Arap basınında geçen hafta: Türkiye Almanya'dan özür dileyecek
Suriye El Vatan gazetesine göre, Menbiç'in Suriye ordusuna bırakılmasıyla Türkiye’nin Rakka operasyonuna katılmasının önü de kesilmiş oldu. Rai Al Youm Genel Yayın Yönetmeni Abdulbari Atwan'ın gündeminde ise Türkiye ile Almanya ilişkileri vardı: "Biz Türkiye’nin Almanya’dan özür dileyeceği ve bu ülkeye yönelik bütün ithamlardan geri adım atacağı kanısındayız. Daha öncede buna benzer durumlarda olduğu gibi."
DUVAR - Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında El Bab kentinden sonra hedefinin Suriye Demokratik Güçleri’nin kontrolündeki Menbic kenti olduğunu açıklamasının ardından Kuzey Suriye’de yaşanan gelişmeler ve özellikle SDG’nin bazı köyleri Suriye ordusuna bırakması geçtiğimiz hafta Arap basının yakın takibindeydi.
Mesud Barzani’nin Türkiye’ye yapmış olduğu ziyaret ve bu ziyaretten sonra Irak’ta Peşmerge ile PKK’ye bağlı unsurlar arasında çıkan çatışma Arap basının dikkatini çeken başka bir gelişme oldu. Almanya ve Türkiye arasında yaşanan gerilim de geçtiğimiz hafta Arap basınında geniş bir şekilde yer aldı.
TÜRKİYE MENBİC’TE KÜRTLER’İN GÜCÜNÜ DENİYOR
Katarlı El Arab gazetesi, Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında Menbic kentine doğru yöneleceğini açıklamasını değerlendirdi. Türkiye’nin bunun için ABD’den icazet aldığına işaret eden gazete, Türkiye’nin sonucu belli olmayan bir maceraya sürüklenmeyeceği görüşünde:
“Türkiye’nin Suriye bataklığına bulaşmasını derinleştiren ABD’nin yeşil ışık yakması mı yoksa bir macera mı?
Türkiye, Suriyeli Kürtler’in gücünü denemek amacıyla Menbic’e doğru yönelme niyetinde olduğunu açıkladı. Bu da ABD’nin Suriye’deki gelişmeler karşısındaki belirsiz tutumunu bir kenara bırakmaya itti.
Türkiye’yi yakında takip eden uzmanlara göre Türkiye sonucu belli olmayan bir maceraya girmesi uzak bir ihtimal. Bu konuyla ilgili gerek Türk gerekse de Kürt müttefikleri arasındaki gerilimi yatıştırmak için harekete geçmek zorunda hisseden ABD Türkiye’ye yeşil ışık yakmış olabilir.”
KUZEY SURİYE’DE YENİ İTTİFAKLAR
Suriye El Vatan gazetesi ise Suriye Demokratik Güçleri’ne bağlı Menbic Askeri Konseyi’nin bazı bölgeleri Suriye ordusu denetimine bırakılmasıyla ilgili dikkat çekici yorumlarda bulundu:
Suriye Demokratik Güçleri’ne bağlı Menbic Askeri Meclisi’nin birçok köyü Suriye ordusuna teslim ettiğini açıklaması, Suriye’nin kuzeyindeki ittifakların sahadaki gelişmeler ışığında değişime ne kadar açık olduğunu gösteriyor.
Bu, aynı zamanda SDG’nin Türkiye’nin Menbic’e yönelmesiyle ilgili tehdidin önemini idrak ettiğine işaret ediyor. Aynı şekilde ABD’nin verdiği garantilere çok fazla güvenmediğini de gösteriyor. Bu gelişmeye ABD’nin onay vermesi durumu değiştirmiyor. Nitekim ABD şu an Türkiye aleyhinde gerilimi tırmandırma eğiliminde değil. Bu yüzden bu köylerin Suriye ordusuna teslim edilmesine onay verdi ve Türkiye’nin buraya olası bir saldırısının karşısında Suriye ordusunun olmasını istedi.
“RAKKA YOLU KAPALI”
Gazeteye göre bu gelişmeyle beraber Türkiye’nin Rakka operasyonuna katılmasının önü de kesilmiş oldu:
“Bu gelişme Türk ordusu açısından iki tokat anlamına geliyor. Çünkü köylerin Suriye ordusuna teslim edilmesiyle Türk ordusu ve Suriye Demokratik Güçleri arasına bir hat çekilmiş oldu. Zira, Türk ordusu Menbic’e doğru yönelirse bu, Suriye ordusuyla ve dolaylı olarak da Rusya ile çatışma anlamına gelecek. Çünkü bu anlaşma Moskova’nın onayıyla gerçekleşti.
Bunun yanı sıra, Türkiye’nin Rakka’ya doğru yolu da kesilmiş oldu. Dolayısıyla Türkiye’nin Rakka operasyonuna katılmak için gidecek yolu kalmadı. Suriye ordusu daha önce El Bab’ın güneyindeki yolu da kesmişti. Bu her iki durum da Moskova ve Washington’un Türkiye’nin çıkarlarına sadece dar bir alanda ayak uydurma niyetinde olduğunu gösteriyor.”
