAZANMAK
Siyasi partiler çoğunlukla kampanyaları süresince kadın seçmenlere yönelik özel çabalar gösteriyorlar. Ancak bu analiz yaşlı ve genç kadın seçmenler arasında oldukça belirgin farklılıklar bulunduğunu ortaya koyuyor. Bu anlamda kadınların oylarına talip bir partinin genç kadın ya da yaşlı kadın oylarına yönelik hedefler belirlemesi daha anlamlı görünüyor.
Bu hem sağ hem de sol partiler için önemli bir konu. Muhafazakâr ve Hıristiyan Demokrat partiler, tarihsel olarak dindar kadın seçmenler üzerinde oldukça etkili ve çoğunlukla daha yaşlı kuşakları hedefliyorlar. Ancak bu problemli bir strateji olmaya başladı. Her ne kadar yaşça büyük kadınların gençlere kıyasla seçimlere katılımları daha yüksek olsa da dindar ve yaşlı kuşaklar Avrupa nüfusunun gittikçe daha küçük bir bölümünü oluşturmaya başladı. Yaşlı kuşakların yerini daha seküler kitleler alıyor. Yaşlanmakta olan bir seçmen kitlesi ve yeni seküler kuşaklarla birlikte, Muhafazakâr veya Hıristiyan Demokrat partilerin geleneksel mesaj ve teklifleriyle kadın oylarına talip olmaları zorlaşıyor.
Sol partilerin, özellikle de Sosyal Demokratların ise genç kadınların desteklerini yıllar içinde sabit tutup tutamayacaklarını gözden geçirmeleri gerekiyor. Eğer başarabilirlerse, bu durum, bu türden partiler için ümit vaat ediyor. Geleneksel olarak hedef kitleleri olan işçi sınıfı bir seçmen grubu olarak küçülmekteyken, genç kadınlar önemli bir yeni hedef kitle haline geliyor.
Ancak diğer bir zorluk, sol partilerin geleneksel tabanlarını oluşturan orta yaşlı, erkek, işçi sınıfına hitap eden mesajları ile genç kadınlara aynı anda nasıl sesleneceklerini çözmek olacak. Hem sağ hem de sol partilerin öncelikli olarak kadınlara nasıl seslenecekleri üzerine düşünmelerinin zamanı geldi de geçiyor.
*Rosalind Shorrocks Manchester Üniversitesi’nde politika okutmanıdır.
Yazının aslı The Conversation sitesinde yayınlanmıştır. (Çeviren: İdil Karşıt)