Kerry'nin acelesi var: Trump gelmeden çıkarmamız lazım

Bu yıl Marakeş'te gerçekleştirilen İklim Konferansı'nda Paris Anlaşması'nın nasıl uygulamaya geçirileceği konuşuldu. Türkiye ise günün fosili seçildi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR – Bu yıl Fas'ın Marakeş kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler 22. İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) Taraflar Konferansı'nın (COP22), devam ettiği iki haftalık süreç içinde Paris Anlaşması, karbon emisyonlarından yaklaşık olarak yüzde 7'sinden sorumlu olan 7 ülke tarafından imzalandı. Anlaşma, Avustralya, Israil, Malezya, Japonya, Finlandiya, Guatemala ve İngiltere tarafından imzalandı. Bu ülkelerle beraber Paris Anlaşması'nı imzalamış olan ülke sayısı 111'e yükseldi. Bu durum dünyadaki sera gazı emisyonlarının yüzde 77'sinden sorumlu olan ülkelerin karbon indirim taahhütü altına girmesi anlamına geliyor. G 20 ülkeleri arasında sadece Türkiye ve Rusya'da Paris Anlaşması meclis tarafından onaylanmadı.

JOHN KERRY : 'ANLAŞMANIN UYGULAMAYA GEÇMESİ İÇİN ELİMDEN GELENİ YAPACAĞIM'

COP 22 Konferansı'nda ABD başkanlık seçimlerini Cumhuriyetçi partiden Donald Trump'ın kazanmış olması endişe yarattı. Öte yandan, UNFCCC üyesi olan 196 ülke (ABD de dahil) Marakeş Duyurusu’nda Paris Antlaşması’nın “tamamının hayata geçirilmesi taahhüt ettiklerini” ilan etti. Geçtiğimiz haftalarda Dışişleri Bakanı John Kerry de Donald Trump göreve gelmeden Paris Anlaşması'nın uygulamaya geçmesi için elinden geleni yapacağını vadetti.

KIRILGAN ÜLKELERDEN GÜÇLÜ TAAHHÜTLER

İklim değişikliği karşısında kırılgan olan 47 ülke tarafından oluşturulmuş olan Kırılgan Ülkeler Forumu (CVF) CVF Vizyonu adını verdikleri bir bildirge yayınladı ve CVF üyesi olan düşük gelirli ülkeler ayrıca iddialı taahhütlerde bulundu. Aralarında Afganistan, Vietnam, Yemen, Etiyopya gibi Asya ve Afrika ülkelerinin yer aldığı ülkeler ulusal niyet beyanlarını 2020 yılından önce güncelleyecek. CVF ülkeleri 2030 ve 2050 yılları arasında yüzde 100 yenilebilir enerji hedefine ulaşacaklar. Buna ek olarak CVF ülkeleri, 2020 yılından önce, 2050 uzun Dönemli karbonsuzlaşma stratejilerini sunacaklar.

EKONOMİDE İKLİM DÖNÜŞÜMÜ

Paris Anlaşması'nın büyük bir ekonomik dönüşüm de başlatması bekleniyor. Çin, 2015 yılında kurduğu 3 milyar ABD dolarlık South-South Climate Cooperation Fund (Güney-Güney İklim İşbirliği Fonu) aracılığıyla 10, 100, 1000 Güney İşbirliği Girişimi'ni başlattı. Bu yeni inisiyatif aracılığıyla Çin, düşük karbon için 10 örnek bölge, 100 karbon azaltma projesi kurmak ve 1,000 kişiye kapasite arttırma eğitimi sağlamak için gelişmiş ülkelerle işbirliği yapacak.

Geçen yıl Hindistan ve Fransa öncülüğünde kurulmuş olan Uluslararası Güneş Enerjisi Birliği, BM sözleşmesinde kayıtlı bir hükümetler arası kuruluş olarak resmiyet kazanacak. Afrika öncülüğündeki Afrika Yenilenebilir Enerji İnisiyatifi ( AREI) 2030 yılına kadar Afrika kıtasında elektrik enerjisinin 300 gigawattlık bölümünü yenilenebilir kaynaklardan sağlamayı hedefliyor. Özel sektör temsilcileri bazında ise Google, Apple, Goldman Sachs gibi büyük kuruluşların dışında muhtelif Wall Street bankaları da dahil olmak üzere, 360’dan fazla şirket başkan seçilen Trump’a ABD’nin Paris Antlaşması taahhütlerini devam ettirmesi için çağrıda bulundu.

'TÜRKİYE EN AZ ÜÇ KAT DAHA FAZLA TAAHHÜT VERİLEBİLİR'

Bu arada Türkiye ise, müzakerelerin açılış oturumunda söz alarak; müzakere gündemine Türkiye’nin iklim finansmanına erişimi meselesinin eklenmesini önerdi. Türkiye’nin bir yandan termik santral açılışı yaparken diğer bir yandan iklim değişikliği ile mücadele için fonlardan yararlanmak istemesi, uluslararası sivil toplum kuruluşları tarafından tepki ile karşılandı. Bu yüzden Türkiye, 950’den fazla uluslararası sivil toplum kuruluşunun üye olduğu CAN (Uluslararası İklim Eylem Ağı) tarafından 7 Kasım 2016’da “Günün Fosili” ödülüne layık görüldü. Türkiye, 2015 yılındaki konferansta 2030 itibarıyla yüzde 21 sera gazı emisyon azaltım hedefi belirledi. Öte yandan bu hedef Uluslararası İklim Eylem Takip Merkezi (ITC) tarafından yetersiz görülüyor. ITC, Türkiye'nin içinde bulunduğu koşullarda en az üç kat daha fazla emisyon azaltım taahhütü yapması gerektiğini savunuyor. 2020 yılındaki İklim Zirvesi'nin ev sahipliği için Türkiye en güçlü adaylardan biri olarak anılıyor.

(DIŞ HABERLER)