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) El Beyan gazetesi ise, Kuzey Suriye’de bazı bölgelerin SDG tarafından Suriye ordusuna teslim edilmesi “Kürtler ile Türkiye arasındaki ayrım çizgisi Esad’ın güçleri oldu” yorumuyla verildi. Gazeteye göre “Moskova Kuzey Suriye’de Türkiye’nin planlarını frenleyen yeni bir çözüm bulmakta başarılı oldu.”
“TÜRKİYE ELİ KOLU BAĞLI OTURMAZ”
Ürdün’de haftalık yayınlanan ve Arap milliyetçisi bir yayın politikası izleyen El Mecd gazetesi ise, yaşanan gelişmeler ışığında Türkiye’nin Rakka operasyonu karşısında eli kolu bağlı oturmayacağını ve Tel Abyad’tan girmeye çalışacağını yazdı:
“Türkiye’nin Rakka operasyona katılmamayı kabul edeceğini ve eli kolu bağlı oturacağını düşünmüyoruz. Eğer Türk tankları Rakka’ya ulaşamazlarsa uzmanlar Fırat Kalkanı birliklerinin Tel Abyad üzerinden Rakka’ya yönelmelerini uzak bir ihtimal olarak görmüyor. Bu da ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri ile bir çatışmaya girmesi anlamına geliyor. Bu durum tabi ki Türkiye’nin ABD ile olan ilişkileri de etkileyecektir.”
SURİYELİ KÜRTLER’E KARŞI EN ÖNEMLİ MÜTTEFİK
Mısır El Bedil gazetesi, “Türkiye Kürtler arasında çatışma çıkarmakta başarılı olabilecek mi?” başlıklı haberinde ise Irak’ta Rojova birlikleri ile PKK’ye bağlı güçler arasındaki çatışma üzerinden Türkiye-Barzani ittifakına dikkat çekti:
“Irak Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani’nin Türkiye ziyaretinden sonra, Kürt bölgesine bağlı Peşmerge güçleri Türkiye’de yasaklı olan PKK’ya bağlı Kürt birliklere saldırı düzenledi. Bu gelişme uzmanlara göre, Barzani’nin Ankara’yı memnun etmek amacıyla Suriyeli Kürtler’in nüfuz alanlarının daraltmaya yönelik gelişti.
Uzmanlar bununla beraber, Barzani’nin, Suriyeli Kürtler’i bitirmek konusunda Türkiye’nin en önemli müttefiki haline geldiğini belirtiyor.”
“ABD, TÜRKİYE İLE KÜRTLER ARASINDA”
Lübnanlı akademisyen Muhammed Nureddin “ABD, Türkiye ile Kürtler arasında” başlığıyla Birleşik Arap Emirlikleri’nin El Haliç gazetesindeki makalesinde ABD’nin Türkiye ve Kürtler konusundaki Suriye politikasını irdeledi:
“Amerika Birleşik Devletleri, Trump döneminde Suriye’deki tercihleriyle ilgili kritik bir durumla karşı karşıya. Bir önceki başkan Obama, IŞİD ile mücadelede Türkiye yerine Kürtler’i tercih etti. Yeni başkan Trump’ın IŞİD ile mücadeledeki siyasetinin Obama dönemi politikalarının bir devamı niteliğinde olup olmayacağı tam olarak bilinmiyor. Ancak Amerikalı ve Türk yetkililer arasındaki görüşmeler ile son gelişmelere bakılırsa ABD’nin tutumu Kürtler’le ilişkiyi tam koparmadan Türkiye’den yana. Bununla beraber Türkiye – ABD ilişkileri konusunda büyük bir konu çözülmüş olacak.”
YENİ BİR ÖZÜRLE Mİ KARŞI KARŞIYAYIZ?
Alman Die Wielt dergisi muhabiri Deniz Yücel’in tutuklanması ve ardından AKP’li bakanlara Almanya’da referandum çalışması yapmalarına izin verilmemesiyle doruk noktasına çıkan Türk-Alman gerginliği geçtiğimiz hafta Arap medyasının yakın takibindeydi.
Rai Al Youm Genel Yayın yönetmeni Abdulbari Atwan, iki ülke arasındaki gerginlikle ilgili kaleme aldığı yazısında “Türkiye’nin Almanya’dan özür dilemesini beklediğini” yazdı.
“Türkiye şu an düşmanlarla çevrili bir konumda. İran ve Yunanistan’la yaşanan gerginliğin yanında Suriye’de bir savaş veriliyor. Ve Suriye’de güvenli bölge adı altında o ülkenin topraklarından bir parçayı işgal ediyor. Şimdi de Almanya ve Avrupa birliği ile kriz yaşanmaya başlandı. Belki de Türkiye’nin İsrail’den başka iyi ilişkiler içinde olduğu başka bir ülke kalmadı.
Türkiye’de durum hiç de iç açıcı değil. Bir yandan gerginlik artarken bir yandan da istikrarsızlık daha da belirgin hale geliyor. Bu gerek Türkiye’nin içinden gerekse de dışındaki birçok bağımsız uzmanın bakış açısı.
Biz Türkiye’nin Almanya’dan özür dileyeceği ve bu ülkeye yönelik bütün ithamlardan geri adım atacağı kanısındayız. Daha önce buna benzer durumlarda olduğu gibi. Son olarak İran ve Irak’la ve daha önce Rusya ile olduğu gibi. Ancak her iki durumda da ‘zarar’ ortaya çıkmış durumda.”